Sene 1176, 17 Eylül… Selçuklu Sultanı 2. Kılıçaslan Haçlı Ordusunu mağlup ederek zafer kazanıyor. Miryokefalon Zaferi; tarihçiler için “Anadolu’yu Türk Yurdu Yapan Savaş” olarak anılıyor.
Sene 1300 dolayları… Anadolu Selçuklu Devleti Moğol istilasına uğruyor; Selçuklu Sultanı 3. Alaaddin’in kaşları çatık; Anadolu’da sayıları 20’ye yaklaşan Oğuz Boyları ‘Beylik’ kurma savaşında. Boyların arasında bir efendi var ki; ışıl ışıl parlıyor. 3. Alaaddin Keykubat Osman Bey’i keşfedip, Söğüt dolaylarının “Uç Beyi” olarak, Kayı Aşireti Reisi Osman Bey’e “Uç Beyliği Beratı”nı hazırlatıyor. Osmanlı Devleti’nin kurucusu olacak olan Osman Bey’e doğru, Beylik Alametleri (Berat, Kös. Hilat) Osman Bey’in bulunduğu Söğüt’e yol alıyor…
Sene 2018, 5 Eylül… Evet, 720 yıl sonra söz konusu berat temsili olarak yeniden canlandırıldı. O; tarihe tarih notu düşülen, büyük günde bendeniz de oradaydım. Buram buram tarih kokusunu Sırçalı Medrese’de içime çekerken; birden 720 yıl öncesinde buldum kendimi. Şehir Tiyatrosu; o tarihi günün canlandırması konusunda öyle başarılılardı ki; giyimleri, seçtikleri müzikler, oyunculukları… Selçuklu atmosferi adeta orada bulunanların iliklerine işliyordu. Sahi, Berat ile birlikte bir de nasıl beylik yapması gerektiğini öğütleyen talimat göndermişti 3. Alaaddin Keykubat, ondan bahsetmeden olmaz öyle değil mi?
“Her kesime karşı adaletle muamelede bulunmayı, zengin-fakir, alim-cahil, idari merkeze uzak-yakın, yerli misafir ayrımı yapmayıp, hakkın yerinde icrası için toplumun bütün kesimlerini bir tutmasını, haksız kişiden haklı olan kimsenin hakkını alıp sahibine iade etmesini, her tülü hizmet ve makamı ehli olanlara teslim etmeyi, ilim adamlarına çok önem vermeyi, savaş zamanı kahramanca mücadele etmeyi, barış zamanında ise dil, din ve ırk ayrımı gözetmeksizin merhamet ve adaletle muamele etmeyi, vatan toprağının ehili ve verimli hale getirilmesi için gece-gündüz çalışmaya devam etmeyi, yapılan her işin Allah için yapılmasını zira verilen nimetlere karşı bir şükran borcu olduğunu asla unutmamayı…, öğütler 3. Alaaddin Keykubat. O öğüt ne de güzel öğüttür hem yöneticilere hem halka… Zira hak eden haklı sayılmaz, güçlü olan haklı sayılır ise; güven yok olur, nihai sonuçta devlet yıkılır, millet yok olur Maazallah… Bu arada Berat’ın 1880’de yazılmış el yazması bir kitaptan kopyalanan nüshası Konya Büyükşehir Belediyesi Koyunoğlu Müzesi’nde muhafaza edilmekte; ilgililere duyulur.
2016 ve 2017 yıllarının 17 Eylüllerinde “Anadolu’yu vatan yapan Miryokefalon Zaferi Sultan 2. Kılıçarslan’ın zaferiyle sonuçlanan, Konya’da cereyan eden, Miryokefalon Savaşı’nın 840. ve 841.yıl dönümlerinin büyük törenlerle kutlanmasının maddi ve manevi destekçisi Vali Yakup Canbolat’a gerçekten şükran duymak gerekir. Önümüzdeki 17 Eylül Pazartesi günü Miryokefalon Zaferi’nin 842. Yılı yine savaş alanında kutlanacak. “Kutsal Savaş’ın” 842.yılında savaşçıların ruhları için “842 hatim” hediye edilecek.
Bilindiği gibi Selçuklular’ın yadigarı Gevele Dağ’ı (Takkeli Dağ) kazılarını yıllar önce başlatan, yakın bir zamanda da Konya halkına hediye edecek Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay; “Konya’dan Söğüt’e Giden İmparatorluk Olan Sancak” töreninin hazırlanmasında ve uygulanmasında kadroları ile birlikte takdir edilmesi gereken başarılar gösterdi.
Gazeteci-yazar Seyit Küçükbezirci’nin hazırladığı 2 büyük proje yüzyıllardır ihmal edilen Konya’nın kadim değerlerine ışık tuttu. Konya Valisi Yakup Canbolat ve Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, Konya’nın tarihi misyonunu yeniden törenlerle hatırlatıyorlar. Gerçekten şükranlarla karşılıyorum.
Berat Söğüt’e ulaştı ilgili okuyucularım; 720 yıl önce yaşanan olayın aslına uygun bir şekilde ilk kez canlandırılması münasebetiyle temsili olarak törenle gönderilen emanetler, Bilecik’in Söğüt ilçesinde düzenlenen Ertuğrul Gazi’yi Anma ve Söğüt Şenlikleri’nin başladığı gün Söğüt’e ulaşarak; Bilecik Valisi Tahir Büyükakın’a teslim edildi.
Konya’mızın önemini kalplerde hissettiğimiz bir hafta olması dileğiyle, haftaya görüşmek üzere değerli okuyucularım.