Üniversite hocalarımızdan özür dilerim

M. Ali Köseoğlu

MÜSİAD’ın gerçekleştirdiği ‘Makine Sektör Zirvesi’ önemliydi...

MÜSİAD Konya Şube Başkanı Lütfi Şimşek, Konya sanayisinin yetişmiş ara elemana ihtiyacının olduğunu bir kez de bu program vesilesiyle dile getirdi.

Lütfi Şimşek diyor ki: Fayda sağlayacak şekilde en kısa sürede mesleki eğitim süreci güncellenmeli, meslek okulları yapılandırılmalı, mezunlarının hemen iş hayatına atılabilecekleri etnik bilgi ve beceri sahibi olarak yetiştirilmeleri sağlanmalı.

***

Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Orhan Erdem de programdaydı...

Tabi ki hükümetin, geçmişin ‘karanlık’ ortamından mesleki eğitimi aydınlığa çıkardığı bir gerçek. Erdem de özellikle son 3 yıldır Milli Eğitim’in en önemli konularından birinin ‘mesleki eğitim’ olduğunu vurguladı...

***

Liseyi ‘şimdilik’ bir kenara bırakıp, üniversitelerimizdeki mesleki eğitim veren bölümlere bakmamızda fayda var...

Buralar Türkiye’nin mesleki eleman ihtiyacını karşılıyorlar mı?

Soru budur...

***

Sorunun cevabını ‘şok’ bir şekilde Vali Muammer Erol verdi...

Dedi ki:

-Bugün Konya’nın herhangi bir ilçesindeki, nüfusu 5 bin, 10 bin aralığındaki veya daha küçük ilçelerdeki bir meslek yüksek okulu mezunu olan bir çocuğu sanayide veya herhangi bir esnaf işletmesinde o mezuniyeti nedeniyle diplomasına bakarak, güvenerek işe alacak hemen hemen hiçbir esnafımızın olmadığını görüyorum.

-Bu çocuklara ilçelerdeki meslek yüksek okullarını bitirmek adına sarf ettikleri 4-5 yıllarını israf ettiğimiz için özür borçlu olduğumuzu düşünüyorum.

***

2013 verilerine baktığımızda Selçuk Üniversitesi’nde 25 bin ön lisans yani ‘meslek yüksek okulu’ öğrencisi vardı.

Özel Üniversiteleri geçelim.

Bu sayı Necmettin Erbakan Üniversitesi’nde 3 bin 384’tü...

Yani 28-30 bin öğrenciden söz ediyoruz.

***

Her yıl bu kadar öğrenci mezun oluyor ve Vali Erol’un da tespitiyle 4-5 yıllarını israf ediyorlar.

Ne yapmamız lazım?

Sanırım Vali Bey, ilçelerdeki bu okulların kapatılması gerektiğini düşünüyor.

Bunu şu cümlesinden anlıyorum:

-Mesleki eğitimi tüm boyutlarıyla değerlendireceksek bu israfa da bir an evvel nasıl son vereceksek son vermemiz gerekir. Bu ilçelerimizdeki meslek yüksek okulları o ilçelere çok şeyler katıyorlar ama o çocuklar aldıkları diplomaları, üniversiteli olma, bir yüksek okullu olma vizyonunu edindiklerini söylememiz çok zor.

***

Tabi bir ihtimal daha var.

O da üniversite yönetimlerinin Vali Bey’in bu sözünden ‘alınarak’ harekete geçmeleri...

Her yıl mezun olan 28-30 bin öğrencinin istihdama kazandırılması için ‘yeterliliklerinin’ artırılması adına ne gerekiyorsa onun yapılması...

***

Vali Bey, ‘pardon’ diyebilir... Fakat üniversite rektörlerinin buna hakkı olduğunu düşünmüyorum.

Sorun ortada...

Çözüm ise...

Hemen her platforma katılarak kendini otorite gören, çözüm önerileri sunan akademisyenlerin ta kendilerinde.

Vali Bey’den ilhamla hocalarımızı üzdü isem; pardon.

Yani; özür dilerim.

Yorum Yap
UYARI: Çok uzun metinler, küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (3)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.