Biz hep yenilmeye mahkum muyuz?
Konyaspor mağlubiyet takıntısına kaldığı yerden devam ediyor. Hiç acaba bu zorlu deplasmandan bir puanla dönebilir miyiz demiyorlar da hala üç puan için oynadık diyorlar. Kardeşim sen deplasmanda sadece 4 puan toplamışsın. Önce berabere kalmayı garantile de sonra üç puan almaktan bahset. Yediğimiz gollere bakarsanız ne kadar lakayt bir oyun oynadığımızı görebilirsiniz. Defans ve kaleci arasındaki anlaşmazlıktan kaynaklanan ir mağlubiyet izledik. Bence bu maçta Oğuzhan kalede olmalıydı. Damir takımda çok yeni olmasına rağmen hemen kalede gördük. En kritik bölge olan kaleye hemen geçmesi son derece yanlış oldu. Washi’nin hala oynatılmıyor olması gerçekten çok enteresan. Adam omuzlarda karşılandı flaş transfer olarak gösterildi ama oynamıyor. 2 yıl sonra Avrupa’nın ünlü takımların da oynarken görürseniz şaşırmayın. Çünkü bizim kulüplerimiz yaşı küçük diye beğenmez, adam dünya starı olur. Bizim kulüplerimiz adamı antrenmana çıkarıp beğenmez, adam yıldız olur. Bunun bir çok örneğini geçtiğimiz yıllarda fazlasıyla yaşadık.
Konyaspor deplasmanda çok kötü bir performans çizmeye devam ediyor. Ömer’in kırmızı kartı son derece yanlış oldu. Rakibine hiç teması olmadığı halde kırmızı kart gördü. Bu tür hatalar neden hep bizim aleyhimize olur o da ayrı bir soru işareti.
Fakat biz hatayı önce kendimizde aramalıyız. Ünal hoca bazen hırsının kurbanı oluyor. Gerek oyuncu seçimlerinde gerekse oyuna müdahalelerinde gereksiz işler yapıyor. Ünal hoca başarıya aç olduğundan bütün maçlarına galibiyet parolası ile çıkıyor. Ünal hoca iyi oynayıp üç puan kazanmak istiyor ama takımın bu kadroyla iyi oynaması mümkün değil, futbolcularda deplasmanlarda geriye yaslanıp bir puanı kurtarma sevdasındalar. Ama geriye düştükten sonra riskleri de aldığında gol atmak gerçekten zor. Rakip senin boş bıraktığın alanları hızlı çıkarak çabuk geçiyor ve her kontra atağa çıktığında gol pozisyonu buluyor. Bizde kanat organizasyonu yok, kontra atak hiç yok , ara pası nedir bilmiyoruz , böyle oynarsan da kusura bakma yenilirsin. Bu takıma takviyenin şart olduğu bir kez daha kanıtlanmış oldu. Yöneticilerimiz transfer konusunda inanın çok ama çok yanlış yapıyor. Taraftar kandırıldığını düşünerek yönetime inanmıyor artık. Kais’e karşılık verdiğimiz Ceyhun’u bakalım kaç paraya geri alacağız.
Bizim bedava verdiğimiz oyuncuyu Trabzonspor yüklü para karşılığında almıştı hatırlarsanız. Bunun bize geri dönüşümü nasıl olacak merak ediyorum. Defansta Ömer’in olmaması bakalım bu hafta kadroyu nasıl şekillendirecek. Artık bu yönetim değişmeden ne bu takımdan başarı bekleyin, nede doğru dürüst bir transfer. Çünkü bu yönetimin her şeyden önce vergi borcunu ödemesi gerek. Önce devlete olan borcunu öde, sonra konuş. Transfer yapıyoruz, görüşme halindeyiz, son noktaya geldik bunlar hikaye. Artık sizleri dinlemiyoruz. Bir futbolcu imza atmaya bile gelse, Konyaspor forması ile sahada görmeden transfer olduğuna inanmayacağım. Apartman yöneticisi bile olmaz denilen yöneticilerimizin artık vergi borçlarını ödeyip bıraksınlar bu işi.
Bence Recep Konuk Konyaspor yönetiminde olmalı, Konyaspor o zaman transfer yapabilir. İstediği oyuncuyu da alabilir. Devlete vergi borcu da olmaz. Recep bey bu kongrede mutlaka aday olmalı ya da yönetimde yer almalı.