"Şirin anne" evin tüm yükünü sırtlıyor
Elazığ'da yaşayan 2 çocuk annesi Leyla Şirin, engelli eşinden dolayı aldığı aylığıyla hem ailesinin geçimini sağlıyor hem de hibe olarak aldığı hayvanlarının yem masrafını karşılayarak yuvasını ayakta tutmaya çalışıyor- Şirin: - "Allah'a şükür kimseye muh
ELAZIĞ (AA) - İSMAİL ŞEN - Elazığ merkeze bağlı Yürekli köyünde yaşayan 2 çocuk annesi Leyla Şirin, engelli eşinden dolayı devletin kendisine verdiği bakıcı aylığıyla hem ailesine hem de hayvanlarına sahip çıkarak verdiği yaşam mücadelesi ile dikkati çekiyor.
Şirin, spastik paraparezi adı verilen hastalığı nedeniyle koltuk değnekleri ile gezebilen, uzun süre ayakta duramayan eşine ve 3 yaşındaki kızı ile 7 yaşındaki oğluna bakabilmek için evin tüm yükünü tek başına sırtlıyor.
Geliri olmadığı için aldığı bakıcı aylığı ile ailesinin geçimini kıt kanaat sağlayan Şirin, genç çiftçi desteği kapsamında devletin kendisine verdiği düvelerin de masraflarını karşılıyor.
Yuvasını ayakta tutabilmek için yaşadığı tüm zorluklara göğüs geren Şirin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 2010 yılında görücü usulü tanıştığı eşi ile engelli olmasını göze alarak evlendiğini belirtti.
Diyarbakırlı olduğunu ve eşinin kendisini istemek için bir arkadaşıyla babaevine geldiğini ifade eden Şirin, şunları dile getirdi:
''Annem, babam eşimin kişiliğini çok beğendiler, evlendik, Elazığ'a yerleştik. Kaynanamın yanında 3 yıl kaldık. Orada olmadı. Ailesinin de durumu iyi değildi, başımızın çaresine bakalım dedik ve iki çocukla oradan ayrıldık. Amcasının eski bir evi vardı, Yürekli köyüne yerleştik. Ev hasarlı olduğu halde içinde yaşamaya çalışıyoruz.''
- Dereden topladığı atık metalleri ve plastik malzemeleri sattı
Şirin, 2015 yılında yaptıkları ikametgah değişikliğini zamanında Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirmedikleri için bakıcı aylığını 6 ay boyunca alamadığını ve bu yüzden maddi olarak sıkıntıya düştüklerini dile getirdi.
O süreçte ailesinin geçimini sağlamak için köyün deresinde toplanan demir, plastik, naylon gibi atık malzemeleri hurdacıya satarak geçimlerini sağlamaya çalıştığını anlatan Şirin, şöyle devam etti:
''Kızım da o zaman küçüktü, beş aylıktı. Kucağımda dereye gidiyordum, köylünün attığı teneke, demir, naylon gibi malzemeleri toplayıp, getirip evin önünde hurdacıya satıyordum. El işi yaparak, o geri dönüştürülebilecek malzemeleri satarak çocuklarıma eşime bakıyordum. Allah'a şükür kimseye muhtaç olmadık. Nefesim yettiği, elim kolum tuttuğu sürece hiç kimseye muhtaç etmem ailemi. Allah razı olsun devletimizden, bakıcı aylığım tekrar bağlandı, her ay gidip alıp aileme bakıyorum. Kıt kanaat geçinmeye çalışıyoruz.''
Şirin, çocuklarının geleceğini düşünerek onlara daha iyi imkanlar sağlamak adına alternatif bir iş yapmaya karar verdiğini dile getirdi.
Besicilik yapabileceğini düşünerek genç çiftçilerin desteklenmesi programı kapsamında İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğüne başvuruda bulunduğunu ve düve aldığını aktaran Şirin, ''Allah yine devletimizden razı olsun, 6 tane düve verdiler. İnşallah ileride sütünden buzağısından yararlanırım, inşallah bana faydalı olurlar. Bu şekilde ilerlemek istiyorum, İnşallah umduğumu bulurum. Çocuklarıma da bakarım.'' dedi.
Bir erkeğin yapması gereken tüm işleri tek başına göğüslediğini aktaran Şirin, en büyük hayalinin kendisine ait küçük bir ev, hayvancılık yapabileceği bir besi olduğunu belirtti.
- ''Eşime minnettarım''
Bilal Şirin de 5 yaşında geçirdiği havale sonucu yakalandığı hastalık nedeniyle uzun yıllar değnek yardımıyla gezdiğini dile getirdi. 14 ameliyat geçirdiğini ve varını yoğunu hastalıktan kurtulmak için harcadığını dile getiren Şirin, durumunun daha da kötüye gittiğini belirtti.
''Eşim engelli olduğumun halde benimle evlendi. Evin bütün işini, gücünü eşim tek başına yapıyor. Çocuklara, bana ve hayvanlarımıza eşim bakıyor, böyle geçinip gidiyoruz.'' ifadesini kullanan Şirin, hastalığından dolayı çalışıp ailesine bakamamanın ve eşine yük olmanın üzüntüsünü yaşadığını aktardı.
Şirin, ''Bana ve çocuklarıma sahip çıktığı için eşime minnettarım. Eşimin Anneler Günü'nü kutluyorum.'' ifadelerini kullandı.
AA
Kaynak: