Günler, haftalar geçip gidiyor derken, yarından itibaren takvimler yeni bir yılı göstermeye başlayacak! İnsanoğlu ömründen bir gün ve bir yıl daha eksilmiş, tükenmiş ve yaşlanmış olacağız! Ömür sermayemiz her gün tükenmektedir! Tabii ki nerede ve nasıl harcadığımız çok önemli! Sonsuz Kudret Sahibi Yüce Allah, tüm insanlara, dünyada vermiş olduğu sayılı ömrü, dünyalık makam, mevki, para ve mal biriktirmek için mi vermiştir! Peki, Müslüman olduğunu iddia eden bizlere neler demeli? Dünyalık makam, mevki ve üç kuruş için neredeyse birbirimizi tüketmekte ve yemekteyiz! Hani zenginlik, infak ile birlikte daha güzeldi? İnfak olmadan nasıl zengin olabileceğiz? İnfak ve ihsan olmadan hakiki manada nasıl Müslüman ve İman ehli olabileceğiz? Her Cuma hutbede imamlar, cami cemaatine hitaben, ihsan ve infak ayetlerini boşuna mı okumaktadır? Ne zaman akledeceğiz? Akletmeden cennete nasıl gireceğiz! Akletmeden hakiki manada Müslüman ve Mümin de olamayız!
Yüce Allah yarattığı her insana belli bir ömür takdir etmiştir. Akıl nimetiyle donattığı insanı ergenlik çağından itibaren ölünceye kadar tüm yaptıklarından da sorumlu tutmuştur. Bununla birlikte insanı yalnız bırakmamış, onun aklına ve gönlüne rehberlik etmek üzere de Peygamber ve Kitap göndermiştir. İşte bu noktada insana ve iman ehline düşen görev hayatın her bir anını, akletmek, tefekkür ve tezekkür etmek, düşünmek ve değerlendirmek zorundadır! Aksi halde ziyandadır! Aksi halde hüsrandadır; Hem burada hem de öbür tarafta!
Sonsuz Kudret Sahibi Yüce Allah, özellikle Müslüman ve İman ettiğini iddia eden biz kullarına, dünya denen mekânda ömrümüzü nasıl ve nerede harcadığımızı her an sorgulayabilmek adına; Ey iman edenler! Allah’a karşı gelmekten sakının ve herkes, yarın için önceden ne göndermiş olduğuna baksın. Allah’a karşı gelmekten sakının. Şüphesiz ki Allah yaptıklarınızdan hakkıyla haberdardır, buyurmaktadır!
Dünyamız her gün yeni bir kaos, yeni bir sıkıntı, yeni bir sorun, yeni bir savaş hazırlığı ve kara güne uyanmaktadır! Neden? Emperyalist ve küresel güçler, hegemonya konumlarının devamlılığı adına, İslam coğrafyasında fink atmaktadır! Bu güçler, varlıklarının sürdürülebilir olması için mutlaka Orta Doğu, Afrika, Asya, Akdeniz ve Karadeniz de olmak zorundalar! Aksi halde batarlar! Aksi halde tükenirler! Aksi halde Yok olurlar! Peki, küresel güçler, tüm bu hesap ve planlarını bu bölge üzerinde yaparken, İslam dünyasında yaşayan bizler neler yapıyoruz? Sadece film gibi izlemekle mi yetiniyoruz? Yoksa bir aksiyonda bulunuyor muyuz? Tabi ki hayır! İslam dünyasındaki her bir kişi, sadece dünyalık makam, mevki, rahatı, konumu, rant, iktidar ve gücünü korumak, çok para biriktirmek ve saymakla ömrünü tüketmektedir! Ne ala memleket! Daha ne olsun ki? Ne bekliyordunuz ki? Yerel ölçekte bir ilçe belediye başkan adaylığı için dahi anlaşamayan ve uzlaşamayan, kişilere, akla ve zihniyete ne denir? Adamlar yüz yıllık bir plan ile bu bölgede yirmi iki ülkenin siyasi ve fiziki sınırları değişecek diyor, bu konuda paylaşım adına birlik sağlıyor ve anlaşıyor, bizler halen birbirimizle uğraşmakla ve birbirimizin paçasından çekiştirmekle, güç ve iktidarımız aman elimizden gitmesin, kaybolmasın derdindeyiz! Beyler! Durmak yok! Aynen bu minval üzere devam ediniz! Ne diyelim! Allah, biraz Akıl, biraz Fikir, biraz MİLLİ BİLİNÇ ve ŞUUR, biraz da VATAN ve MİLLET SEVGİSİ, biraz Feraset ve biraz Basiret versin! ÂMİN!
2019 yeni takvim yılının, dünya üzerindeki her bir bireye ve özellikle de kaos ve kan gölüne dönmüş olan tüm İslam alemine, Barış, Huzur, Selamet, Esenlik, Kardeşlik, Birlik, Dirlik ve biraz da AKIL ve FİKİR getirmesini ve vermesini, Sonsuz Kudret sahibi Yüce Allah’tan niyaz ederim!
Hz. Mevlana ne diyor! Düne ait ne varsa söylenmiş yada söylenememiş, bıraktım hepsini orada.. Çünkü şimdi yeni şeyler söylemek lazım! Her gün bir yerden göçmek, Ne iyi, Her gün bir yere, Konmak ne güzel Bulanmadan, donmadan, Akmak ne hoş! Dünle beraber, Gitti cancağızım, Ne kadar söz ve iş varsa, Düne ait; Şimdi yeni şeyler, SÖYLEMEK ve YAPMAK lazım!