Türkiye-AB ilişkilerinde zirve beklentisi
Türkiye-AB ilişkilerinde yakalanmaya başlanan ivme, taraflar arasında zirve beklentisini de gündeme getirdi- Bulgaristan Dışişleri Bakanı Zaharieva:- "Bulgaristan’ın AB Konseyi dönem başkanlığı takviminde yer almıyor olmasına rağmen bir AB-Türkiye zirvesi
BRÜKSEL (AA) - ŞERİFE ÇETİN- Türkiye ve Avrupa Birliği (AB) arasında nispeten zorlu geçen 2017'nin ardından, bu yılın ikili ilişkilere ivme katması ve üst düzey yetkililerin bir zirvede bir araya gelmesi bekleniyor.
AA muhabirine konuya ilişkin açıklama yapan üst düzey AB Konseyi yetkilisi, olası bir liderler toplantısına ilişkin detayların henüz belli olmadığını belirterek "AB Türkiye'yle diyaloğu sürdürmeye hazır ve bir liderler toplantısı için iç çalışmalarını devam ettiriyor." diye konuştu.
Öte yandan, Türkiye ve AB tarafından yapılan açıklamalar, diplomatik kaynaklardan edinilen bilgiler, karşılıklı planlanan ziyaretler ve Avrupa basınına yansıyan haberler, Türkiye ve AB arasında bu yılın ilk yarısında bir zirve düzenlenmesi olasılığının yüksek olduğuna işaret ediyor.
28-29 Haziran'da düzenlenecek AB Liderler Zirvesi'nin ana gündem maddelerinden birinin birliğin genişleme politikası olması bekleniyor. Bu çerçevede, 28 AB üyesinin liderini haziran ayında bir araya getirecek zirve öncesinde, AB-Türkiye arasında bir zirve düzenlenme ihtimali yüksek görünüyor.
- Bulgaristan'ın dönem başkanlığı önemli fırsat
AB dönem başkanlığını Estonya'dan 1 Ocak'ta devralan Bulgaristan, bu görevi 1 Temmuz'da Avusturya'ya devredecek. Gerek Türkiye-Bulgaristan arasındaki yakın komşuluk ve dostluk ilişkileri gerek Bulgaristan'da üst düzey yetkililerin yaptığı açıklamalar, Türkiye-AB ilişkilerinde bu dönemin olumlu anlamda hareketli geçeceğine ve bir nevi fırsat teşkil edeceğine işaret ediyor.
Nitekim, Bulgaristan Başbakanı Boyko Borisov, AB Konseyinin 6 aylık dönem başkanlığı sırasında Türkiye ile ilişkilerin iyileştirilmesi için yoğun çalışmalar yürüteceklerini belirtti ve "AB'nin, Türkiye ile ilişkileri iyileştirmesi ve bunun için çaba göstermesi gerektiği" vurgusunu yaptı.
Bulgaristan Dışişleri Bakanı Ekaterina Zaharieva da "Türkiye AB'nin yakın ortağı olmadan ne AB'nin dış sınırlarını başarıyla korumak ne de terörizmle mücadelede başarılı olmak mümkün." mesajıyla Türkiye-AB ilişkilerine verilen öneme dikkati çekti.
Bu çerçevede Zaharieva'nın ocak ayı başında bir konuşmasında, "Son iki aydaki olumlu gelişmeler göz önünde bulundurulduğunda, Bulgaristan'ın AB Konseyi dönem başkanlığı takviminde yer almıyor olmasına rağmen bir AB-Türkiye zirvesinin düzenlenmesinin mümkün olduğunu düşünüyorum.” şeklindeki ifadeleri, Bulgaristan dönem başkanlığı sırasında taraflar arasında bir zirve düzenlenmesi için çalışmalar yürütüldüğünü gösteriyor.
Bulgaristan’ın AB dönem başkanlığından sorumlu Devlet Bakanı Lilyana Pavlova da Türkiye ve Bulgaristan'ın "uyum" içinde hareket eden iki müttefik olduğuna dikkati çekerek Türkiye ve AB arasında da benzer bir iş birliğinin inşa edilmesi için Bulgaristan'ın arabulucu rol üstlenebileceğini kaydetti.
- "Türkiye-AB zirvesi yapılması düşünülebilir"
Türkiye-AB ilişkilerinde 2018 yılında gerçekleşmesi beklenen gelişmelere ilişkin AA muhabirine konuşan Türkiye'nin AB Daimi Temsilcisi Büyükelçi Faruk Kaymakcı da ikili ilişkilerde olumlu bir gidişata girildiğini teyit etti.
Gelecek haftalarda Türkiye'den çok sayıda bakanın Brüksel'de AB nezdinde düzenlenecek toplantılara katılacağını bildiren Kaymakcı, aynı şekilde Türkiye'den üst düzey yetkili ve bakanların Bulgaristan'da aday ülke bakanlarını bir araya getirecek toplantılara da katılacağını ifade etti.
Haziran ayında gerçekleşecek AB Liderler Zirvesi'nde birliğin genişleme konusunun kapsamlı bir şekilde ele alınacağını belirten Kaymakcı, "Dolayısıyla muhtemelen haziran ayı içerisinde AB Zirvesi öncesinde Türkiye ve AB arasında da bir zirve toplantısı yapılması düşünülebilir. Bu yönde beklentiler var. Bu beklentiler olumlu şekilde değerlendiriliyor." diye konuştu.
- Türkiye ve Avrupa basınında zirve beklentisi
Türkiye-AB arasında bir zirve düzenlenmesi geçen sene de beklentiler arasında yer alıyordu. 25 Mayıs'ta NATO Devlet ve Hükümet Başkanları Toplantısı için Brüksel'de bulunan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın AB Konseyi Başkanı Donald Tusk ve AB Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker'le görüşmesinin ardından Türkiye-AB zirvesine yönelik beklentiler arttı. Ancak 2017'de taraflar arasında nispeten gergin bir düzlemde ilerleyen ikili ilişkiler, zirve için olumlu ortamın oluşmasına fırsat vermedi.
Erdoğan'ın 2018'in ilk yurt dışı ziyaretini Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un davetlisi olarak AB'nin önde gelen ülkelerinden biri olan Fransa'ya düzenlemesi, hem Türk hem de Avrupa basınında "Türkiye-AB ilişkilerinde yumuşama dönemine girildi" şeklinde yorumlandı.
Bu değerlendirme basında aynı zamanda zirve beklentisini de gündeme getirdi. Türk basınında "Türkiye-AB zirvesi yolda", "AB-Türkiye ilişkileri zirve yapabilir" gibi haberlerin yer almasının yanı sıra Alman Die Welt gazetesi de "AB liderleri, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile bir araya gelmeyi planlıyor" haberini yaptı.
Die Welt gazetesinin Brüksel'deki AB diplomatlarına dayandırdığı haberinde, AB ve Türkiye’nin birbirine yakınlaşmak istediği, bunun için mart sonunda iki taraf arasında üst düzey bir buluşmanın planlandığı ifade edildi.
Haberde, bu bağlamda Juncker, Tusk, Avrupa Parlamentosu Başkanı Antonio Tajani ve Bulgaristan Başbakanı Borisov’un Cumhurbaşkanı Erdoğan ile bir araya geleceği belirtildi.
"Bu mini zirvenin Sofya’da mı yoksa Brüksel’de mi yapılacağı belli değil" denilen haberde, burada iki tarafın ayrıştığı noktaların yanında ortak yönlerin vurgulanmasının hedeflendiği kaydedildi.
- Türkiye-AB ilişkileri gelişmeye devam edecek
1999 Helsinki Zirvesi'yle AB'ye tam üye adaylığı tescil edilen Türkiye'nin, birlikle ilişkileri çok daha geriye dayanıyor. Dönem dönem taraflar arasındaki ilişkiler zora girse de Türkiye, AB'ye tam üyelik hedefini sürdürmeye devam ediyor. Öte yandan, AB de özellikle yakın bölgesinde meydana gelen mevcut sınmalar karşısında Türkiye gibi bir ortağa ihtiyacı olduğunu biliyor.
Türkiye'nin AB üyeliğine eleştirel yaklaşan bazı çevrelerden Türkiye-AB arasında "imtiyazlı ortaklığı" andıran bir ilişki kurulması yönünde öneriler gelse de mevcut uluslararası konjonktürde iki tarafın da Türkiye-AB ilişkilerine kökten zarar verecek girişimlerden kaçınmak suretiyle ilişkileri geliştirmeye odaklanması bekleniyor.
AA
Kaynak: