"Topyekün Milli Mücadele verdik"

"Topyekün Milli Mücadele verdik"

Göreve gelir gelmez iki seçim birden ve 1 Kasım sonrası başarılarından dolayı Başbakan'ın elinden ödül alan AK Parti Konya Kadın Kolları Başkanı Ayşe Lütfiye Poçanoğlu 7 Haziran ve 1 Kasım sürecini gazetemize değerlendirdi.

Ödül Konya adına guru vericiydi diyen Poçanoğlu, 1 Kasım sürecini de 'Milli Mücadele' olarak niteledi.

- 1 Kasım sonrasında Başbakan'dan ödül aldınız. Başbakan'ın elinden ödül almak nasıl bir duyguydu?

Sayın Başbakanımızın elinden bütün kadınlar adına aldığım bu ödül bizi gururlandırdı.

pocanoglu-22.jpg

 

-Ödülün içeriği neydi?

Konya ve Konya’nın hanımları için çok özel bir ödüldü. Başbakanımızın ve AK Parti Kadın Kolları Genel Başkanı'nın elinden almak bizi onurlandırdı. Ben Konya Kadın Kolları teşkilatları olarak aldım o ödülü. Bütün kadınlar çalıştık çünkü, biz kadınlar 7 Haziran seçimlerinde de çok çalışmıştık 1 Kasım seçimlerini bir 'Milli Mücadele' olarak gördük ve o mücadelede kahramanca, cesurca, korkmadan çalıştık. Bundan sonra da bu ödülle daha ağır görevler yüklendi Konya Kadın Kolları Teşkilatı'na.

-Başbakan'ın 1 Kasım'da en yüksek oyu alan illere teşekkür ziyaretleri olacak, Konya adına yeni müjdeler bekliyor muyuz?

Zaten başbakanın buraya gelmesi de müjdedir bizim için. İnşallah uygun bir zamanda gelecek.

img-20151127-wa0003.jpg

- 1 Kasım seçim çalışmalarına 'milli mücadele' dediniz, 7 Haziran'dan farklı ne yaptınız?

7 Haziran'da daha az çalıştık diyemeyiz, 12- 13 yıllık bir iktidar vardı, insanlar bu iktidarın getirdiği güzelliği görmüşlerdi.  7 Haziran'da insanlar 'sandığa gitmesem de zaten iktidarı kazanacak' dediler ve buna bağlı olarak oy kullanımı da düşmüştü. Bunun yanında insanlarda koalisyon nedir? bilmiyorlardı, yaşamamışlardı. Özellikle 18 -30 yaş arası farkında vehametin değildi. İnsanlar koalisyonu hiç düşünemediler, 'nasıl olsa AK Parti tek başına iktidar olur' diye düşündüler. Ama partimiz en yüksek oyu almasına rağmen tek başına iktidar çıkmadı. Buna karşın, AK Parti 'bu insanlar bize oy vermedi onlara gitmeyelim' demedi, diyemeyiz de zaten. 7 Haziran'da taşrada yoğun çalışılmıştı 1 Kasım'da merkeze yoğunlaştık. Oyu düşük olan mahallelere yoğunlaştık, ilçelerde çok çalıştık. Sadece kadın kolları değil tüm teşkilat olarak çok yoğun çalıştık. Biz çalışmalarımızı canı gönülden, gerçekten severek, isteyerek yaptık. Kendi yönetimimiz haricinde dayanışma olarak gönüllülerimiz. STK’lardan gelen hanımlarımız, sohbetlerden, köylerden veya işinden izin alıp gelen kadınlarımız oldu. Koalisyon çalışmaları sürecinde ‘Ben ülkemin içindeki bulunduğu durumdan çok rahatsızım size yardım etmek istiyorum' diyen arkadaşlarımız oldu. Hiçbir çıkar olmadan, karşılık beklemeden gelip yardım ettiler. Bu anlamda ülke olarak topyekün bir 'milli mücadele' verdiğimizi düşünüyorum. Allah bizi mahcup etmedi, çok şükür ödülümüzü de aldık, çok mutluyuz.

88538.jpg

-Tabi bu güzelliklerin yanında büyük bir sorumluluk var, bu sorumlulukların farkında mısınız?

Bizler bu sorumluluğu seçimle değil, Kadın Kolları Başkanlığı bizlere tevdi edilirken sorumluluğumuzun farkındaydık. Halkın vebalının üzerimizde olduğunu biliyorduk, seçim çalışmalarında da bunu daha fazla fark ettik. 7 Haziran'daki eksiklerimizi, hatalarımızı tespit ettik ve 1 Kasım’a daha bilinçli girdik. Ve şimdi bu sorumluluğu yüklendik, ilerliyoruz...

- Kadınlar AK Parti'den ne istiyor?

İlk önce çocuklarımızın geleceği için ülkenin huzura ermesi gerekiyor. Ak partinin iktidar olduğu sürede kadınlara yönelik yapılan hizmetler, kadınlara pozitif ayrımcılığın yapılması, kadınların yaşamda daha ön plana çıkarılması, kadınların kendine öz güvenini getirdi. Başörtüsü çok büyük bir sıkıntıydı kapalı kadınlar için. Bundan etkilenen öğrenciler, öğretmenler, doktorlar vardı. AK Parti iktidara gelir gelmez bu sorunu kökünden halletti. Mesela ben 1996'da üniversiteye girdim 2006 da bitirdim, başarım hep iyiydi ama kapalı olduğum için okuldan atıldım. AK Parti'nin kadınlara yaptığı en büyük güzellik, zaten buydu. İkincisi kız çocukları istedikleri okullara gidebiliyorlar, kadınlara eğitim hakkının önünü açtı.

kadinlar_ayaklari_uzerinde_durabilmeli_h1075733.jpg

-Kadınların taleplerinin tamamını karşılayabildiniz mi?

Girişimdi hanımlara yönelik çalışmalarımız var. Çalışan annelere yönelik çalışmalarımız var. Teşkilatlarda hanımlar var artık. Hanımlar kendi ayakları üzerinde durmaya başladılar. Seçim çalışmalarında özellikle hanımlarla beraber olduk. Dedik ki, 'bak sen AK Parti'ye oy verirsen senin eşinde, çocukların da oy verir. Eşlerinizi ikna edin'

-Kadınların aktif siyasete katılımlarını destekliyor musunuz?

Bayanların siyasette olmasını isterim çünkü siyaset çok hassas bir nokta. İlk önce kul hakkının fazlaca olduğu bir yer, hakkaniyetli insanların siyasette olmasını isterim. Bakın bir örnek vereyim; Başbakanımız bir programa eşiyle birlikte katılmıştı. Program kalabalık, hanımefendinin telefonu çalıyor, konuşmak için kalkıyor masadan. Konuşurken de insanlara gülücük dağıtıyor ve eğri olan tabloyu düzeltiyor. Başbakanımız diyor ki, "kadınlar çok ince insanlar aynı zarafeti binlerce düşüncenin içinden yansıtabilirler. Kadınlar daha ince pürüzsüz düşünürler"

-Kadınlardan size gelen özel talepler de oluyor mu?

Daha çok iş için geliyorlar. Hayat standartları yükselsin istiyorlar. Eve giren tek maaş yetmiyor, iki maaş girsin istiyorlar. 'Biz de çalışalım, çocuklarımız daha iyi eğitim görsün' istiyorlar. Üyelik için geliyorlar daha çok aktif olmak istiyorlar. Eşleriyle problemleri olan hanımlar geliyor ve bizden yardım bekliyorlar. Uyuşturucu bağımlı evlatlarıyla ilgili sorunları için geliyorlar. Onlar için çalışmalar, değerlendirmeler yapıyoruz.

-Gelen tüm talepleri karşılayabiliyor musunuz?

İş konusu büyük bir sıkıntı, 1 Kasım'dan sonra iyice arttı. Bizler ancak dinliyoruz elimizden geleni yapıyoruz. İş imkânı olan yerlere, İş-Kur'a yönlendiriyoruz. Halledilebilecek sorunlara daha kalıcı çözümler bulmaya çalışıyoruz. Engelliyse onun yanındayız, yalnızsa ziyaretlere gidiyoruz. Takiplerini yapıyoruz, derneklere yönlendiriyoruz.

-Başbakan ödüllleri verirken yeni talimatları oldu mu?

Tabiî ki oldu. Başbakanımız bize ödülleri verirken tüm teşkilata 'daha çok çalışacaksınız' dedi. "Şımarmak, böbürlenmek, kibirlenmek yok" dedi. Bizler bunları okuduk ve uyguladık.

- Konya'da kadın vekil sayısının yeterli olduğunu düşünüyor musunuz?

Kadın Kolları Başkanı olarak kadınların siyasette daha çok olmasını isterim. Liyakât sahibi olan, hak rızasını gözeten, halkın duasını gözeten, Allah korkusu olan ve o iş için en iyi çalışacak olan gelsin derim. Artırılsaydı çok iyi olurdu ama başbakanımız öyle düşünmüş. O ne yaptıysa biz onun arkasında her zaman dururuz.

- Teşkilatlarda kadın sayısının yeterli olduğunu düşüyor musunuz?

Kadınlar olarak bizler, verilen görevleri layıkıyla yaptık. Tevdi edilen yoğun görevler oldu ve altından kalkıldı. Başkan yardımcıları neden bayanlardan olmasın? Müdürler neden bayanlardan olmasın? Konya'da daha çok kadın siyasetçi olsun isteriz.

-Konya’da kadınlar için belediyelerin, STK’ların, partilerin çalışmaları ve sosyal faaliyet alanlarını yeterli buluyor musunuz?

Konya, büyükşehir olmasıyla birlikte Büyükşehir Belediyemizin açtığı KOMEK meslek edindirme kursları var. Bunlar Konya’nın kadınları için çok büyük bir avantajdır. Seçimlerde sahada çalışırken hangi mahalleye gittiysek, kadınlar mahallelerine bir hanımlar lokali istedi. 'Hanımların gideceği dinleneceği, spor yapacağı, bir yer olsun ki bizler daha kuvvetli olalım' dediler. Büyükşehir  Belediye Başkanımız bu konuda kadınlara destek oluyor. Hemen hemen her ilçeye meslek kursları açılıyor. Gençlerin boş dolaşmasını engelliyor bu kurslar. Hanımlar el sanatları farklı beceriler öğreniyorlar. Tabi Konya büyüyen bir şehir ve fazla göç alıyor. Bu tür faaliyetlerin artırılması taraftarıyım. Şu anda birde mülteci hanımlarımız var. Bizim en büyük yaramız ve sıkıntımız. Mülteci hanımlarımız içinde böyle bir projemiz var.

-Nasıl bir proje, biraz bahseder misiniz?

İlk önce onların psikolojileri konusunda bir psikoterapi tarzında bir şeyler yapılmalı dedik. Mülteci bayanların ailelerine destek olmak için yaptıkları ürünlerin satılması için pazar alanları projemiz var. Konya’nın ihtiyaç sahibi kadınlarına destek projemiz var. Tahir Akyürek bey ve diğer başkanlarımız bizi bu konularda destekledi. 'Proje getirin biz sonuna kadar sizin yanınızdayız' diyorlar. Bu konuda çalışmalarımız hazırlık aşamasında, araştırmalar yapıp, düzgün bir şekilde hazırlayıp sunacağız inşallah.  Ayrıca Konya'daki STK'ların kadın komisyonları olarak “herkese bir battaniye” diye bir çalışma başlattık. İhtiyaç sahiplerine ve mülteci ailelerine bir battaniye alacağız, bunun karşılığında 25 lira vereceğiz. Bir arkadaşımızı para toplama işinde görevlendirdik, isteyen istediği kadar battaniye ücreti verebilir. Konya STK’ları ve AK Parti olarak destekliyoruz bu projeyi. Yakında bu projeyi billboardlarda da göreceğiz.

Röportaj-M. Ali Elmacı