TRT'deki kadrolaşmada 2. perde

TRT'deki kadrolaşmada 2. perde

Dün bir haberde TRT'de Paşaların nasıl kadrolaştığına değinilmişti. Bugün ise kadrolaşmanın ne boyutlara ulaştığı gözler önüne seriliyor.

Vakit gazetesi dünkü habirinde, TRT'deki “Paşa” kuşatmasının bir bölümünü yansıtmıştı. Haber, internet medyasının yanı sıra, kurumda da büyük yankı uyandırdı.

İşte TRT'deki kadrolaşmanın ikinci perdesi...

İYİ PARA!..

Bir dikkat çekici isim daha; OYAK Yönetim Kurulu eski Başkanı emekli Tümgeneral Erdoğan Bucak'ın oğlu Hasan Berkant Bucak. Demirel döneminin Devlet Denetleme Kurulu üyesi Recep Sanal'ın yeğeni Ayhan Sanal, halen 13028 sicil numarası ve 4 milyarlık maaşı ile görevde.

YARGI BAĞIMSIZ VE ETKİLİDİR!.. İŞTE İSPATI!..

Danıştay 5. Daire Üyesi Reşat Şamiloğlu'nun eniştesi Yalçın Yeniaras Yücel Yener döneminde, TRT'de “Personel Dairesi Başkanı” olarak yer bulanlardan. Yüksek Yargı mensubunun kardeşi Oktay Şamiloğlu, TRT'de Dış Yayınlar Daire Başkan Yardımcılığına layık görülmüş. Yargıtay Üyesi Hüseyin Türker'in oğlu Umay Türker, Haber Dairesi Başkanlığında görev almış. Ankara Cumhuriyet Savcısı Bülent Ünlüsoy'un yakın akrabası Rıza Demir de şanslı vatandaşlardan.

CHP VE MHP'LİLER İYİ YER TUTMUŞ

Kurumda, açık ara iktidarda bulunan AKP'lilerin esamesi pek okunmazken; inanılmaz bir CHP-MHP ağırlığı dikkat çekiyor. Adeta bir koalisyon var, TRT'de. Birçok isim...

Mesela; son olarak şok konuşmasıyla gündeme gelen eski Sağlık Bakanı MHP'li Osman Durmuş'un oğlu Selçuk Durmuş. Yine, MHP ağır toplarından eski Meclis Başkanı Ömer İzgi'nin oğlu Egemen İzgi, CHP'li Cevdet Selvi'nin gelini Sevim Selvi. Yine aynı çevreden Uluç Gürkan'ın oğlu Devrim Gürkan...

İSTER AK PARTİ GELSİN İSTER BİR BAŞKASI

Listelere göz attıkça karşımıza çıkan bir gerçek; iktidarda AKP de olsa başkası da olsa, işini bilen biliyor!.. Dönemler değişiyor ama her dönem, “derinliği” olanlara yarıyor.

HATIRLATMIŞ OLALIM

Peki bu yaman kadrolaşma için taraflar ne diyor. Dünkü haberimizden hatırlatmış olalım: TRT'nin o dönemki Genel Müdürü Yücel Yener, binlerce kişilik “hatırı sayılır kişi yakını” listesine rağmen olan biteni “tesadüfe” bağlıyor. “Sınav kazanmışlarsa, girmişlerdir, olan bitenin babalarının vesaire konumu ile alakası yok. 28 Şubat süreci ile de alakası yok” diyor. Yeni Genel Müdür'e ise, bir kokteyl sırasında “Bir dönemin hesabı sorulmayacak mı? Müfettişler çalışmayacak mı?” sorularını yöneltiyoruz. Cevap vermemeyi uygun görüyor.

Kaynak: Vakit