Yürekleri yakan; Ölümün acı yüzü

Fahri Kubilay

Ulusal basından duymuşsunuzdur. Seydişehir eski kaymakamı Kemal İnan kardeşimin oğlu Denizli’de bıçaklanarak katledildi.  LGS’de fen lisesine gidecek yağız bir delikanlıydı o. Alçakça kahpece bir şekilde katledildi hem de. Tuzağa düşürdüler. Hâlbuki o medeni bir şekilde konuşmaya gitmişti. Ancak katiller hazırlıklıydı. Kafalarına koymuşlardı bir kere… Onu öldüreceklerdi. Kahpece arkasından yaklaşıp bıçakladılar. Ağır yaraladılar. Ancak aort damarına isabet eden bıçak bir de çevrilince damarı parçalamış ve sonuçta o acı akıbet gerçekleşmişti.

Okulu için eğitimi için Denizli’de babasından ayrı yaşıyordu. Onun özlemiyle yaşıyordu. Artık o babasına bu dünyada ulaşamayacak. O kanatlandı uçup gitti öbür dünyaya.

Ben de bir nebze acılarını paylaşmak için birkaç arkadaşımla birlikte toprağa verileceği Samsun’a gittim. Gördüklerim gerçekten dayanılacak gibi değildi. Babanın feryatlarına can dayanır gibi değildi. Anne, Dr. Sedef Hanım ondan daha metanetliydi. Aileyi ayakta tutma gayreti içindeydi. Neresinde bakarsanız bakın dayanılması, ayakta durulması çok zor bir olay yaşandı.

Bu olayın ve benzerlerinin izahı mümkün değil. Zaman zaman idam konusu dile getirilince insanlık damarları harekete geçiveriyor bazılarının. İnsanlık damarları şişiyor. Halbuki o damarlar, maktulün değil de katilin haklarını seslendirenlerin damarlardır… Onları damarları şişiyor başkalarının damarları kahpece parçalanıyor. Neymiş “yanlış kararlar veririlirseymiş, geriye dönüşü olmazmış.”  Suçüstünün yanlış kararı mı olur ey damarı şişen hukuk garabetini savunanlar?

Madem idamdan yana değilsiniz önleyin nasıl önleyecekseniz bu tür olayları. İdamlar bu olayların kökünü kazıyacak değil biliyorum ancak, o babanın, o ananın yüreğini ıslatacak hangi tedbirleri öneriyorsunuz? Hangi tedbirlerle katillerin cezalandırılmasını sağlayacaksınız?

Zararlı bitkileri faydalı bitkiler içinden ayıklamak için ilaçla yok ediyorsunuz. Hastalıklı hayvanları sağlıklı olanların içinden ayırıp öldürüyorsunuz da zararlı mahlûkatları, katilleri, ırz düşmanlarını, çocuk istismarcılarını, sağlıklı insanların içinden ayırıp neden yok etmiyorsunuz? Unutmayınız bir kasa sağlıklı elmanın içindeki bir tek çürük elma tüm kasayı yok eder. Siz sağlıklı olmayanı ayırır çöpe atarsanız bir kasa elmayı kurtarmış olursunuz. Toplum içindeki çürüklerin derhal hukuk yoluyla yok edilmesi gerekir. Ömür boyu zindana kapattığınız insana bu cezayı hangi saikle verebiliyorsanız eğer, idam cezasını da verebilmeniz gerekir.

Islah edemiyorsunuz kabul ediniz. İyileştiremiyorsunuz anlayınız. O halde zararlı olan mahlukatları sağlıklı toplum içinden ayıklanıp yok edilmesi lazımdır. Eğitim işini becermiyorsunuz bari ceza tedbirlerine yöneliniz ve toplumu bu illetten bir an önce kurtarınız.

Yoksa yarın kendi çocuklarınızı katletmeye başladıklarında alacağınız tedbirlerin hiçbir anlamı olmayacaktır.

Bu da bir tür terördür. Terör ve ahlaksızların, ırz düşmanlarının toplum içinden mutlaka ayıklanması gerekir.

Adaletse adaletin daniskası budur. “Batı ne der, dış dünya ne söyler?” diye bekler isen eğer, sana; sokak ortasında ABD polisinin infaz edip toplumu temizleme çalışmalarını örnek olarak gösterebilirim. Batı sende olmasını istemediği her türlü tedbiri kendisi alıyor ve toplumunu korumak için öldürmek de dâhil uyguluyor.

Allah, önce bu tedbirleri alma yetkisi olan sizleri, sonra da o katilleri ıslah etsin inşallah.

Hiçbir anne babaya da böylesi acı olayları yaşatmasın.

 

 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Çok uzun metinler, küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.