TBMM Genel Kurulu
HDP'nin, Suriyeli mülteciler için yeni barınma merkezi yeri belirlenmesiyle ilgili önerisi kabul edilmedi-Başbakan Yardımcısı Kaynak: -"Olaya Alevi-Sünni olarak değil, insani olarak bakıyoruz"
TBMM (AA) - TBMM Genel Kurulu'nda, HDP'nin, Suriyeli mülteciler için yeni barınma merkezi yeri belirlenmesiyle ilgili grup önerisi kabul edilmedi.
HDP, TBMM Danışma Kurulu'nun toplanamaması üzerine önerisini Genel Kurul'a taşıdı.
Öneri üzerinde konuşan HDP İzmir Milletvekili Müslüm Doğan, Alevi vatandaşların yoğun yaşadığı Kahramanmaraş Aşağı Sivricehöyük Köyü'nde konteyner kent inşasına başlandığını ifade ederek, halkın kamp istemediğine dair girişimlerin sonuçsuz kaldığını belirtti.
Kamp alanının, mera vasfından çıkarılmadan önce ihale yapıldığını ileri süren Doğan, "Maraş katliamının belleklerde yerini koruduğu yerde kamp yapılması, demografik yapıyı değiştirme amaçlıdır. Yapılacak kamp olası mezhep çatışmasına davetiye çıkarır. IŞİD çetelerinin kampta barınabileceği endişesi halkı tedirgin etmektedir. Niçin Alevi bölgelerine ve meralara bu kamp yapılıyor? Kamp inşaatının durdurulması, halkın karar alma mekanizmalarında olacağı yeni bir süreç başlatılması gerekmektedir." diye konuştu.
MHP Kahramanmaraş Milletvekili Fahrettin Oğuz Tor, öneri aleyhinde yaptığı konuşmada, yaşanan sorunların Suriye politikasının sonuçları olduğunu savunarak çadır kentin taşınması için belirlenen mülteci kampının yeriyle ilgili çeşitli iddialar olduğunu, kimse üzülmeden suhuletle konuya yaklaşılmasını istedi.
CHP Mersin Milletvekili Hüseyin Çamak, öneri lehinde yaptığı konuşmada, kamp yeri konusunda halkın görüşünün alınmadığını belirterek, sunulan gerekçeyi inandırıcı bulmadığını söyledi. Çamak, "Maraş'ta o kadar uygun yer varken, farklı inanç ve kültüre sahip insanların arasına yerleştirilmesi doğru değil. Maraş katliamı gibi acı bir deneyim yaşayan halk, yarınlarından endişe duyuyor. İktidarı sorumlu davranmaya çağırıyorum." dedi.
AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Mehmet İlker Çitil, öneri aleyhinde yaptığı konuşmada, kamp yeriyle ilgili asılsız iddialar ortaya konulduğunu, konunun daha önce de Meclis gündemine getirildiğini anlatarak, "Barınma merkezi yeri, coğrafik ve mevcut şartların uygun olmasından kaynaklanıyor. Yer, birinci sınıf tarım arazisi değil. Arazi için ÇED raporuna gerek olmadığı raporu verilmiştir. Kentteki Alevi vatandaşların asimile edileceği iddiası gerçek dışıdır. Tahrik etmeye yönelik iddialar tehlikelidir." diye konuştu.
- "Biz olaya insani bakıyoruz"
Başbakan Yardımcısı Veysi Kaynak, hükümet adına yaptığı konuşmada, olaya bütüncül bakılması gerektiğini aktararak, 2011 yılında halkın tepesine bomba yağdıran bir diktatörden kaçan Suriyelilerin yüzde 58'inin Türkiye'ye sığındığını ifade etti.
"Türkiye bu konuda tamamen insani yaklaşımda bulunmuş ve hem de uluslararası anlaşmalar gereği kapılarını açmıştır. Gelenlerin mezhebi, cinsi, dini, ırkı bizim için önemli değildir. Sadece insandır." diyen Kaynak, şu anda Türkiye'de 2 milyon 742 bin Suriyeli sığınmacı bulunduğuna dikkati çekti. Kaynak, geçici barınma merkezlerindeki toplam 266 bin sığınmacının 7 bin 742'sinin Iraklı olduğunu bildirdi.
Veysi Kaynak, Hatay, Gaziantep, Kilis, Şanlıurfa, Mardin, Kahramanmaraş, Osmaniye, Adıyaman ve Malatya'da kampların yer aldığına işaret ederek, şu değerlendirmeyi yaptı:
"Kahramanmaraş'taki yer seçimi çalışmaları sırasında 18 yer araştırıldı. Kahramanmaraş'ta mevcut çadır kent, küçük sanayi kooperatifinin mülkiyetinde olan 500 dönümlük bir alandaydı ve sanayi sitesi yapımı için de bugün Sanayi Bakanlığı ihalesi vardı. Olayın acilen çözülmesi gerekiyordu. Şu anda Azez bölgesinde 180 binden fazla Suriyeli insan yerlerinden yurtlarından olmuş, Kilis sınırında zeytinlik bölgede başlarına geleceği bekliyorlar. O bölgede Suriye içerisindeki kurulmuş kamp, Rus uçaklarıyla bombalandı.10 bin insan barınıyordu. Biz olaya insani bakıyoruz. 180 bin insanın Türkiye'ye gelmemesi için, onları orada tutmak için çalışıyoruz; Türkiye'ye geldiklerinde aç ve açıkta kalmamaları için de bir yandan hazırlığımızı yapıyoruz. Olaya Alevi-Sünni olarak değil, insani olarak bakıyoruz. Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti, 11 milyar dolardan fazla parayı bu iş için harcamıştır. Açık kapı politikamıza ve insani yardımlarımıza devam edeceğiz."
Yerinden söz alan HDP Grup Başkanvekili İdris Baluken, mülteci sorununu yaratan unsurlardan birinin de hükümet olduğunu savunarak, "Milyonlarca insanı mülteci statüsüne koymuşlar. Bu insanları AB'ye karşı koz olarak, Kürt ve Alevi bölgelerinde demografik değişimi esas alan asimilasyon politikasının parçası ve zaman zaman Suriye'ye geçişlerini izin verip fiili olarak savaşın tarafı olarak kullanıyorlar. Kimse gelip bize orada kampın yapılışı insani gerekçeyle anlatmasın." dedi.
Konuşmaların ardından HDP'nin grup önerisi kabul edilmedi.
AA
Kaynak: