Hasan Ukdem
Şiirlerle Bahar
Mayıstı...
Yapraklar taze
Yürekler kıpır kıpırdı
Yeni mevsim
Bağrında yeni güller
Yeni çiçekler
Yeni umutlar barındırıyordu
Rengarenk ediyordu
En karamsar gönülleri bile
Körpe dalların üzerinde
Her güne ayrı yaratılmış
Kelebekler uçuyordu
Ve senin ellerinin değdiği yerlerde
Erguvanlar açıyordu
Bahar tabiatı canlandırdığı gibi, insanın içindeki duygu iklimini de uyandırıyor, kuşların çoğalması gibi sevgiyi, umudu, yaşama sevincini de çoğaltıyor. Mart ayının ilk haftasını geride bırakırken cemrelerin düşme serüveni devam ediyor ve baharın kokusunu içimizde hissetmeye başlıyoruz. Sabırsız çiçekler açtı, aceleci dallar patladı ve göçmen kuşlar göğümüzde görünüyor artık.
Dünya her ne kadar sevimsiz bir çağı yaşasa da insanlar kalbini değil teninin arzularının peşinde koşsa da baharın getirdiği coşku yüreklerimizi sarıyor yine de... Ölümden sonraki dirilişimizi en çarpıcı şekilde gözler önüne seren bu mevsim, aynı zamanda Allah’ın en güzel ve en açık ayetlerinden bir cüz olduğunu, okumanın bu çeşidini bilenlere çok şeyler anlatıyor. Bahar yeniden doğumların sahnesi adeta. Yeşeren dallar, canlanan ağaçlar ve cıvıl cıvıl kuşlarla, nasırlanmış gönüllere yepyeni umutlar aşılıyor. Şairlerin dili çözülüyor, aşkın ırmakları coşup çağlayarak ummana akışıyor, rüzgârın ahengi kelebek kanatlarında yankılanıyor. Sevgi ve aşk en çok bu mevsime yakışıyor.
Ve şiirler anlatacak en güzel baharı:
O günü görmek için sade bekleyeceğiz,
Göreceğiz bir sabah yeşil tomurcukları.
Hazırlanıyor gibi, gökyüzü, ufuk, deniz,
Bir sabah dökülecek baharların baharı.
Bu bahar yalnız mesut günler taşımaktadır,
Baş başa kalacağız kenarında bir suyun,
Göz alabildiğine yeşil uzanan çayır,
Bir saadet içinde sessiz otlayan koyun.
Bu bahar güleceğiz en içten bir sevinçle,
Bir melek ordan bize uzatacak elini.
Beni bırakma kalbim, kalbim sen bana söyle.
Ümitlerin en güzelini!..
Ziya Osman SABA
Yüzümü bulutlara kaldırıp
Dua eder gibi mırıldanıyorum
Kuşlarla, otlarla yıkanıyorum
Rüzgarla, ilkbaharla
Güneş gözkapaklarımı ısıtıyor
Ah! Güvenilmez ilkbahar güneşi
Rüyada mıyım, gerçek mi bu
Hem var gibiyim hem yok gibi
Bir güney kentinde, bir kıyı kahvesinde
Başakların sonsuz salınışı
Burada, kendimle baş başa
Ömrümü böylece tamamlayabilirim
Bir kuşu dilinden hiç öpmedim
Belki bir gün öpebilirim
Belki bir gün rüzgâr olurum ben de
Eserim başakların üzerinden
Kalbim bir yaz gününe karışsın isterim
Bir kuş cıvıltısında doğmak için yeniden
Ataol BEHRAMOĞLU
Haberin var mı taş duvar?
Demir kapı, kör pencere,
Yastığım, ranzam, zincirim,
Uğruna ölümlere gidip geldiğim,
Zulamdaki mahzun resim,
Haberin var mI?
Görüşmecim, yeşil soğan göndermiş,
Karanfil kokuyor cıgaram
Dağlarına bahar gelmiş memleketimin…
Ahmet ARİF
Küçücük pencerem bahçeye bakar
Bademler, erikler geceye bakar
Bir ışık dökülür yapraklardan şıkır şıkır
Filizler susmuş, tohumlar uyumuş;
Bir an durmuş, genişlemiş büyümüş
Bir eski şarkı, bir eski bahar, bir bildik deniz
Vakit nisan ortasında bir akşam…
Bu şiirde sevda sevda üstüne
Senelerdir veda veda üstüne
Yareli yüreğimde dağ dağ üstüne
Vakit nisan ortasında bir akşam.
Mehtap ettiğinden bihaber
Kuşlarla, çiçeklerle, balıklarla beraber
İki tel kumral saç olsa avucumda şimdi
Ağlayıp ağlayıp avunsam…
Turgut UYAR
Sanma ki derdim güneşten ötürü;
Ne çıkar bahar geldiyse?
Bademler çiçek açtıysa?
Ucunda ölüm yok ya.
Hoş, olsa da korkacak mıyım zaten
Güneşle gelecek ölümden?
Ben ki her nisan bir yaş daha genç,
Her bahar biraz daha âşığım;
Korkar mıyım?
Ah, dostum, derdim başka.
Orhan Veli KANIK
Yılda bir kere çıldırır ağaçlar sevincinden
Rabbim ne güzel çıldırır.
Yılda bir kere uzatır avuçlarını yaprak;
Sevincinden titreyerek.
Yılda bir kere kendini verir toprak
Yılda bir kere yarılır bahçeler hazdan
Rabbim ne güzel yarılır.
Biz de bir kere sevinebilseydik.
Çiçek açmış ağaçlar gibi çıldırasıya.
Kimbilir belki bir gün sulh olunca
Biz de deliler gibi seviniriz,
Ağaçları ve baharı taklit ederiz
Renkli bez parçalarıyla donatırız şehri
Renkli ampuller asarız pencerelerden
Kimbilir belki bir gün sulh olunca
Biz de çatır çatır çatlarız binbir yerimizden
Ağaçlar gibi.
Bedri Rahmi EYÜBOĞLU
Sevgiyle kalın.