Türkiye'nin ilk Çevre Bakanı Ali Talip Özdemir Renault'nun elektrik motorlu modeli Fluence Z.E. ile deneme sürüşü gerçekleştirdi. Özdemir, kendisi için araç siparişi verdi.

Oyak Renault Otomobil Fabrikaları'nda üretilecek olan Renault'nun elektrik motorlu modeli Fluence Z.E.'yi Beykoz–Riva arasında deneyen Özdemir, otomobilin özellikleri hakkında yetkililerden bilgi aldı.

Daha sonra basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Özdemir, bu aracı kullanmaktan çok mutlu olduğunu belirterek, otomobilin ''havada gidiyor hissi yarattığını'' söyledi. Dizel ve benzinli araçlardaki titreşimin bu araçta bulunmadığını, aracın çok sessiz çalıştığını anlatan Özdemir, ''Fluence Z.E.'nün çevreye duyarlılığı, sessizliği ve ekonomikliğinden etkilendim. Şahsi kullanımım için 1 adet Fluence Z.E. siparişi verdim'' dedi.

Özdemir, bu aracı başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün'den sonra talep eden ilk kişinin kendisi olduğunu belirtti.

Otomobilin elektrik maliyetinin benzine göre yaklaşık 13 kat daha ucuz olduğuna işaret eden Özdemir, aracın çevre açısından önemini de vurguladı.

Özdemir, şu anda kuraklıktan dolayı Somali ve Kenya'da büyük bir açlık dramı yaşandığını, buralarda 11 milyon insanın ölmek üzere olduğunu belirterek, sözlerini şöyle sürdü:

'Bu durumun gerekçesi kuraklık. Kuraklığın da en büyük etkisi, sera etkisi dediğimiz, bu karbondioksit fazlalığının salınımı atmosfere. Fevkalade sıkıntı verici bir hadise. İşte buzullarda 2 derecelik bir erime ile metan gazı çıkışı hızla artmaya başladı. Araç sayısı dünyada 1 milyarı geçti her yıl 70 milyon ilave var. Ülkemizde 14 milyonun üzerinde. Sadece İstanbul'da 3 milyon araç var. Bütün bunları bir araya getirdiğiniz zaman bir aracın ortalama 130 gram karbondioksit salınımı gerçekleştirdiğini düşünecek olursak, 100 milyon ton yıllık karbondioksitin atmosfere salındığını, bu çok ürkütücü bir hale geliyor.

Bu yüzden hepimizin birer etken olarak tedbir alınması gerekiyor. Çevreci olarak herkesin buna çok ciddi eğilmesi gerektiğini düşünüyorum. Ben buradan Sayın Başbakan'a, hem Sanayi Bakanı'na hem de hükümete şükranlarımı ifade ediyorum. Bu aracın kullanılması için ÖTV'nin yüzde 3'e düşürülmüş olması ayrıca bir teşvik unsuru olarak gündeme geldi.''

Türkiye'nin 90 milyar dolar civarında olan cari açığının yarısını enerjinin oluşturduğunu dile getiren Özdemir, elektrikli otomobillerin yaygınlaşmasının bu anlamda çok faydalı olacağını ifade etti.

Özdemir, bir kişinin şehir içinde ortalama 60 kilometre yol gittiğini, bu açıdan bakıldığında aracın menzilinin çok uygun olduğunu ifade ederek, şarj konusunun ise hiç önemli olmadığını, Ar-Ge çalışmalarının da desteği ile bu konunun zamanla daha da yaygınlaşacağını ve çözüleceğini kaydetti.

Bunun bir memleket meselesi olduğunu vurgulayan Özdemir, ''Bu aracın tanıtılıp topluma kabul ettirilmesi gerekir. Onun için heyecan duyuyorum. İnşallah daha sonra kendi yerli otomobilimizi üretiriz. Ben yerli otomobilimizin adını İstanbul'da olmamız nedeniyle 'Fatih' diye düşündüm. Kendi arabamızı üreten bir konuma gelmeliyiz. Bu aracın ülkemize hayırlı olmasını diliyorum'' dedi.

ELEKTRİKLİ FLUENCE ÜRETİMİ YAZ SONUNDA...

Verilen bilgiye göre, OYAK Renault Otomobil Fabrikaları, Renault Grubunun, elektrik motorlu otomobil seri üretim hedefinin gerçekleştirilmesinde, Fluence Z.E üretimi ile çok önemli ve öncü bir rol üstlendi.

OYAK Renault'da 2010 yılının son günlerinde ön seri üretimleri başarıyla gerçekleşen elektrik motorlu Fluence'ın seri üretimi ise bu yaz sonunda başlayacak.

Sonbaharda dünya pazarlarına ihracatı başlayacak Fluence Z.E, Türkiye'de ise altyapısı tamamlanan illerde 2011 yılının son çeyreğinde günlük hayatın bir parçası olarak yollarda görülmeye başlayacak