Virüsler ve Bozkır

yazar-3

Yiğitler diyarı Bozkır coğrafyasında bu iki kelimenin yan yana geleceğini düşünmek, yazmak  bile abesle iştigaldir. Ama gelin görün ki, gündemi yoğun olarak işgal eden son tartışmalar, yani Selçuk Üniversitesi Bozkır Meslek Yüksekokulu’nda 2006-2007 öğretim döneminde öğrenim görmesi beklenen toplam 1050 öğrenciye insani koşullarda barınma hizmeti verecek olan Yurtkur’un bina bulamamasının gelişmeleri mide bulandıracak bir hal aldı. Bozkır’a Sivri Tepe’ye tepeye çıkın ve şöyle bir bakın. Yaşadığımız olumsuz gelişmelere mekan olan bu yiğitler şehri, bu tartışmalara ev sahipliği yapmaya müstahak mıdır? Elbette değil diyeceksiniz değil mi?

Ama gelin görün ki aymazlık, vurdumduymazlık ve basiretsizlik rozetlerini yakalarına takan bir takım insanlar, Bozkır’ın yeni kuşaklarının geleceklerini karartıyorlar. Bozkır eskiden ne kadar güzellikle anılırsa, şimdilerde o kadar tersi ile anılır oldu. Öyle oldu ki, yıllık ortalama 4-5 trilyonluk öğrenci gelirini reddederek Bozkır’ın ikbalini kirlettiler. Bir başka şekilde Bozkır’ın gündemi kirlilerindir, kirletenlerindir.

***

Gelelim yazının başlığına…

“Virüsler ve Bozkır”a.

Bu kelimelerin darbı mesel olmasından korkuyorum.

Gerçi, doğru söze kim, ne diyebilir?

Bozkır’ın her tarafını sarmış olan ucuz ve pis bir virüs anlayış ikbalin ekonomik menfaat değerlerinin yerini aldı. Yaşananlar gizli bir siyaset çerçevesinde geliştiği için adını koyacak isim bulamıyorum. Nisan ayı sonunda Bozkırlı olmayan bir akıl sahibi, bilge bir aksakal çıktı (Prof. Dr. Abdurrahman Aktümsek), “Bu şirin ilçede önümüzdeki 2006-2007 öğretim Bozkır Meslek Yüksekokulu’nun öğrenci sayısı yaklaşık 1050 olacak. Yurt-kur öğrencilere kaliteli barınma hizmeti sunabilmek için uygun binalar arıyor. Lütfen bize binalarınızı kiralayın” diye haykırırken sesi kısıldı. Bizlerin, (Bozkır Postası Gazetesi, www.bozkirinsesi.com ve Memleket Gazetesi) haber ailesinin yazı ekiplerinin parmakları şişti.

***

İktisat anlayışında ucuzluğun bile bir değeri vardır. Ama kavramın anlamı değiştiğinde insanlar farklı gözlerle bakmaya başlıyorlar. Kelimeleri bile farklı değerlendirerek yüklenen asıl anlamı unutuveriyorlar. Bu da onun gibi bir şey. “Ben 250 milyarlık kaynak buldum, Bozkır Sağlık Meslek Lisesi’ni verin, üstüne bir kat çıkayım sorunu çözeyim” diyenleri, “5 Mayıs’tan, 18 Temmuz 2006 tarihine kadar bu lisenin devir yazısının takibini yap(a)mayanları” isim isim açıklamaktan da korkmayız. Bu arada, Bozkır adına ekonomik rahatlık sağlayacak projenin hayata geçmesi aşamasında tatile çıkanları da bilmesi gerekenlerin bildiğini biliyoruz. Birileri hesaplaşmaya hazırsa, www.bozkirinsesi.com da hazır. Bunun da unutulmamasını isteriz.

Henüz vakit varken, çözün bu işi.

Çözün de sizden özür dileyelim.

Eğer çözmez iseniz, bu çuvaldan çok toz çıkacağını unutmayın...

Ey Bozkır’ın uluları!

Kimlerle oturup, kimlerle kalkıyorsunuz?

Kimlerden medet umup, kimlerin medetlerine cevap veriyorsunuz?

Kimlerle yakın temastasınız, şöyle bir bakın etrafınıza?

Bozkır’ın ekonomik seviyesini yükseltecek, hayatı boyunca yaşatacağınız güzel anılarla bu ilçenin reklâmını yapacak bu yıl için gelecek öğrencilere yatırım yapmak sizi niye korkutuyor?

Bakın ve görün hepiniz çapınızı…

Oturduğunuz yerler, sizi oralara oturtanların mülk olsun diye verdiği makamlar mı? Böyle halka böyle ululuk da diyebilirsiniz, diyorsunuz da aslında… Ama topunuz Filiz Kılınçel kardeşimin yazdığı yazıda vurgu yaptığı bir Ahırlı Belediye Başkanı Mehmet Taşan kadar yürekli ve cesur olamadınız. Torosların bu yiğit ismi, “Ben bu yıl zaman geciktiği için 100 öğrenciye, gelecek yıl da 300 olmak üzere 400 öğrenciyi ilçemde en güzel şekilde konuk ederim” diyor.  Alkışlar sayın Mehmet Taşan’a… Tebrikler sayın Mehmet Taşan’a, onlarca, yüzlerce, binlerce teşekkürler.

***

İşte böyle…

Bozkır Meslek Yüksekokulumuza bu yıl 1050 öğrenci geleceğini ve yurt sorunumuz olduğunu duymayan kalmadı sanırım... Herkes duydu duymasına ama maalesef kimse bir çözüm üret(e)medi... Bozkır’a altın tepsiyle sunulan fırsat maalesef oturmaması gereken güzel koltuklarda oturanların beceriksizliği yüzünden ellerimizden kayıp gidecek gibi gözüküyor... Bu durum gerçekleşirse birilerine “Gözünüz aydın” demek kalıyor.

***

Burada düşünülmesi gerekmez mi, neden Bozkır öğrencisine sahip çık(a)mıyor?

Yaşananlar basiretsizlik değil mi?

Ben üzülüyorum, hem de çok üzülüyorum...

Biz, www.bozkirinsesi.com ailesi olarak üzülüyoruz.

Bozkır'a yakışan bu mudur?

Belki bu yıl Bozkır'ı kazanan 400 yeni öğrenci kalacak yurt bulamadığından kayıt yaptırmadan geri dönecek, bu vebal kimin üstüne kalacak?

Suçlu aramıyorum... Çünkü suçlular, negatif gelişmeleri hiç üstlerine alınmadan pişmiş kelle gibi sırıtarak meydanlarda geziyor... Bozkır Meslek Yüksekokulu’nun yeni kayıt takvimini merak edenlere hatırlatalım. Kayıtlar, 4-11 Eylül 2006 tarihleri arasında yapılacak. Bilgisayar bölümünün birinci öğretimine 200, ikinci öğretimine 100, elektrik bölümünün birinci öğretimine 50, ikinci öğretimine de 50 olmak üzere toplam 400 yeni öğrenci gelecek. Barınacak yurt bulurlarsa Bozkır’da konuk olacaklar. Bulamazlarla geri dönecekler.

Ne diyelim, birilerine hayırlı olsun, gözleri aydın olsun...

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Çok uzun metinler, küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.