Çocuklar yine şiirler okuyacak, yine insanlar ölecek!
Son bir yılda habercilik adına nefret ettiğim tek olay var, o da kaza haberleri yapmak ve yazmaktır. Sırf bu olaydan dolayı gazetecilikten ve yazı yazmaktan soğumuşumdur diyebilirim. Çünkü bir insanın kaldırmayacağı kadar acı veren bu olaylar insanın psikolojisini bozmaya kadar varabiliyor.
Mayıs ayının ilk haftasının Trafik Haftası olmasından dolayı konuyla ilgili olarak Seydişehir Belediye düğün salonunda bir toplantı düzenlendi. Özgür komiserin kısa konuşmasından sonra kısa bir gösterim yapıldı. Sinevizyon gösteriminde öne çıkarılan konu daha çok insan hatalarından kaynaklanan trafik kazalarının işlenmesiydi. Seyirciyi etkileme açısından istenen amaca ulaştı kanısındayım. Bu sebeple konunun daha çok gündemde tutularak insanların olaylara daha da duyarlı olması gerekiyor, ama olmuyor bir türlü. Çünkü kazaların çoğu insan hatalarından kaynaklanıyor.
Şu an itibariyle Türkiye’nin en ıstırap veren sorunlarının başında gelen trafik kazalarını ancak yaşayanlar biliyor. İnsanımız olayları maalesef film seyreder gibiseyrediyor. Son kazalarda insanlar arasında en çok konuşulan konu aracı kullananların sarhoş olduklarıydı. Evet, ne kadar trajik komik değil mi? Acınacak hale düşmüş çaresiz insanları oynuyoruz.. Şöyle bir hafızanızı yoklayın, son haftada dinlediğiniz haberlerde trafik kazasıyla alkol kaç kez aynı cümle içinde geçti? Bizim basın da olayın çözümüyle ilgili değil de magazin yönüyle ilgilenmeye başlayınca Türkiye’de katliam gibi gerçekleşen trafik kazalarının sonlandırılmasına yönelik çözüm bulunamıyor. Ancak tabii afetlerde görülebilecek insan ölümleri trafik kazalarında yaşanıyor.
Son olarak Seydişehir Konya yolunda meydana gelen kazada tam 7 kişi çok feci bir şekilde can Verdi. Bunların 4’ü daha çocuktu ve bir nine, anne ve baba üç kuşak bir anda yok oldu. Ailenin yakınlarına Allah ecir sabır versin. Bu nasıl bir olay, bu nasıl bir felaketti ki insanın kazayı görgü tanıklarından dinlemesi bile tahammül edilir değildi. Sonuçta bir yuva yıkıldı, bir aile yok oldu, bizler ah vah dedik, birileri tutuklandı. Belirli bir süre yatacak, sonra bırakılacak. Yine kazalar olmaya devam edecek. Yine Mayıs ayının ilk haftası Trafik Haftası olacak, etkinlikler yapılacak, çocuklar yine şiirler yazacak, öyküler okuyacak, biz sinevizyon gösterimini gözlerimizi kapayarak izleyeceğiz ve alkollü sürücüler çarşıda pazarda şehirlerarası yollarda kazaya sebebiyet verecek, yolda masum insanlar zarar görecek.
Bu ülkede şu üçlüye karşı önlem alınmazsa bu trajedilerin önlenmesi mümkün değil: Araç+ Sürücü+Alkol… Bu üçlüye yolların güvenliği için mutlaka birilerinin dur demesi lazım…