Ve DTP ve PKK ve Kürtler

Son dönemlerde konuşula gelen Kürtlük DTP ve PKK üçgenini ele alan Behiç Kılıç, DTP’nin tüm Kürt vatandaşlarının hepsinin PKK’lı ve DTP’li kabul edilmesini eleştiriyor ve “Bir an önce arzulanan iş güç sahibi olabilme, refah yoludur

Son dönemlerde konuşula gelen Kürtlük DTP ve PKK üçgenini ele alan Behiç Kılıç, DTP’nin tüm Kürt vatandaşlarının hepsinin PKK’lı ve DTP’li kabul edilmesini eleştiriyor ve “Bir an önce arzulanan iş güç sahibi olabilme, refah yoludur... Halkın özgür iradesine kavuşması, siyaset ağalarından kurtulması lazımdır” diyor.

Hem PKK hem de DTP, aslında Kürt kimliğini gasp etme çabasındadırlar!.. Hem PKK hem de DTP Kürt kimliği üzerine konarak ayakta durma planları yapıyor ve kendisini “Kürt” olarak tanımlayan vatandaşların tümünün DTP-PKK’lı kabul edilmesini istiyor...

Oysa durum öyle değildir... Bu köşede defalarca yazdık, PKK ayrı Kürt ayrıdır... Bu ülkenin PKK çetesine karşı verdiği mücadelede şehit olmuş, Kürt kökenli Mehmetçikleri de vardır...

Dahası, sade Kürt vatandaşları PKK elinde adeta rehindir, çoğu kez...
Doğu ve Güneydoğuda, can ve mal tehditlerine karşın vatandaşların önemli bölümü devletine, milletine bağlı kişilerdir.. Bu durum rakamlarla da, kullanılan oy tercihleri ile de, yurt çapında rahatça görülebilir...

Mesela misal... Gene bu köşede, bir süre önce Tunceli kırsalında barınan Şiyar adlı bir terörist ile yapılan röportajdan alıntılar yapmıştım.. Eylem lideri olduğu anlaşılan bu kişi, yerel seçim sonuçlarını aktarırken şöyle diyordu: “AKP’nin Dersim’de(Tunceli’ye teröristler böyle diyor ya!) 3 binin üzerinde oy alması belli bazı çevreleri etkilediklerini gösteriyor. Dersimli yurtsever, demokrat ve sosyalist insanların bu konuda oturup düşünmesi gerekiyor. Bu 3 bin oy sadece asker, polis ve dışarıdan gelen memurların oyları değildir...” Teröristin sözlerine bakınız.. Tunceli belediye başkanlığını ele geçirmeye verdikleri önemi biliyoruz!..

Hangi yöntemlere baş vurulduğu malum.. Doğrultulan namlulara karşın, Ak Partiye sade vatandaşlardan gelen üç bin oy var.. Terörist, o seçim için, “2009 yılına önemli bir çalışma temelinde girdik. Bunun ilk ayağını yerel seçimler oluşturuyordu” diyor.. Hesap ortada... Rakamlara bakalım... KONDA isimli araştırma şirketinin verileri şöyle diyor... 2008 yılında yapılan araştırma sonucuna göre Türkiye’de yaşayan Kürtlerin oranı, çocuklar dahil, yüzde 15.7... Peki, Kürtlerin hepsi aynı siyasi görüşte mi?.. Türkiye genelinde Kürt oranı yüzde 15.7, ama DTP’nin aldığı en yüksek oy ancak yüzde 5.7’dir. Yine KONDA’nın yaptığı araştırma sonuçlarına göre, İstanbul’da yaşayan Kürtlerin oranı yüzde 15’tir. Peki, DTP İstanbul’da ne kadar oy alıyor?

Yüzde 4... Bu durumda DTP, bütün Kürtler adına konuşabilir mi?.. Kürtlerin tek temsilcisi olduklarını söyleyebilirler mi? KONDA’ya göre, Türkiye’de kendisinin Kürt olduğunu ifade edenlerin yüzde 34’ü, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinin dışında, yani tüm ülkeye yayılmış vaziyette. Büyük şehirlere göçen seküler Kürtler, Kürt kimliğini öne çıkarıyor ve çoğunlukla DTP’ye oy veriyorlar. Muhafazakâr olanlar ise, etnik kimliği değil, “birlikte yaşama iradesi” ni öne çıkararak, çoğunlukla DTP dışındaki diğer partilere oy veriyorlar. KONDA’ya göre, batı illerine göçen Kürtlerin yarısı bundan memnundur.

Kürtlerin Mersin’de yüzde 72’si, İstanbul’da yüzde 22’si varoşlarda yaşıyor. 2009 büyükşehir belediye seçimlerinde DTP Mersin’de iki Kürtten birinin, İstanbul’da ise sadece beş Kürtten birinin oyunu alabilmiştir. Kürt nüfus oranı, istatistik dilinde “Ortadoğu Anadolu” denilen Hakkari, Van, Tunceli gibi 8 ilimizin bulunduğu yörede yüzde 79’dur. Bu oran; “Güneydoğu Anadolu” denilen Şırnak, Diyarbakır, Mardin gibi 9 ilimizin bulunduğu yörede yüzde 64, “Kuzeydoğu Anadolu” denilen Iğdır, Ağrı, Erzurum gibi 7 ilimizin bulunduğu yörede ise yüzde 32’dir. DTP’nin oyları ise, bu üç istatistiksel bölgeyi kapsayan Doğu Anadolu’da yüzde 22, Güneydoğu Anadolu’da ise yüzde 25’tir. DTP sadece Van, Batman, Diyarbakır, Şırnak ve Hakkâri’de yüzde 45’i geçebilmiştir. DTP dışındaki diğer partilerin Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerindeki oy oranları yüzde 40 civarındadır.

Refah arzusu... PKK çetesinin silah tehdidi ile güç kurduğu açık... Bu güç tesisi öncelikle bölge insanı üstünde oldu.. Devletin vatandaşa gereğince sahip çıkamaması, terör ağalarının işine yaradı, hükümran olabildiler.. Şimdi beklenti malum. Bu açılım işinden çıkacaksa, ilk çıkacak olan devletin gücüdür... PKK yok edilip vatandaş cenderede sıkışmaktan kurtarılmalıdır.

Behiç Kılıç-Yeniçağ