İSTANBUL (AA) - Uzmanlar, mevsimsel hastalıkların, Çin'in Vuhan kentinde başlayan ve dünyanın birçok ülkesinde ölümlere neden olan yeni tip koronavirüsle (Kovid-19) karıştırılmaması uyarısında bulundu.
İstanbul Medipol Üniversitesi Uluslararası Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Bayram, dünyanın Kovid-19 salgını nedeniyle zor günlerden geçtiğini söyledi.
Bu hastalığın sonlandırılması için mümkün olan en kısa sürede Kovid-19 hastalarının tespit edilerek, insanların kendisini izole etmelerinin sağlaması gerektiğini belirten Bayram, "Bu nedenle insanların sokağa çıkmamaları hatta çok acil bir durum olmadıkça sağlık kuruluşlarına gitmemelerini öneriyoruz. Bunun en önemli nedenlerinden birisi de sağlık kuruluşlarında koronavirüs hastalarıyla temas etmeleri ve hastalık riskini kendilerine almaları." diye konuştu.
Baharın gelmesiyle birlikte mevsimsel özellik barındıran hastalıkların görülmeye başlayacağını hatırlatan Bayram, şöyle devam etti:
"Özelikle mevsimsel alerjik rinit, astım ve konjonktivit gibi. Yine aynı şekilde kıştan beri devam eden bahara sarkan grip (influenza) salgını da Kovid-19'un dışında da görülebilmekte. Astım ve alerjik hastaların da bu dönemde hapşırık, burun akıntısı ve nefes darlığı semptomları daha ön plana çıkıyor. Kovid-19 ve mevsimsel hastalıkları birbirinden ayıran bazı ipuçları var. Edindiğimiz tecrübeler Kovid-19 hastalarının yüzde 80’inin hastalığı hafif ya da şikayetsiz yani asemptomatik şekilde geçirdiğini gösteriyor. Bu hastalar genelde ek hastalığı olmayan genç hastalar. Bu hastalar virüsü bir şekilde almış ama ateşi yok, şiddetli öksürüğü yok sadece hafif kırgınlık haliyle geçirebiliyorlar."
Bayram, genç hastalardaki esas problemin Kovid-19'u bulaştırmaları olduğuna dikkati çekerek, bu hastalarda da boğaz ağrısı, üst solunum yolu belirtileri ve belki hafif ateş olabileceğini vurguladı.
- "Kovid-19’u hafif geçiren kişilerle astım hastalığının belirtileri karışabilir"
Astımda da öksürük, üst solunum yollarında hassasiyet ve alerjik rinit varsa burun tıkanıklığı görülebileceğini anlatan Bayram, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu anlamda Kovid-19’u hafif geçiren kişilerle astım hastalığının belirtileri karışabilir. Daha önce astım olduğunu bilen bir kişi ya da geçmiş bahar aylarında benzer semptomları gösteren kişiler, 'Ben bahar aylarında hapşırıyorum, öksürüyorum, biraz burun tıkanıklığım var, biraz nefes darlığım artırıyor.' diyerek, bunun ayrımına varabilirler. Diğer taraftan şikayetler devam ederse ve artış gösterirse mutlaka Kovid-19 yönünden değerlendirilmesi gerekir. Burada en önemli kıstaslardan birisi ailede ya da yakın çevrede Kovid-19 teşhisi almış birisi varsa semptomlar az da olsa doktora gitmesi gerekir."
Kovid-19’da öne çıkan en önemli semptomlardan birinin ateş olduğuna dikkati çeken Bayram, "Çoğunlukla yüksek ateşle karşılaşıyoruz. Öksürük oluyor ama yanında mutlaka ateş de oluyor. Bu ikisi olduğunda hasta astım hastası olduğunu bilse bile ya da daha önceden bilinen bir hastalığı yoksa bile sağlık merkezine gitmesi gerekiyor. Kış aylarında gördüğümüz grip salgını bu sene bahar aylarına da sarktı. Gribi, Kovid-19’dan ayırt etmek gerçekten zor. Çünkü her ikisinde de öksürük, ateş, nefes darlığı, kas ağrıları, halsizlik, baş ağrıları oluyor. Bu yüzden sağlık kuruluşlarında ikisi yönünden bazı tetkikler yapılarak ayırt edilebilir." ifadelerini kullandı.
Bayram, astım ve alerjik rinit hastalarının tedavilerini kesinlikle kesmemeleri, ilaçlarını kullanmaları gerektiği uyarısında bulunarak, aksi halde hastalıklarının alevlenebileceği kaydetti.
Koronavirüste alerjik semptomların çok fazla görülmediğine dikkati çeken Bayram, "Gözlerde sulanma, hapşırık ve burun akıntısı daha çok alerjide görülüyor. Bunlar mevsimsel alerji belirtileri diyebiliriz. Kovid-19’da hem solunum hem de solunum dışı sıkıntılar öne çıkıyor. Daha ağır vakalarda öksürük, ateş, halsizlik, kırgınlık, özelikle ishal, baş ağrısı, kas ve kemik ağrıları Kovid-19’da daha fazla ön plana çıkıyor." değerlendirmesinde bulundu.
- "Belirtiler benzese de farklılıklar var"
ABD'nin Ulusal Sağlık Enstitüsü’nde 12 yıl görev yaptıktan sonra Türkiye'ye dönen Doç. Dr. Akgül Akpınarlı Antony de mevsim değişikliğinin yaşandığı bugünlerde başta çocuklar olmak üzere yetişkinlerde de sık görülen grip, nezle ve alerjik reaksiyonlarla semptomatik benzerlikler gösteren koronavirüsün, aileleri paniğe sevk ettiğini söyledi.
Belirtileri benzerlik gösteren nezle, grip, mevsimsel alerji ve koronavirüs arasındaki farkları hakkında bilgi veren Antony, "(Korunun ve panik yapmayın) sloganının bu dönem için en uygun söz olduğu düşüncesindeyim. Salgın hastalıkların insandan insana bulaştığı unutulmamalı, sağlık otoritelerinin açıkladığı tüm korunma yöntemlerine harfiyen uyulmalı. Sağlık sisteminin çalışmasını engelleyecek hareketlerden kaçınmak, toplum işleyişinin hassas olduğu şu dönemde çarkların işleyişine zarar vermemek çok önemli." ifadelerini kullandı.
Antony, şöyle devam etti:
"Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ve Hastalık Kontrol ve Korunma Merkezi’nin (CDC) verilerine göre, koronavirüsü mevsimsel rahatsızlıklardan ayıran temel farklar; nefes darlığı ve grip, nezle ve alerjinin aksine hapşırığa yol açmaması. "Koronavirüsün ana belirtilerinden biri olarak görülen nefes darlığı, ağır bir belirti olup, nezle, grip ve mevsimsel alerjide görülmemektedir. Grip nadir olarak çocuklarda ishale neden olabilirken, koronavirüs vakalarında ishal belirtisi görülmektedir. Nezle ve mevsimsel alerjide ise böyle bir semptoma rastlanmamıştır. Ayrıca koronavirüsün sebep olduğu öksürük diğer rahatsızlıklara göre çok sık görülür, kuru başlayıp artar ve balgamlı öksürüğe dönüşür. Nezle ve gripteyse öksürük koronavirüste gördüğümüz kadar şiddetli olmayacaktır."
Doç. Dr. Akgül Akpınarlı Antony, "Elimizdeki bulgulara göre çocuklar koronavirüs için riskli bir grubu teşkil etmiyorlar ve hatta erişkinlere kıyasla hastalığa yakalanma şansları daha az. Hasta olan çocuklar kayıtlara geçti ancak Belçika’daki elim bir vaka haricinde hemen hepsinin iyileştiği bilgisi mevcut. Erişkinlerin uyguladığı korunma kurallar çocuklarda da geçerli." şeklinde konuştu.