yazar-59
Türkiye araştırmalarından gına geldi
Bu Türkiye araştırmalarından gına geldi artık!
Konrad Adenauer Vakfı, Soros’un Açık Toplum Enstitüsü veya Rand Corporation geliyor, parayı bastırıyor, ‘evrensel’ aydınlarımıza Türkiye’nin iflahını kesmeye yarayacak sosyolojik araştırmalar yaptırıyor, makaleler yazdırıyor, paneller düzenletiyor.
Avrupa Birliği fonlarından da milyonlarca avro akıyor Türkiye’nin emperyalist operasyonlarda kullanılmaya müsait röntgenini çekmekte hiçbir mahzur görmeyen ’evrensel’ aydınlarımıza.
Amerika ve Avrupa adına mütemadiyen Türkiye’yi araştırıyor bunlar; araştırıyor, araştırıyor, ama bir türlü bulamıyorlar. Canların bir olduğu hakiki Türkiye’yi değil de, canların kalın duvarlarla birbirinden ayrıldığı sahte bir Türkiye buluyorlar. Kaşınacak yaralar buluyorlar. Fitne-fesat malzemeleri buluyorlar. Bölünmeye müsait, hatta bölünmeye mecbur bir Türkiye buluyorlar. Bunları büyük bir entelektüel heyecanla ve büyük bir entelektüel sorumsuzlukla servis ediyorlar emperyalistlere.
Buyurun size Alevi sorunu, buyurun size Kürt sorunu, buyurun size Laz sorunu, buyurun size milliyetçilik sorunu, buyurun size Kemalizm sorunu, buyurun size Diyanet sorunu, buyurun size fundamentalist İslam sorunu; buyurun size bu sorunların en içinden çıkılmaz, en çözümsüz, fitne-fesatta kullanılmaya en müsait versiyonları; alın, kaşıyın, birliğimizi-dirliğimizi bir güzel bozun, bizi bir güzel parçalayın diyorlar.
Bir de Euroimages’in desteğiyle Pontusçuluk ve dahî homoseksüellik propagandası yapanlar var; bu ülkeyi bu ülke yapan değerlerin canına okumaya yarayan bir proje olsun da ne olursa olsun, Amerika-Avrupa fonları hizmete amade.
Yeri gelmişken:
Bir arkadaşımız, bir Avrupa hükümetinin amatör sinemacılara ayırdığı fondan biraz para almak istemiş.
Bakmış ki, bu fondan para almayı başaran Türkiyeli amatör sinemacıların projeleri ya Kürtleri Türklere karşı ya da Alevileri Sünnilere karşı kışkırtacak cinsten.
Bir de, “Heteroseksüel Müslüman toplumun ezdiği homoseksüeller”le ilgili projeler var bunların arasında.
Canı sıkılmış arkadaşımızın. Bunlar bize para vermez, demiş.
Yine de şansını denemeye karar vermiş. İlgili komisyonun başkanına varıp, maruzatını şöylece arzetmiş: Ben Türkmen’im, Sünni’yim ve heteroseksüelim. Ayrıca Türk-Kürt / Sünni-Alevi ayrımına karşıyım ve Türkiye’yi bölmek isteyenlere uyuz olurum. Film çekebilir miyim?
Adam, espriyi anladığını belli eder bir şekilde gülümsemiş.
Neyse… Ne diyorduk?
‘Evrensel’ aydınlarımız ABD-Avrupa kuruluşları adına Türkiye araştırmaları yapmaya bayılıyor. Franzsıların Yemen’de Yemen Araştırmaları Merkezi, Suriye’de Suriye Araştırmaları Merkezi, Cezayir’de Cezayir Araştırmaları Merkezi var, ama bizim Almanya’da bile Türkiye Araştırmaları Merkezi’miz var.
Üstelik o da genellikle yabancıların siparişlerini karşılıyor. Bir vakfımızın Fransız aydınlarına “Soykırımcı Fransız mentalitesi” üzerine makaleler yazdırdığını, veya Frankfurt’ta “Avrupalıların Kültür ve Medeniyet Irkçılığı” konulu bir sempozyum düzenlediğini, yahut Afrikalı Yahudilerin İsrail toplumunda maruz kaldığı diskriminasyonla ilgili araştırmalar için bu gruba mensup aydınlara ödenek ayırdığını göremeyecek miyiz kardeşim? Bize bu yakışır.