Geçenlerde akademisyen dostum Memleket'in eski yazarlarından Mustafa Durdu ile sohbet ediyorduk. Hayatın pahalılığı, piyasanın oynaklığı, insanların ahlakının giderek bozulduğu gibi konuları konuşurken birdenbire "80 milyonluk bir WhatsApp grubu kursak ve bu gruptan pahalanan şeylere boykot uygulayacağımızı duyursak, hep beraber hareket etsek, birkaç ayda pahalılığı dizginler, enflasyonu düşürürüz" dedi.
Gülüştük, ama buna benzer teklifler müzmin muhalifler tarafından yıllardır Twitter benzeri sosyal mecralarda konuşuluyor. Bir süre şunu yapmasak geri adım atılır, bir süre bunu almazsak ucuzlar gibi. Tabii Onların derdi iktidarı değiştirmek olduğu için kimse ciddiye almıyor makes de bulmuyor zaten...
Bir an için teknik olarak bunun mümkün olduğunu düşünelim; 80 milyon değil temsilen 800 kişilik bir WhatsApp grubu kurulsa burada ancak birbirimizi yeriz. Herkes birbirine kendi ideolojisinin reklamını yapar, kimisi Cumhur İttifakını göklere çıkarır, kimisi Millet ittifakından başka ülkeyi kimse ayağa kaldıramaz iddiasında bulunur, kimisi dine söver, kimisi rejime...
...
Maalesef ülke neredeyse hiçbir konuda etnik ve ideolojik aidiyetlerini bir kenara bırakarak toplumun tamamını ilgilendiren hususlarda bile birlikte hareket etmeyi bırakalı çok oldu....
Artık hemen herkesin elinde akıllı bir telefon var ve yine tüm bu telefonlarda WhatsApp kurulu. Sadece bizde değil dünya genelinde artık milyarlarca insan WhatsApp üzerinden konuşuyor, yazışıyor, alışveriş yapıyor. WhatsApp hayatımızın bir parçası haline geldi. Şu saatten sonra onun olmaması düşünülemez bile...
Sabah uyanır uyanmaz İnsanların çoğu yüzünü yıkamadan, eline telefonu alıyor; kim duruma ne koymuş, gruplarda kim kime ne demişle saatler harcıyor.
WhatsApp gruplarındaki yazışmalar okunduktan hadislere, ayetlere ve güzel sözlere üstünkörü bakıldıktan ve durumuna kim ne koymuş onlar incelendikten sonra sıra Facebook, Instagram ve Twitter hesaplarına gelir. Şahsen benim TikTok hesabım olmadığı için onu bir kenara bırakıyorum, kısa videolar 10'ar 20'şer saniyelik ilginç anlatımlar ve bir bakmışız saatlerimiz heba olmuş...
15-20 sene evvel söyleseler kimsenin inanmayacağı bir şekilde hepimiz akıllı telefonlara bağımlı halde yaşıyoruz. Iş yerinde yanımızda çalıştırdığımız gençler hemen her fırsatta ellerini aldıkları telefonun içine gömülüyorlar. Kimse de bu gidişin sonu nereye varacak diye düşünmüyor.
Komplo teorilerine göre akıllı telefonlar sayesinde küresel güçler bir zaman sonra hepimizi istedikleri kıvama getirecekler.
Şu vaziyette WhatsApp gruplarından yalvarsak da kimse alışverişinden vazgeçecek gibi görünmüyor. Hatta şu malı bir ay boyunca kimse almasın diye toplu bir organizasyon yapılsa içimizden bazı uyanıklar ay sonunda o mal pahalanacak diye gidip stok bile yapabilirler...
Önce ahlakımızı, ardından maneviyatımızı daha sonra da en temel insani özelliklerimizi kaybettik.
Yazık oldu be!
Bu yazı kuru kuruya bir eleştiri yazısı olmaktan çıksın diye sonunda şöyle bir teklifte bulunmak isterim:
Lütfen ama lütfen telefonlarımızı elimize biraz daha az alalım, sosyal medyada geçirdiğimiz vakti biraz azaltalım, illa telefon alışkanlığımız varsa güzel yazılar, araştırmalar, belgeseller var en azından onlara zaman ayıralım. Telefonlarımızı elimizden bıraktığımız zaman ve kendimizi buna alıştırdığımız zaman inanın daha mutlu olacağız.
Hadi şimdi bu yazıyı WhatsApp gruplarından yayalım dermişim...