Tuvali cam, fırçası elmas oldu

İzmirli resim öğretmeninin elmasla kestiği renkli cam parçalarını kullanarak vitray tekniğiyle yaptığı tablolar, görenlerin beğenisi kazanıyor- Resim öğretmeni Göktaş: - "Biraz daha yorum farkı kattık, motiflerden ziyade resimsel vitraylar yaptık. Herhang

İZMİR (AA) - AHMET BAYRAM - İzmirli resim öğretmeni Nejla Göktaş'ın farklı renkteki camları parça parça kestikten sonra lehimle birleştirerek yaptığı vitraylar, beğeni topluyor.

Uludağ Üniversitesi Resim Öğretmenliği Bölümü'nü bitiren Göktaş, resme olan ilgi ve yeteneğini vitraya yansıttı. Göktaş, elmasla küçük parçalar halinde kestiği camları bir araya getirerek tablo yapıyor.

İnternet sitesi ve sosyal medya aracılığıyla çalışmalarını paylaşan Göktaş, eserlerini Türkiye'nin pek çok iline satıyor.

Göktaş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, üniversiteden mezun olduktan sonra resim öğretmenliği yerine vitray yapmaya yöneldiğini, çalışmaya başladığı bir vitray atölyesinde mesleğin inceliklerini öğrendiğini belirtti.

Konak Kaymakamlığının girişimcilik kursuna katılarak buradan aldığı hibe desteği ile 6 yıl önce atölyesini açtığını anlatan Göktaş, klasik motifler kullanmak yerine kendine özgü çalışmalar yapmaya başladığını, şehirlerin simge yapılarını, ilgisini çeken manzaraları vitray tekniğiyle oluşturduğunu ifade etti.

Göktaş, tekniğinin eski vitray tekniğinden farklı olduğunu aktararak "Eski tarz vitraylar biliniyor genelde, bizimki biraz daha farklı. Camları elmasla parçalıyoruz, lehimle de birleştiriyoruz. İşin inceliği ve zorluğu burada çünkü küçük dediğimiz bir vitrayla bile yaklaşık bir hafta 10 gün boyunca uğraşıyoruz. Bunlara insanlara aktarmak, bunun bir sanat olduğunu anlatmak zor." dedi.

- "Camdan tablolar yapıyoruz"

Kendine özgü tekniğiyle genelde camilerde kullanılan vitrayları, restoran ve otel gibi mekanlara da yapmaya başladığını vurgulayan Göktaş, şöyle devam etti:

"Biraz daha yorum farkı kattık, motiflerden ziyade resimsel vitraylar yaptık. Herhangi bir yerin fotoğrafının vitraya uygulayıp camdan yapmak gerçekten çok zor. Camdan tablolar yapıyoruz, yaptığımız işi puzzle ya da mozaik yapmaya benzetiyorum çünkü camları parça parça ayırıp daha sonra anlamlı bir resim ortaya çıkarıyoruz."

Göktaş, ufak denilebilecek bir uygulamanın bile yaklaşık 200 parçadan oluştuğunu dile getirerek şunları söyledi:

"Parça sayısı ne kadar fazlaysa yapıldığı süre uzuyor. Montaj aşaması biraz zor ancak zevkle yaptığımız için iş gibi gelmiyor. Sanatçıysanız, kendinize ait bir tarzınız vardır, kendi tarzını yansıtırsınız. Öğrenmek isteyen herkese öğretmeye çalışıyorum, uğraştırıcı ve sabır isteyen bir iş olduğu için yeni nesil pek ilgilenmiyor. En büyük sıkıntı, kesikler ve cam yaralanmaları. Cam hassas bir malzeme olduğu için en ufak bir durumda çatlayıp, parçalanabiliyor, elinizi kesebiliyor. Cam parçası olduğu için riskli bir iş, dikkatli olmanız gerekiyor. Bir keresinde tamamladığım iş, ufak bir dikkatsizlikte dağıldı. Dağıldıktan sonra tekrar baştan birleştirmek gerekti. Tamir, işi baştan yapmaktan daha zor. Vitrayın dağılması oldukça üzücü oluyor."

Bugüne kadar yaptığı en büyük çalışmanın 4,5 metre eninde, 2 metre yüksekliğinde olduğuna ve İzmir'de bir restoranda bulunduğuna işaret ederek söz konusu vitrayı yaklaşık bir yılda tamamladığını kaydetti.

AA

Kültür Sanat Haberleri

Antalya'daki Köy, Dünyanın En İyisi Seçildi
Bin 800 Yıl Sonra Kestros Çeşmesi Yeniden Suya Kavuştu
Somuncu Baba Hazretleri, Vefatının 612. Yılında Aksaray'da Anılıyor
Yerli komedi filmi C Takımı 2'nin afişi yayınlandı
Ukraynalı Kadın Ressamların Gözünden Alanya