"Sigara fakirleşmemize yol açıyor"
Türk Toraks Derneği Tütün Kontrolü Çalışma Grubu Danışma Kurulu Üyesi Prof. Dr. Kılınç:- "Sigara ve diğer tütün mamullerinin kullanımı ülkemize yılda 50 milyar dolarlık ekonomik yük getiriyor ve bu, fakirleşmemize yol açıyor. Ayrıca tütün kullanan insanla
İSTANBUL (AA) - HATİCE ŞENSES - Türk Toraks Derneği Tütün Kontrolü Çalışma Grubu Danışma Kurulu Üyesi Prof. Dr. Oğuz Kılınç, sigaranın ve diğer tütün mamullerinin kullanımının Türkiye'ye yılda 50 milyar dolarlık ekonomik yük getirdiğini belirterek, "Bu fakirleşmemize yol açıyor. Ayrıca tütün kullanan insanların çocukları hastalıklara açık şekilde dünyaya geliyor." dedi.
Kılınç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Dünya Sağlık Örgütünün verilerine göre, tütünün, hem insan sağlığına verdiği zararlar hem de diğer ekonomik kayıplar nedeniyle kişisel ve toplumsal gelişmenin önündeki engel ve gelişmeyi tehdit eden bir madde olduğunu söyledi.
Tütün kullanımına bağlı hastalıklar nedeniyle her yıl dünya genelinde yaklaşık 6 milyon, Türkiye'de ise 110 bin kişinin hayatını kaybettiğini hatırlatan Kılınç, Türkiye'deki tüm ölümlerin yüzde 27'sinin, tütüne bağlı hastalıklar sebebiyle gerçekleştiğini ve bu şekilde devam etmesi halinde 2030'a gelindiğinde dünya genelinde tütün kullanımı nedeniyle ölenlerin sayısının yılda 8 milyonu aşmasının beklendiğini aktardı.
Prof. Dr. Kılınç, tütüne karşı yürütülen kampanyaların hala sigaraya başlama oranını azaltamadığını dile getirerek, şöyle devam etti:
"Sağlık Bakanlığı tütün karşıtı kampanyalarla sigarayı bırakma konusunda önemli başarılar elde etse de gençler arasındaki sigaraya başlama oranları hala azalmadı. Burada asıl sorun sigaraya başlamanın engellenememesi. Bunun da birinci nedeni sigaranın cazibesini, en basitinden ambalaj çekiciliğini hala ortadan kaldıramamış olmamız. Sigara paketlerinin çekiciliğinin azaltılması yönünde daha kapsamlı çalışmalar yürütülmesi gerekiyor. Şu anda sigara paketlerinin üzerinde, sigaranın sağlığa verdiği zararlarla ilgili resimler var ancak bu yeterli değil. Sigaralar halen şekerlemeler, çikolatalar ve çocukların ilgisini çeken bu tip ürünlerle benzer paketleme özelliklerine sahip. Sigarayı bir kez denemek bile çok riskli bir şey çünkü deneyen her dört çocuktan üçü, eroin ve kokainle eşdeğer bağımlılık gücüne sahip olan nikotin ve katkı maddeleri nedeniyle bağımlı oluyor. Halbuki çocuklar sigara paketlerini ölümle ve sakatlıkla eşdeğer görseler, örneğin bir tarım ilacı üzerindeki kuru kafa imgesi gibi güçlü bir mesaj verilebilse, sigarayı deneme ihtiyacı duymaz."
- "Sigaranın daha pahalı ve zor erişilebilir olması gerekiyor"
Prof. Dr. Oğuz Kılınç, sigaraya başlamanın engellenememesinin ikinci önemli nedeninin ise içine kolayca bağımlılık yapıcı maddelerin eklenebilmesi olduğunu ifade ederek, "Bu katkı maddeleri bağımlılık riskini artıran çok önemli bir faktör ve bunların kullanımının kesinlikle yasaklanması gerekiyor. Başta Brezilya olmak üzere bunu yapan ülkeler var. Artık Brezilya'da mentol dahil olmak üzere hiçbir katkı maddesinin sigaraya dahil edilmesine müsaade edilmiyor." dedi.
Sigaranın daha pahalı ve zor erişilebilir olması gerektiğini, ürün çeşitliliğinin azaltılmasının bu anlamda önemli olacağını vurgulayan Kılınç, şunları anlattı:
"Sigaranın her yerde satılabilen bir ürün olmaması, her yere tütün ürünleri satış ruhsatı verilmemesi gerekiyor. Sigara sadece belirli yerlerde, örneğin her şehirde bir, iki yerde satılabilmeli. Bundan başka bir yöntem daha var; o da ürün çeşitliliğini azaltmak. Sigara çeşitliliği arttıkça tüketim de artıyor ve bununla ilgili yapılmış çalışmalar var. Ürün çeşitliliği yüzde 10 arttığında tüketimin yüzde 4 arttığı kanıtlanmış. Bu yönde de bir önlem alınması gerekiyor. Son olarak, sigaranın fiyatının artırılması da önemli bir önlem. Tütün endüstrisi, sigara fiyatlarının yükselmesi kaçakçılığı artırır gibi bir argüman ortaya koyuyor. Halbuki kaçakçılıkla sigara fiyatının yüksekliği arasında ilişki olmadığı bilimsel olarak gösterilmiş. Öyle bir şey olsaydı bugün en pahalı sigaranın satıldığı İngiltere'de en fazla kaçakçılığın olması gerekirdi. Halbuki sigaranın en ucuz olduğu ülkelerde daha fazla kaçakçılık söz konusu. Tüm bu önlemler alındığında gençlerin sigaraya başlaması daha da azalacaktır ancak sigara endüstrisi bu önlemlere şiddetle karşı çıkıyor."
Kılınç, Türkiye'de sigara alımı için yılda yaklaşık 20 milyar dolar harcandığını, sigarayla ilişkili hastalıkların tanı ve tedavisi için harcanan paranın ise yaklaşık 30 milyar dolar olduğunu belirterek, "Sigara, kadınların ömründen 23, erkeklerin ömründen ise 28 yıl çalıyor. Bu nedenle önemli olan sigaraya hiç başlamamaktır. Ayrıca sigara ve diğer tütün mamullerinin kullanımı ülkemize, yılda 50 milyar dolarlık ekonomik yük getiriyor ve bu fakirleşmemize yol açıyor. Ayrıca tütün kullanan insanların doğurdukları çocuklar hastalıklara açık halde doğuyor." şeklinde konuştu.
Sigara bağımlısı kişilerin de bu durumdan kurtulmalarının mümkün olacağını aktaran Kılınç, "Burada tedavisi mümkün olan bir hastalıktan söz ediyoruz. Sigara kullanımında kişinin iradesinden bağımsız çalışan mekanizmalar söz konusudur. Sigara içen her 10 kişinin 9'u, sigara içme isteğini kendi iradesiyle kontrol edemiyor. Sigarayı bırakmak isteyenlerin yapabilecekleri en iyi şey, ALO 177'den kendilerine en yakın sigara bırakma polikliniğinin adresini öğrenip oraya başvurmaktır." ifadelerini kullandı.
AA
Kaynak: