Yüksek mimarın "şampiyon kanaryaları"

Antalyalı yüksek mimar Hilmi Süer, hobisine uygun olarak düzenlediği dairede "şampiyon kanaryalar" üretip, besliyor- Çoğu kanarya 400'e yakın kuşu bulunan Süer, daha önce 7 kez kazandığı dünya kanarya şampiyonluğu sayısını artırmak için çabalıyor - Süer:-

ANTALYA (AA) - LEVENT KİŞİ - Antalya'da 50 yıldır kanarya besleyen ve katıldığı yarışmalarda 7 dünya şampiyonluğu elde eden "kuş sevdalısı" yüksek mimar Hilmi Süer, Türkiye'yi yurt dışında başarıyla temsil edecek yeni kanaryalar yetiştiriyor.

Konyaaltı ilçesinde projesini çizerek yaptırdığı binanın çatı katındaki daireyi hobisi için düzenleyen Süer (56), değeri 3 bin lirayı bulan kanaryaların bakımını özenle yapıyor. Süer, kuşları çeşitli sebzeleri bir araya getirerek oluşturduğu yemle besliyor.

Süer, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 7 yaşında başladığı kuş beslemeye 50 yıldır aralıksız devam ettiğini söyledi. Emekli olduktan sonra zamanının çoğunu kuşlarına ayırdığını ifade eden Süer, "Her gün adeta kuşlarımla meditasyon yapıyorum. Her sabah dünyaya yeniden gelmiş gibi oluyorum. Kuşlarımla geçirdiğim zaman bana büyük mutluluk veriyor. Herkese de kuş beslemelerini tavsiye ediyorum." dedi.

Yaptırdığı binanın çatı katını kuşları için ayırdığını belirten Süer, güneye baktığı için gün ışığını fazla alan dairede kafesler içinde çoğunluğu kanarya, 400'e yakın kuş beslediğini ve ürettiğini anlattı.

Kanaryaları hobisinin yanı sıra milli bir amaç için de beslediğine dikkati çeken Süer, şunları söyledi:

"2000'li yıllardan beri federasyonumuzla dünya kanarya şampiyonalarına katılıyorum. Şimdiye kadar kanaryalarımla 7 dünya şampiyonluğu, 8 dünya ikinciliği ve 8 de dünya üçüncülüğü elde ettim. Türkiye olarak dünya şampiyonalarında şimdiye kadar aldığımız 100'e yakın madalyanın 23'ünü ben kazandım. Kuşları üretmekteki en büyük amacım, yurt dışında dünya dereceleri aldıktan sonra milli marşımızı söylemek ve bayrağımızı dalgalandırmak. Kuş sevdamın yüksek gurur ile heyecan veren noktası bu. Federasyonumuz çok iyi bir yolda. Arkadan gelen nesle çok güveniyoruz. Ülkemizde kuş merakı ve heyecanı artıyor. İlk yıllar dünya şampiyonlarına 5-10 kuşla katılıyorduk, şimdi ise 600-700 kuşla katılıyoruz."

Şampiyonalara Türkiye'den katılan kuş sayısının birkaç yıl içinde bini geçeceğini kaydeden Süer, madalya sayısının da aynı oranda artış göstermesini beklediklerini ifade etti.

- "Şampiyonaya katılmamız engellendi"

Türkiye'nin 2006-2009 yılları arasında kuş gribi salgını nedeniyle şampiyonaya katılamadığını anlatan Süer, 2015'te Hollanda'da, bu yıl da İspanya'da gerçekleştirilen şampiyonalara Türkiye'den kanaryaların katılımına izin verilmediğini dile getirdi.

Kendilerine, "Türkiye'den ülkeye hayvan girişinin yasak olduğuna dair" bir belge gösterildiğini bildiren Süer, İspanya Kanarya Federasyonu'nun kendilerini davet etmiş olmasına rağmen şampiyonaya alınmamalarını politik bir karar olarak değerlendirdiklerini ifade etti.

"Türk kanaryalarının" şampiyonalardaki madalyalara ambargo koyacak nitelikte olduğuna işaret eden Süer, "Bu yıl Türkiye'yi kabul etmedikleri İspanya'daki yarışmayı izledim. Şampiyonaya giremediğimiz için en az 40 madalyamızın orada kaldığını düşünüyorum." diye konuştu.

- Kanaryalar bilezikli

Üretim yaparken genelde kuş ırkları karıştırmadıklarını söyleyen Süer, ancak "Meksika küfesi" ve "çakrak" denilen iki kuş türünü çiftleştirerek farklı bir tür elde ettiğini aktardı. Süer, "Bu çok zor ve özel bir çalışma oldu. Bunun özelliği, birinin Amerika kıtası, diğerinin ise Asya kıtasında yaşayan doğa kuşu olmaları." dedi.

Kanaryaların marttan itibaren yumurtadan çıkmaya başladıklarını ifade eden Süer, şunları ifade etti:

"Kuş yavruları yumurtadan çıktıktan sonra 7 günlükken ayağına bilezik takıyoruz. Bu bileziklerin üzerinde kuşun ırkı, hangi ülke, şehir ve kim tarafından üretildiğini gösteren numaralar var. Derneğimiz tarafından hazırlanan bu bilezikler her yıl üreticilere verilir. Bu bilezik, kuşların hayatı boyunca üzerinde kalır. Türkiye ve dünya şampiyonalarında bu bilezikli kuşlarımızla yarışırız. Ayrıca bütün kuşlarımın bilezik numaralarını defterime kaydediyorum. Hatta anne ve babalarının bilezik numaraları bile defterimde yazılı. Bu sayede bütün yavruların soyunun nereden geldiğini takip ediyorum. Daha iyi yavrular elde edebilmek için bu deftere bakarak kuşları çiftleştiriyorum."

AA

Kültür Sanat Haberleri

Karaman 4 milyon liralık proje ile dünyaya açılıyor
'Küçük Prens' evrenine geri sayım başladı
Fatih Sultan Mehmed'in Yedikule Hisarı'ndaki Mirası Fatih Mescidi Yeniden Hayat Buluyor
Dua Çınarı'nın dalları üniversitede sergileniyor
‘Hain’ filmi afişi yayınlandı