MERSİN (AA) - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatı üzerine başlatılan "Umudu ol" kampanyası kapsamında, Türk Kızılayı, Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) ile Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA), organizasyonuyla Somali'ye 13 bin ton gıda ve insani yardım malzemesi götürecek Sebat adlı gemi Mersin'den uğurlandı.
Başbakan Yardımcısı Veysi Kaynak, geminin uğurlanması için Mersin'in Silifke ilçesindeki Taşucu Limanı'nda düzenlenen törende yaptığı konuşmada, bugün çok önemli bir günün yaşandığını söyledi.
Açlık çeken, kuraklıktan ve iç savaştan dolayı her gün binlerce insanın öldüğü Afrika'ya Türkiye'deki kardeşlerinin bir gemi dolusu sadece erzak değil muhabbet ve dostluğu da gönderdiğini anlatan Kaynak, geçen yıl da Mersin'den Gazze'ye ramazanda insani yardım gönderildiğini hatırlattı.
Nisan ayında Somali'de olduğunu anımsatan Kaynak, "Türkiye'nin ay yıldızlı bayrağını gören ve Türk Kızılayı'nın bu kırmızı hilalini gören insanların yüzünden oluşan sevinci, coşkuyu görmelisiniz. Çünkü dünyada sadece o coğrafyaya gidip, kendilerini sömürmek için değil, bir şeyler vermek için gelenin Türkiye, Türk Kızılay'ı, Türkiye Cumhuriyeti hükümeti olduğunu bilen milyonlar var. " dedi.
Kaynak, nisan ayında Somali'ye gittiklerinde yardım faaliyetinin ilk etabını başlattıklarını ve orada 12 bin aileye yetecek bir yardımı tırlarla Somali içlerine gönderdiklerini kaydetti.
- "Kalkınma projelerine başlayacağız"
Kaynak, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 2011'de 260 bin insan ölürken, Somali'ye eşini ve çocuklarını alıp gittiğini ve çadırlara, naylon evlere girip oradaki masum Somalili çocukları kucaklayıp gönül kapılarını açtığını anımsattı.
O yıl bütün dünya gözlerini kapatmışken, bütün dünyanın vicdanı kararmışken Erdoğan'ın orada olduğunun altını çizen Kaynak, "Somali'ye sadece yardım göndermiyoruz. Türkiye Cumhuriyeti'nin en büyük elçilik binası Somali'de yapıldı. Somali'de bütün bu kargaşanın sebebi iç çatışmalar, terör. Yoksa Allah vergisi bir arazisi var. İçerisinde akarsuları var. Şimdi Kalkınma Bakanımız Lütfi Elvan'a onu teklif ettim, 'İnşallah beraber gidip orayı sadece bu tür yardımlarla değil, kalkınma projeleriyle ayağa kaldıralım' diye. Tabi Lütfi Elvan bakanımız hemen kabul etti. İnşallah o coğrafyalarda kalkınma projelerine başlayacağız." diye konuştu.
Kaynak, Mogadişu'da Türkiye Cumhuriyeti'nin çok büyük bir askeri eğitim tesisi de yaptığını belirterek, şöyle devam etti:
"Orada subay, astsubay yetiştirilecek, terörle mücadele edecek güvenlik güçleri yetiştirilecek. Somali terörle mücadeleyi kendi kendine yapsın ve Somali terörden dolayı açlığı, kıtlığı çekmesin. Yine hemen arkasına Yemen'e hazırlanıyoruz. Bakın mart ayında bana Yemen Büyükelçisi geldi. Söylemesem daha iyi ama bizim odamızda bir büyükelçinin ağladığına şahit oldum. 500 bin çocuk bugün yarın ölüm tehlikesiyle karşı karşıya. Bakın sadece 600 bin rakamıyla ifade edilen kolera hastası var. Verilen bilgiler hiç iç açıcı değil. Yemen için de bu organizasyonu yapıyoruz. Özellikle ilaç hususunda orada büyük gayret edeceğiz. İstiyoruz ki Ramazan Bayramı'nda bizler burada huzur içerisinde bayram yaparken oradaki kardeşlerimiz de bir nebze olsun bayramı bayram gibi yaşasınlar."
- "Somali'de hangi kapıyı çalarsanız çalın tek umut Türkiye"
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kendilerin "Nerede bir masum, mazlum varsa, diline, dinine, ırkına bakmadan az çok demeden oraya elimizi uzatacağız" direktifi verdiğini vurgulayan Kaynak, bu doğrultuda hareket ettiklerini söyledi.
Kaynak, şöyle devam etti:
"Bugün Myanmar'da Müslümanlarla beraber oradaki fakir budist köylere de yardım götürüyoruz. TİKA olarak Orta Afrika'ya, Çad'a, Nijerya'ya, Maliye de, Kolombiya'ya da gidiyoruz. Çünkü biz bunları Cumhurbaşkanımızın talimatıyla bir vicdan, insanlık meselesi olarak görüyoruz. O sebeple 3 milyon muhacir kardeşimiz 6 yıldan beri can emniyeti içerisinde aramızda yaşıyorlar. O yüzden biz 2016 yılı için 6,5 milyar doları bulan insani yardımlarımızla, dış yardımlarımızla dünyanın en cömert ülkesi olma unvanını kazandık."
Kaynak, alan el değil veren el oldukları için masum ve mazlum insanların yaşadığı her yerde Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın taraf olduğu her seçimden sonra büyük sevinç gösterilerine şahit olunduğunu aktardı.
Türkiye'nin başı sıkışan herkesin gönül rahatlığıyla el uzattığı, gönül rahatlığıyla sığındığı bir ülke olduğunu vurgulayan Kaynak, "Allah'a şükürler olsun. Bütün bunları bize yaptıran güç aslında milletimizin desteği." ifadelerini kullandı.
Kaynak, gemide insani yardım malzemeleri ve ilaç olduğunu belirterek, konuşmasında şu ifadelere yer verdi:
"2002 yılında sadece 80 milyon dolar dış yardım yapabilen bir ülkeden 2016 yılında 6,5 milyar dolar insani yardımlar yapabilen bir ülkeye gelindi. İnşallah bu çalışmalarımıza bundan sonra Lütfi Elvan ile beraber kalkınma projeleriyle devam edeceğiz. Evet onlar kendi ayakları üzerinde duruncaya kadar bu yardımlarımız devam edecek. Biz bu gemiyi Cumhurbaşkanımız ve Başbakanımızın talimatlarını yerine getirmek üzere un, şeker, çocuk mamasıyla donattık. Özel sektörden bir kısım şirketlerin desteğiyle önemli bir miktarda ilaç yardımı da götürüyoruz. Somali'de ilk asfalt yolu Türkiye Cumhuriyeti yapmıştır. Somali'de hangi kapıyı çalarsanız çalın tek umut Türkiye, tek umut Türk kardeşleridir. Rabbim bizleri bu umudu boşa çıkarmadan hem milletimize hem mazlum, mağdur insana hizmet etmekte daim kılsın inşallah. Bu gemi inşallah Kadir Gecesi'ne Somalilerin imdadına yetişsin."
- "Milletimiz ve devletimiz her dönemde hamiyet sahibi olmuştur"
Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan da yardımlaşmanın, dayanışmanın, kardeşlik ruhunun daha bir anlam kazandığı mübarek ramazan gününde Somali'ye insanı yardım götüren Sebat adlı gemiyi uğurlamak için bir araya geldiklerini belirtti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın talimatıyla geminin kısa sürede hazırlıklarının tamamlandığını aktaran Elvan, emeği geçen herkese teşekkür etti.
Elvan, Türkiye'nin Erdoğan'ın önderliğinde pek çok alanda sebat ettiğinin altını çizerek, şöyle devam etti:
"Türkiye mazlum ve mağdur milletlerin yanında olmakta sebat ediyor. Onların yardımına koşmakta, onlarla aynı acıyı ve sevinci paylaşmakta sebat ediyor. Küresel zulme, küresel adaletsizliğe, küresel açlık ve sefalete karşı hakkın yanında, adaletin yanında, vicdanın yanında, kardeşliğin yanında olmakta sebat ediyor. İnsani olan her konuda hakkın sesini 'Kim ne diyecek' demeden, dengeler adına hareket etmeden dile getirmekte sebat ediyor. Bu Türkiye'nin gönül yüceliğidir. Bu milletimizin büyüklüğü, engin gönüllü olmasıdır. Bu devletimizin hamiyet ve vicdan eksenli bir politika izlemesidir."
Elvan, geminin anlamlı bir yükü olduğunun altını çizerek, "Milletimiz ve devletimiz her dönemde hamiyet sahibi olmuştur. Elindekini paylaşmaktan, ihtiyaç sahibinin rengine bakmadan, inancına bakmadan, hangi coğrafyada yaşadığına bakmadan ihtiyacına koşmaktan bir an için geri durmamıştır. Bu gemi sadece ihtiyaç malzemesi veya gıda malzemesi taşımakla kalmıyor aynı zamanda milletimizin de gönül yüceliğini taşıyor." dedi.
Bir şairin "Afrika'da öldürülse bir yerli canı benden çıkar, seni bildim bileli" dediğini hatırlatan Elvan, "Afrika'daki kaos bizim meselemizdir. Afrika'daki açlık ve yoksulluk yine bizim meselemizdir. Afrika ile tarihten gelen bağlarımız vardır, inançtan gelen bağlarımız vardır. Her şeyden önemlisi insani olmaktan gelen bağlarımız vardır. Bugün Taşucu ile Mogadişu arasında kurulan gönül köprüsü sembolik anlamın çok daha ötesinde bir medeniyet meselesi bir insanlık meselesidir." ifadesini kullandı.
- Diğer konuşmacılar
Mersin Valisi Özdemir Çakacak ise Somali'de yaşanan acı durumun başta kadın ve çocuklar olmak üzere nüfusun büyük bir kısmını temel insani ihtiyaç malzemelerine dahi ulaşamaz hale getirdiğine dikkati çekerek, "Devlet ve millet olarak açlık ve beraberinde getirdiği hastalıklar nedeniyle yaşamları tehlike altında olan bu insanlara yardım eli uzatmayı tarihimizin, kültürümüzün ve inancımızın bizlere yüklediği bir sorumluluğun gereği olarak görmekteyiz." dedi.
Türk Kızılayı Genel Başkanı Kerem Kınık da "Afrika'nın boynuzu" denilen Doğu Afrika ile Yemen'in ağır bir açlık ve kuraklık kriziyle karşı karşıya olduğunu belirterek, yaklaşık 20 milyon insanın bu durumdan etkilendiğini söyledi.
Bu krizden etkilenen 15 ülke arasındaki Somali, Yemen ve Güney Sudan'ın en ağır duruma sahip olduğunu vurgulayan Kınık, mart ayında Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Umudu ol" diyerek büyük bir insanlık hareketi başlattığını hatırlattı.
Kınık, bugün bu iyilik hareketinin ilk basamağı olan 13 bin tonluk insani yardım malzemesini taşıyan geminin Somali'nin başkenti Mogadişu'ya uğurlanacağını belirtti.
Somali bölgesinde 6,2 milyon insanın ağır açlık çektiğini, 1 milyon çocuğun ağır açlık nedeniyle beslenme bozukluğu hastalığıyla boğuştuğuna dikkati çeken Kınık, "Maalesef bunların 200 bin tanesi ölümün kıyısında. Hemen bir hafta sonra yardım gitmezse ölecek olan binler var." dedi.
Kınık, 2011'de de benzer bir açlık yaşandığını ve 260 bin kişinin açlık nedeniyle hayatını kaybettiğini hatırlatarak, çok ağır bir felaketle karşı karşıya olunduğunu, bu yardımlarla bir nebze de olsa o insanlara ulaşılmaya çalışıldığını kaydetti.
Bu geminin 2011 yılından bu yana gönderilen 12. insani yardım gemisi olduğunu kaydeden Kınık, şimdiye kadar 70 bin tonu aşkın insani yardım malzemesinin sadece Somali'ye ulaştırıldığını belirtti.
Kızılay'ın ramazan boyunca 13 milyon insana ulaşmayı hedeflediğini aktaran Kınık, bu geminin yaklaşık 3 milyon insanı bir ay boyunca besleyebilecek kadar gıda taşıdığını, Yemen ve Güney Sudan'a da gemilerin gönderileceğini sözlerine ekledi.
Konuşmaların ardından gemi katılımcılar tarafından Somali'ye uğurlandı.
AA