Beyşehir gölü, Eşrefoğlu cami, Taş köprü, silah fabrikaları ve tarım ürünleri gibi değerlerinin avantajlarıyla gelecekte modern şehirler arasında olmayı hedefliyor.
Beyşehir Belediye Başkanı Murat Özaltun, AK Parti İlçe Başkanı Mustafa Şenol, ve Belediye Başkan Yardımcısı Halim Gümüşer; ilçe hakkında açıklamalar yaparak Beyşehir’i geleceğe taşımak için tüm güçleriyle çalışmaları artırdıklarını söylediler. Başkan Özaltun ilçedeki çalışmaları anlatırken, “Belediye başkanının meçlisin diğer üyeleriyle tartışma gibi lüksü yoktur. Biz projelerimizi sunarız, mecliste tartışılır ve yapılacak olan karar alınır uygulamaya geçilir. Bir proje ilçemize faydalıysa bunun için en doğru kararlar alınarak uygulamaya konulur. Bu projeler içinde ilçenin kaldıramayacağı kadar büyük bir proje olursa, Konya milletvekilleri aracılığıyla başkana veya ilgili kuruma iletilir” şeklinde konuştu.
“EŞREFOĞLU CAMİ VE TAŞ KÖPRÜ ŞEHRİN YAPI TAŞI”
Turizmin şehre çanlılık kattığını belirten Beyşehir Belediye Başkanı Murat Özaltun, yaptığı açıklamada, Beyşehir'in tarihi ve doğal zenginlikleri ile Türkiye'nin en güzel ilçelerinden bir tanesi olduğunu vurgulayarak, ilçe merkezinin en eski yerleşimlerinden birisi olan İçerişehir Mahallesi'nin ise zengin tarihi dokusu ile ön plana çıktığını söyledi. Tarihi Eşrefoğlu Camisi'ni bünyesinde barındıran yerleşkede ve caminin etrafında 16 tescilli yapı bulunduğunu hatırlatan Özaltun, Konya Büyükşehir Belediyesi tarafından bu yapıların sahipleri ile birebir olarak görüşülerek bölgenin tarihi dokusuna uygun olarak neşter vurulması yönünde çalışmaların başlatıldığını belirti. Özaltun, çalışmalarla ilgili şu bilgileri verdi: "Şu ana kadar 16 tescilli binanın 4'ü için sahipleri ya da varisleri ile anlaşma yapılmış durumda. Kalan 12 yapının sahipleri ile ise görüşmeler devam ediyor. Buradaki çalışma bittikten sonra bölgede sokak sağlıklaştırması gündeme gelecek. Sokak sağlıklaştırması da bittikten sonra İçerişehir Mahallemiz artık inşallah eski kimliğine tam olarak kavuşmuş bir mahalle haline gelecek. Yerli ve yabancı turistler geldiği zaman sadece Eşrefoğlu Camisini geziyorlar ve gidiyorlar. Bunun Beyşehir'e çok fazla bir katkısı olmuyordu. Bu noktada destek ve katkılarıyla bu bölgemize artı bir değer kazandıracak olan Büyükşehir Belediyesi Başkanımız Tahir Akyürek Bey başta olmak üzere, emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum" şeklinde konuştu.
“TAŞKÖPRÜ’NÜN ÖNÜ AÇILMALI”
Şehrin en değerli eserlerinden olan Taşköprü’nün yanına Eşrefoğlu köprüsünün yapılmasıyla tarihi köprünün görüntüsünün gölgede kaldığını söyledi. Başkan Özaltun yaptığı açıklamada, yeni köprünün tarihi köprünün dillere destan manzarasını bütünüyle ortadan kaldırdığını savunarak, "Geçmişte yapılan yeni köprü olarak bilinen Eşrefoğlu Köprüsü, asırlık geçmişe dayanan tarihi, Beyşehir'in sembolü olan Taşköprü'nün güzelliğini gölgelemektedir. İlk fırsatta, tarihi köprünün önü açılmalı ve Beyşehir'in iki yakasını bir araya getirecek yeni projeler üretilmeli, alternatif yollar ve bağlantılar oluşturulmalıdır" dedi.
KÖPRÜNÜN AYAĞI TEHLİKEDE
Başkan, Tarihi olmayan Eşrefoğlu köprüsünün iki ayağının tehlikede olduğunu bildirdi. daha önceleri ilçe Karayollarının defalarca uyarmasına rağmen, önlem alınmayan köprü ayağının gün geçtikte aşınmaya devam ettiğini söyledi. Başkan Özaltun, “ Köprünün Saat kulesi tarafı girişinde bulunan iki ayağı sudan aşınmış durumda. Kullanılan beton kalitesinin düşük olması ayağı her geçen gün biraz daha aşındırmakta. Bu durumu karayollarına bildirdik fakat gerekli önlemler alınmadı. Tehlike kapıya dayanmadan bu ayakların çaresine bakılmalı ve vatandaşın güvenliği sağlanmalı” şeklinde uyarılarda bulundu.
HIZLI TREN BEYŞEHİR’E DEĞER KATACAK
Hayata geçirilmesi beklenen Konya-Antalya Tren Projesi kapsamında güzergâhın Beyşehir’den geçmesi öngörülüyor. Hızlı tren projesinin Beyşehir’den geçmesi durumunu anlatan Özaltun, demiryolu projesinin yöre insanı için tarihi bir rüya olduğunu, projenin 90 yıl önce de gündeme geldiğini belirterek, “Konya-Antalya arasındaki demiryolu projesi 1928 yılında, yani bundan tam 90 yıl önce gündeme getirilmiştir. 1928 yılında Bayındırlık Bakanlığı’na verilen teklifte, söz konusu demiryolu hattının Beyşehir’den geçmesi öngörülmektedir” dedi. Hızlı tren Beyşehir’den geçmesinin büyük kazanç olacağının altının çizen Özaltun, “Hızlı tren yapımının buradan geçmesi durumunda Antalya’ya sağlanacak turizmin bir parçasından da Beyşehir yararlanmış olacak. Diğer taraftan taşımacılık yapılacak hızlı trenden Beyşehir’in sanayi ve tarım ürünleri diğer illere kolayca ulaşma imkânı bulacak. Tarım ve turizm şehri olan Beyşehir’in sanayisini de değerlendirecek” dedi Başkan Özaltun, gelen ziyaretçilere Beyşehir’in tarihi yapılarından olan Taş köprü’nün minyatürünü yaptırarak güzel bir hatırayı da yanlarında götürebilme imkânlarının olacağı müjdesini verdi. Belediye olarak birçok projeyi hataya geçiren Başkan Özaltun, şehrin merkezindeki yeni yaptırılan Saat kulesinin bir çok ilçeye örnek olduğunun altını çizdi.
“DÜNYADAKİ TÜFEKLERİN YÜZDE 83’Ü BEYŞEHİR'DE ÜRETİLİYOR”
Sanayi olarak Beyşehir güçlü yapıda olduğunu dile getiren Özaltun, “Dünyada üretilen av tüfeklerinin yüzde 83’ü Beyşehir’de yapılıyor” dedi. Sözlerine devam eden Başkan Özaltun, “Üzümlü, Huğlu, Delta gibi Türkiye’nin en iyi tüfek fabrikalarının kalitesinden tüm dünya faydalanıyor. Başka markaların silahlarının fason üretimini Beyşehir’deki tüfek fabrikasında yapılıyor. Silah sanayi olarak dünyada önde gelen fabrikalarımız var. Silah sanayinin yanında mermer sektörü de gelişmiş durumda” ifadelerine değindi.
“ŞİVLİLİK KÜLTÜRÜMÜZ OLACAK”
Konya’ya ait olan kültürler içinde bulunan Şivlilik âdetinin ilçeler içinde Beyşehir’e getireceğini söyleyen Başkan Özaltun, ‘şivlilik kültürümüz olacak” dedi.
“Beyşehir’de Konya kültürü şivlilik âdeti yok. Sadece Konya merkeze ait olan şivlilik âdetini, biz Beyşehir’e getirmeye çalışacağız. Konya yöresinde hala sürdürülen Regaip Kandili günü sabahı, sabah namazından sonra mahallelerde işe koyulacağız. Bunun için belediye olarak sokaklarda, çocuklara gofret, şeker çikolata dağıtacağız. Adet, kültür ne ise aynısın uygulayarak fener alayından başlayacağız. Buradaki amacımız, dini motiflerle geleneği yaşatmak ve mahalle kültürünü insanlara aşılamak olacak” dedi. Beyşehir logosunun hikayesi anlatan Başkan, “Selçuklu’nun çift başlı kartalından farlı yanı bulunmaktadır. Buradaki çift başlı kartalın Beyşehir Gölü’nün balıklarından beslenmiş şeklinin motifi yapılmıştır” şeklinde konuştu.
BEYŞEHİR TARHANASI OSMANLI ORDUSUNA YARDIM ETTİ
İlçe yöresine ait olan Süzme yoğurt, bulgur ve yağ ile suyu karıştırarak yapılan Beyşehir Tarhanası’nı anlatan Özaltun, “Bu gelenek 446 yıldır devam ediyor” dedi. Sözlerine devam eden Özaltun, “Buradaki adetlerden biride Tarhana yapımı için devam eden kültürdür. Kadınların işbirliği içerisinde toplanarak tarhana yapılması yüzyıllardır bu topraklarda devam ediyor. 1570 yılında Yavuz Sultan Selim Han Mısır’a sefer düzenleyecek özel ulağını Beyşehir’e Karlıoğlu Sinan Bey’e gönderir. Karlıoğlu Sinan Bey; Beyşehir sancak beyi Yavuz Sultan Selim Han’ın en güvendiği cesur ve kahraman bir askerdir. İstanbul’da padişah uzun süre dayanacak yiyecek için araştırma yapılmasını ister. Beyşehir’de ise Karlıoğlu Sinan Bey İçerişehir mahallesine kazanlar kurdurur. Doyurucu ve besin değeri yüksek yoğurt, ayran yapılır ve yağ, bulgurla kazanlarda kaynatılır. Tarhana yapılır. O günlerden bu güne kadar Beyşehir Tarhanası yapımı devam etmektedir. Servet R. Çolak-Memleket