Gelişmiş otomotiv alt yapısıyla dikkati çeken Bursa, Kocaeli, Kayseri ve Konya yeni Anadolu ''Devrimi'' için göreve hazır.
Batılıların Hanry Ford gibi öncülerle 20. yüzyılın ilk yıllarında başladığı otomobil serüveni, Türkiye'de yaklaşık 60 yıl sonra''Devrim'' markasıyla şekil buldu. Türk mühendis ve işçisinin aynı zamanda hayalinin de adı olan ''Devrim'', küçük bir ihmal sonucu büyük bir hayal kırıklığına dönüştü. Bu öyle bir hayal kırıklığıydı ki koskoca bir milleti onlarca yıl yerli otomobil üretme fikrinden uzak tuttu.
Yaşadığı hayal kırıklığına rağmen yeniliklere ayak uyduran ve birçok alanda dünya ile yarışan Anadolu insanı, ''Devrim'' ile başlayıp yarım kalan yerli otomobil işini artık tamamlamak istiyor.
Renault markasının üretimine ev sahipliği yapmaya başlayarak otomotiv sektörüne giren Türkiye, bugün otomobil, kamyon, otobüs, kamyonet ve traktör üretimleriyle yılda 1 milyon adedi aşan imalatıyla dikkati çekiyor.
Fransız Renault'un dışında, Güney Koreli Hyundai, İtalyan Fiat ve Japon Toyota gibi otomotiv devlerine üretim yapan Türk otomotiv sektörü, artık kendi markasına hizmet etmek istiyor.
Bursa, Kocaeli, Kayseri ve Konya başta olmak üzere birçok şehirde civatadan, fara, koltuktan, vites kutusuna kadar otomobil için gerekli parçaların yüzde 90'ını üreten Türk işçisi ise bilgisi ve tecrübesiyle vardiyaya dünden hazır.
BURSA: GÖREV VERİLSİN GERİSİ KOLAY
Bursa Ticaret ve Sanayi Odası Motorlu Taşıtlar, Parça ve Aksamı İmalatı Komitesi'nin Başkanı Hüseyin İleri, Bursa'nın otomotivde ileri bir şehir olduğunu dile getirerek, şunları kaydetti:
''Motora kadar bütün parçaları üretebiliriz. Şu anda bile bir otomobil için gerekli parçaların yüzde 80'inden fazlasını karşılarız. Talep gelmesi durumunda bütün parçalar rahatlıkla üretilebilir. Bursa'da 500'ün üzerinde yan sanayi firması var ve hepsi de yerli araç için hazır. Yıllardır dünya markalarına hizmet veren Bursa, yüzde 100 yerli marka için elini taşın altına koymaya hazır. Alt yapımızla otomobilin en küçük vidasından kaportasına kadar tamamına yakınını üretmeye hazırız. Yeter ki, yerli otomobil için bize görev verilsin.''
KOCAELİ: ALT YAPI VE BİRİKİMİZ VAR
Kocaeli Ticaret Odası Başkanı Halil İbrahim Keleş de Türkiye'nin kendi otomobilini üretecek ve dünya pazarında markalaşacak güçte olduğunu söyledi.
Kocaeli'nin hali hazırda Hyundai ve Honda'ya üretim yaptığını anımsatan Keleş, ''Yerli otomobilin üretilmesine uygun alt yapı ve birikime sahibiz. Kocaeli otomotiv sanayisinde rüşdünü ispat etmiştir. Yüzde 100 yerli otomobili üretmek için ülke olarak bütün gerekliliklere sahibiz. Sadece iyi bir organizasyon ve kararlı bir başlangıç gerekiyor. Kocaeli, uluslararası standartlarda lojistik merkezi olmasıyla da otomotiv sanayi için en uygun yer.''
KONYA: ANA ÜRETİMİ RAHAT KALDIRIRIZ
Konya Sanayi Odası Başkanı Tahir Büyükhelvacıgil ise Türkiye'nin yerli araç üretme hedefine katkıda bulunmaya hazır olduklarını dile getirerek, şunları söyledi:
''Otomotiv yan sanayinde Türkiye'nin en önemli motor supap, motor piston, dişli ve conta fabrikaları Konya'da bulunmakta. Özellikle oto kaloriferi, fren ve aksamları, hidrolik pompa, süspansiyon parçaları, oto cam ile döküm ve dövme parçalar başta olmak her türlü yedek parça ilimizde rahatlıkla üretiliyor. Konya, çok rahat otomotiv ana sanayi yatırımını kaldıracak bir yapıya da sahip.''
KAYSERİ: MOTORU BULDUK SIRA ÜRETİMDE
Geliştirdiği tek silindirli motoru Uluslararası Patent Enstitüsünden onaylatan Kayserili Sanayici Hasan Basri Özdamar da ''Yüzde 100 Türk motoru''nun seri üretime geçebilmesi için girişimlerinin sürdüğünü belirterek, bu motorun yerli otomobil üretiminde kullanılmasını arzu ettiğini dile getirdi.
Devlet büyüklerinin kendisinden bulduğu motoru yerli otomobilde kullanmasını istediğini aktaran Özdamar, ''Motoru bulduk, şimdi sıra yerli otomobilin üretimde'' dedi.