Yılbaşı gecesi tedavi için gittiği Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi'nde karşısında Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'yı görünce sarıldığı görüntüler gündem olan Portekiz'de yaşayan gurbetçinin oğlu, Türkiye'deki tedaviyle sağlığına kavuştu. 25 yaşındaki Üveys Muhammed Seymen, "Yurt dışında ameliyat günü için 7 ay ile 1 yıl arası tutabilir dediler, Türkiye'ye geldim. Burada kısa sürede ameliyat gününü belirlediler, ameliyat oldum. Her şey iyi geçti. Yurt dışında böyle bir devlet hastanesi imkansız gibi, devasa mimarlık, yeni teknolojiyle yapılmış ancak özel hastaneler olarak görünüyor, onlara da insanlar gidemiyor" dedi.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın yeni yıl gecesi Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi'ni ziyareti sırasında Portekiz'den gelen 6 çocuk babası gurbetçi Abdülkadir Geylani Seymen ile arasında geçen diyalog herkesi gülümsetmişti. O gece öksürük, halsizlik gibi şikayetleri nedeniyle hastaneye gelen Seymen, Bakan Koca'yı karşısında görünce kendisine sarılarak, "'Portekiz'de şehir hastanesini herkese anlatıyorum, on numara hastane" demişti. Lizbon'da turizm ile uğraşan Seymen, tedavisinin ardından yaşamına devam etmişti. Bir süre sonra Lizbon'da yapılan tetkiklerde gurbetçinin aynı şehirde tercümanlık eğitimi alan 25 yaşındaki oğlu Üveys Muhammed Seymen'de fıtık olduğu belirlendi. Ameliyatın çok ileri bir tarihte olabileceğini öğrenen baba ve oğlu, tedavi için Türkiye'yi tercih etti. Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi'nde tedavisine başlanan Üveys Muhammed Seymen'in ameliyatı kısa sürede yapıldı. Başarıyla geçen ameliyatın
ardından Seymen hastaneden taburcu edilirken, milli forma giyen baba oğul şehir hastanesinden duydukları memnuniyeti dile getirdi.
"Ameliyat için Lizbon'dan İstanbul'a geldi, burada insan kendini evde hissediyor"
Aslen Trabzonlu olduğunu ifade eden 53 yaşındaki Abdülkadir Geylani Seymen, Bakan Koca ile karşılaştığı geceyi de anlattı. Seymen, "O gece öksürük ve halsizlik şikayetlerim vardı, hastaneye acile gittim. Gittiğimde bir hareketlilik gördüm, bir baktım bakanımız orada, kendileriyle tanışmak istedim. Bu kadar hizmetlerde bulunurken üstelik bize değer verip o gece ailesinin yanında değil de hastalarla, milletiyle beraber olduğunu gördüm. Kendilerine bir sade vatandaş olarak teşekkür etmeyi kendime bir borç bildim. Çok da hoş bir sohbet oldu. Bize değer veren bir bakanımız olduğu, halk adamı olduğu için çok sevindim. Sosyal medyada görüntülerimizin çıkmasına özellikle bir gurbetçi olarak sevindim. Ailemden tebrikler aldım. Bakanımızın bize vermiş olduğu değer, gerçekten etkilendim. 1992 Ağustos'ta Barselona'ya gittim. 6 ay kaldıktan sonra Portekiz'e gittim. Hemen hemen 32 yıl oldu, ailemle beraber yurt dışındayım. Oğlumda fıtık vardı, uzun zamandır Portekiz'de ameliyat yaptırmak için bekliyorduk. Üniversite öğrencisi olduğu için hem bir an önce yapılmasını talep ediyordu hem de rahatsız hissediyordu. Daha önceden de ben şehir hastanesinde anjiyo olmuştum. Bu güzel yapı hakkında bilgilendirdim. Buradaki imkanlar çok güzel, değerli hizmet var. "Düşünürsen gelirsin buraya, ilgilenirler seninle" dedim. Ameliyat olmak için Lizbon'dan İstanbul'a geldi. Burada insan kendini evde hissediyor, bir aile ortamı var. Buradan yurt dışına giden hasta kardeşlerimiz, yakınları artık hem burada kalıyor hem de yurt dışından buraya çok büyük bir talep var. Artık eski Avrupa olmadığı gibi eski Türkiye de yok. Buradan yurt dışına gitmek isteyen kardeşlerime çok iyi ince hesapların yapılmasını öneririm" dedi.
"Yurt dışında böyle bir devlet hastanesi imkansız gibi, devasa mimarlık"
Türkiye'deki tedavisine ilişkin konuşan 25 yaşındaki Üveys Muhammed Seymen ise, "Hayatımın yarısını burada, Trabzon'da geçirdim. Yurt dışında doktora gittiğimde "Fıtık ameliyatı olacaksınız" dediler. Babam bana Türkiye'yi önerdi. Orada ameliyat gününün gelmesini 7 ay ile 1 yıl arası tutabilir dediler, o sırada Türkiye'ye geldim. Burada benimle hemen ilgilendiler ve kısa sürede ameliyat gününü belirlediler, ameliyat oldum. Elhamdülillah her şey iyi geçti. Yurt dışında böyle bir devlet hastanesi imkansız gibi, devasa mimarlık, yeni teknolojiyle yapılmış bir hastane görünemez ancak özel hastaneler olarak görünüyor. Onlara da tabii ki insanlar gidemiyor, parası farklı. Portekiz'e geri döneceğim, orada üniversitemi bitireceğim. Yavaş yavaş bizim ailemiz de geri Türkiye'ye geliyor. Biz Türküz, ondan başka diyecek bir şey yok. Ne kadar yurt dışında kalsak da biz ülkemizi hiç unutmadık. Babamı o gün televizyonda gördüğümde çok sevindim. Aslında çok büyük bir şans, Bakan Koca ile beraber konuştular, çok güzel bir ortam oldu" ifadelerini kullandı.