Mümtazer Türköne'nin PKK ve Öcalan üzerine yazdığı enteresan yazılardan biri daha...
Daha önce "Öcalan'ı paşa yapalım" diyen Türköne, bu kez teröristbaşı için gündemde olan "ev hapsi" mevzusuna girmiş.
Tartışmaları bir adım öteye taşıyan Türköne, Öcalan için bir çiftlik önermiş...
Nerede derseniz?
Marmaris de olur Kuşadası da...
Şöyle 20 dönümlük bir arazi olsa...
Ne olur?
Doğrusu ya!
Bu "çiftlik senaryosunu" yazan Zaman'ın etkili bir kalemi olunca insanın aklına "acaba bu öneri pazarlık masasında mı?" sorusu geliyor...
Buyrun yazısından okuyalım:
Öcalan'a ev hapsi
-Mümkün mü? Anayasa'nın 104. maddesine göre mümkün. Cumhurbaşkanı'nın hükümlülerin cezalarını, 'sürekli hastalık' gibi gerekçelerle affetme veya hafifletme yetkisi var. 'Gözetim altında bulundurmak' veya 'ev hapsi' Cumhurbaşkanı'nın kullanacağı 'hafifletme' yetkisi içinde yorumlanabilir.
Peki, Cumhurbaşkanı bu yetkiyi Öcalan için kullanır mı? Toplumda çok geniş kapsamlı bir mutabakat ve destek olursa kullanır. Toplumda genel bir mutabakat gerçekleşir mi? Şiddetin kayıtsız ve şartsız sona ereceğine herkes inanırsa, toplum bu konuda ikna olabilir. Bu muhakemede aksayan bir nokta var mı? Kan duracak. Şiddetin her türü sona erecek.
Buna karşılık Öcalan'ın toprağa ayağını basabileceği, istiyorsa çiçeklerle-böceklerle uğraşabileceği ve elbette gelen ziyaretçileriyle birlikte mangal yakıp muhabbet edebileceği bir hayatı olacak. Hatta bu şartlarda örgütünü aracısız yönetecek.
(...) ÖCALAN'A ÇİFTLİK
Diyelim ki, Marmaris veya Kuşadası'nda 20 dönümlük bir çiftlik ve Öcalan'ın her türlü iletişim imkânı var; yani örgütünü yönetiyor. Sadece şu soruya cevap verelim: Kürt sorunu ve terör sorunu ne olur?