Bir seçimi daha geride bıraktık. Yeni seçimlere kadar kulağımız dinç olacak.
Bu seçimlerin son günlerine bir dramla girdik. BBP Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu ve parti yöneticisi arkadaşları ile bir pilot ve İHA Muhabiri gazeteci arkadaşımızı elim bir kazada yitirdik. Bu gazeteci arkadaşımızın son telefon konuşması hala kulaklarımda çınlıyor. Bu olayda devlet bütün imkânlarını kullansa da çuvalladığını düşünüyorum. Teknolojinin bunca geliştiği bir çağda yitikleri yine köylülerin çabası ile bulabildik.
M. Yazıcıoğlu ve yitirdiğimiz öteki insanlarımızın sevenlerine başsağlığı diliyorum.
Bu seçimlerde Başbakan Tayip Erdoğan’ın sınıfta kaldığını düşünüyorum. Hiç yoktan gerilimli bir seçim havasına soktu ülkeyi. İşi İsmet Paşa dönemindeki ekmek karnelerine kadar götürdü. Antalya’yı elinden kaptırdı. İzmir için söylediği bir sözün nasıl tepkilere yol açacağını hesap edemedi ve o bölgede de hezimete uğradı. Bu, siyasette bir kelimenin bile ne kadar önemli olduğunu gösterir. İzmirlilerin gavur İzmir tabirine ne kadar büyük tepki gösterdiklerine tanık oldum.
Bu seçimlerde CHP ve DSP Konya’da hezimete uğradılar. Aslında hiç de şaşırtıcı bir sonuç değil bu. Tepeden inme yönetimlerle bu kadar olur. Seçimlerden aylar önce yazdığım dostça bir uyarı yazısına bile tahammül edememişlerdi.
DSP İl Başkanı Betül Öncü bir şeyler yapabilmek için çırpınıyor ama birikimsiz ve yeterli donanımı yok siyasette. Her seçim konuşmasında aynı şeyleri söyledi ama hep kağıttan okudu. İl başkanlığı makamının ağırlığını koruyamadı, sıradan bir sunucu gibi davrandı. Onların Karapınar ve Ereğli çalışmalarını izledim. Genel Başkan Zeki Sezer dersini çalışmadan gelmişti. İlden ona bu ilçelerle ilgili doyurucu bir bilgi verilmemişti. Böyle olunca her iki ilçede yaptığı konuşma havada kaldı.
Genel merkezler illeri, iller ilçeleri yeterince tanıyamazlar. Bu yüzden buralardaki çalışmaları yerel siyasetçiler götürmeli, yerel siyasetçilerin önü açılmalı ve desteklenmeli. Ben böyle düşünüyorum, böyle olacak, dayatması vatandaşın tepkisini çekiyor ve tepeden atananlar hezimete uğruyorlar sonuçta.
Bülent Ecevit ülkemizin saygın siyasetçilerinden biriydi. Ondan geriye DSP kalmıştı, bazı simgeler kalmıştı, örneğin mavi gömlek, beyaz güvercin gibi. Konya Büyükşehir Belediye Başkan Adayı için o ak güvercin sadece bir kuştu. İçim sızladı adamın ağzından kuş kelimesi çıkarken. Ve böyle güzel, anlamlı bir simgeye kuş diyen adam tepeden inme aday yapıldı.
Konya olarak seviyeli bir seçim dönemi geçirdik. Bir şeyleri kırıp dökmeden seçimler bitti. Seçilen bütün arkadaşlara kolaylıklar diliyorum.