Balçiçek Pamir’le Söz Sende’nin bugünkü konuğu Bahçeşehir Üniversitesi öğretim üyesi ve Star gazetesi yazarı Prof. Eser Karakaş’tı. Karakaş programda çok çarpıcı açıklamalar yaptı.

Balçiçek Pamir, Prof Karakaş’a Genelkurmay’ın geçtiğimiz yıldan beri kullandığı “Güçlü Ordu Güçlü Türkiye” sloganının eleştiriler üzerine alınan bir kararla “Güçlü Türkiye Güçlü Ordu” olarak değiştirilmesini nasıl yorumladığını sordu ve çok ilginç bir cevap aldı:

“Çok çok uzun bir süre sonra yarınki köşe yazımda askere bir methiye yazdım. Sloganın eski halini çok kereler ve son derece sertçe eleştirmiştim. Ordu dediğiniz ne kadar önemli olsa da Türkiye’nin bir kurumudur. Ne olursa olsun onu Türkiye’nin önüne geçirmek çok yanlıştı. Asker bu yanlıştan dönme faziletini gösterdi. Bu cesaretli kararlarından ötürü askeri kutluyorum.”



Karakaş’ın Hatay’da terörist zannedilerek vurulan köylüler haberiyle ilgili yorumu da ilginçti:

“Bir hafta önce PKK’lıları çobandır diye vurmadılar şimdi köylüleri PKK’lı diye vuruyorlar.”

Karakaş programda, son zamanlarda artan terör saldırılarıyla ilgili olarak da şu saptamaları yaptı. “Şemdinli’de olanlar terör müdür bundan kuşkularım var, buna ancak saldırı denir. Terörün tanımı vardır, Halkalı’daki terördür mesela. Göğüs göğüse çarpışıyorsanız bu terör değildir. Püskürtüldü deniyor, terörist püskürtülmez. Çanakkale savaşına gönderme yapılması çok yanlıştı.”

“Başbakan Erdoğan keşke öyle bir poz vermeseydi ama gerçekçi. Servis edilmesi yanlıştı, bu bir savaş görüntüsüdür. Ama işte yine aynı yere geliyoruz. Ordunun en yüksek rütbeli komutanı siperde çömelmek durumundaysa ve yanında da başbakan varsa bu terörü aşan bir şeydir.”

“Orada ölen sekiz gencin hayatı bir değerdir. Ha, bunun dışında bir de devletin değerleri var, şununla görüşmem, bununla oturmam. Kabul ediyorum bunlar da devletin değerleridir ama bu ikisini yan yana koyduğunuz zaman… Eğer atacağınız bir adım bu sekiz çocuğun hayatını kurtaracaksa o adımı atmalısınız. Hiçbir devlet değeri o çocukların hayatından daha kıymetli değildir. Birisini muhatap almamak uğruna hayatlar gidiyorsa orada bir durup düşünmek lazım.”

“Açılım doğrudur. Eğer eleştireceksek yeterince açılmadık diye eleştirmeliyiz. Açılıma yanlış demek onun yerine OHAL önermek bence Mazhar Osman’lık bir meseledir. OHAL’in ismi dahi o bölgede yaşayan yüz binlerce insanın tüylerini diken diken ediyor. Bunu önermek bölgedeki çatışmayı tırmandırmak demektir.”