Amerika Birleşik Devletleri, agresif faiz artışlarıyla enflasyonu kontrol altına alarak ekonomik istikrara doğru önemli adımlar atarken, Türkiye ise benzer bir politika izlemesine rağmen farklı bir tablo ile karşı karşıya. 2023 yılından bu yana sürdürülen sıkı para politikası ve faiz artışları, paraya erişimi zorlaştırsa da enflasyonun düşüşünde henüz istenen sonuçlar elde edilemedi. Dolar kuru 33 TL'yi aşarken, Türkiye'de ekonomik belirsizliklerin devam ettiği görülüyor.
Uzmanlar Ne Diyor?
Ekonomistler, Türkiye'nin yaşadığı bu durumun çeşitli nedenlere bağlı olduğunu belirtiyor. Küresel ekonomideki dalgalanmalar, jeopolitik riskler ve arz-talep dengesizlikleri gibi faktörler, Türkiye ekonomisini olumsuz etkileyen başlıca unsurlar arasında yer alıyor.
- Faiz Artışlarının Yetersizliği: Bazı uzmanlar, faiz artışlarının enflasyonu düşürmek için yeterli olmadığını ve daha yapısal reformlara ihtiyaç olduğunu savunuyor.
- Döviz Kurlarındaki Dalgalanma: Dolar kurundaki aşırı yükseliş, ithalat maliyetlerini artırarak enflasyon üzerinde baskı oluşturuyor.
- Beklentilerin Rolü: Yüksek enflasyon beklentileri, işletmelerin ve tüketicilerin fiyatlara yansıtma eğiliminde olmasına neden olarak enflasyon spiralini besliyor.
İstikrar Ne Zaman Gelecek?
Türkiye'nin ekonomik istikrara kavuşması için sürdürülebilir bir büyüme modeli oluşturulması, yapısal reformların hayata geçirilmesi ve enflasyon beklentilerinin düşürülmesi gerekiyor. Uzmanlar, hükümetin doğru ve kararlı politikalar izlemesi durumunda orta ve uzun vadede ekonomik göstergelerde iyileşme görülebileceğini öngörüyor.