Türkiye'nin interneti 18'ine bastı
İnternetin ortaya çıkardığı bilgi toplumuna doğru geçiş sürerken, internet kullanıcı sayısının 30 milyona doğru gittiği Türkiye'de, internet 18'ine bastı.
Teknolojinin gelişmesiyle daha fazla kişi ve kurum internetin sunduğu olanaklardan faydalanırken, internet hayatın hemen hemen tüm alanlarında kullanılmaya başladı. İş ve elaman aramadan gazete okumaya, alışverişten sohbete, günlük yazmaktan film izlemeye, resmi işlemlerden araştırma yapmaya, oyun oynamaktan veri saklamaya kadar pek çok alanda internet kullanılıyor.
Türkiye'de internetin gelişimi Avrupa ve Amerika'daki süreçten farklı biçimde, başlangıçta yavaş olurken, internet, bilgisayar sahiplik oranını da artırdı.
Düzenlemeler açısından, tüketici bakımından ''yavaş'', hizmet sağlayıcı bakımından ''dengesiz'' seyir izlendiği, pazarının serbestleşmesinde geç kalınmasının, geniş bant erişim hızlarının düşüklüğünün ve gelişmiş ülkelere göre pahalı sunulmasının, internetin istenen hızda yayılmasını engellediği belirtiliyor.
Türkiye'de internetin gelişmiş ülkelerin tersine ''yasaklanabilir'', ''engellenebilir'' bir mecra olarak görülmesi ve yasaklama yolu ile sorunların çözülmeye çalışması da, internetin gelişmesi sürecindeki ''algısal engel'' olarak görülüyor.
Türkiye Bilişim Vakfı (TBV), günümüzün en büyük bilgiye ulaşım aracı olan internetin, sosyal yaşamın yanı sıra ekonomik alanın da vazgeçilmez bir unsuru haline geldiğini, günümüzde ülke ekonomilerine pek çok alanda büyük katma değer yarattığını vurguladı.
Türkiye'de internet kullanıcılarının ülke nüfusuna oranının, arzu edilenin oldukça altında olduğuna işaret eden Vakıf, internet kullanıcısı sayısının henüz 26,5 milyon civarında bulunduğunu, internet kullanımında AB ülkelerinin ortalama penetrasyon oranı yüzde 65,3, ABD'nin yüzde 76,3 iken, Türkiye'nin sadece yüzde 34,5 olduğu bilgisini verdi.
Vakıf, internet kullanım oranının artırılmasının sosyal gelişim ve ülke ekonomisi için önemli olduğunu, internet tabanlı hizmet sağlayan firmaların gelişme ve ülke ekonomisine katkı sağlayabilecek konuma gelmesinin öncelikle bu hizmetlerden yararlanacak olan halkın internete erişimi ve internet kullanım oranının arttırılmasıyla sağlanacağını belirtti.
Türkiye'de internet kullanım oranının artırılmasının devlet politikası haline getirilmesi gerekirken, günümüz bilgi çağında, internet sitelerinin erişime engellenerek, halkın bilgiye erişiminin de engellendiğine dikkati çeken Vakıf, şu değerlendirmelerde bulundu:
''TBV olarak, ülkemizdeki internet kullanıcılarının başta Anayasamızla teminat altına alınan evrensel insan hakları prensiplerinden 'düşünce ve kanaat hürriyetleri ile 'düşünceyi açıklama ve yayma hürriyetleri'nin 'erişime engellenme'si kararları ile zaman zaman 'ölçüsüzce' kısıtlanmasından üzüntü duymaktayız. İnternete erişimin engellenmesi temel hak ve özgürlüklerin kısıtlanmasıdır. Yargıçlar, kararlarını Anayasa'da tanımlanan 'ölçülülük' ilkesine uygun olarak, birey yararı-kamu yararı dengesini gözeterek vermelidir.''
-''İNTERNETİN GELDİĞİ NOKTA UMUT VERİCİ''-
Microsoft Türkiye Tüketici&İnternet Servisleri Genel Müdürü Ebru Çapa, Türkiye'de internetin geldiği noktanın umut verici olduğunu, altyapı iyileştirmeleri sonucunda yeni teknolojilerin devreye girmesiyle internetin, daha geniş kitlelerin ihtiyaçlarına cevap verebilecek düzeye eriştiğini belirtti.
ADSL ve 3G gibi teknolojilerin yaygınlaşması ve araçlardaki zenginleşmenin, daha fazla kişi ve kurumun internetin zengin olanaklarından yararlanmasını sağladığına işaret eden Çapa, günümüzde Türkiye'de 6 milyon ADSL abonesi, 14 milyon PC ve 30 milyon internet kullanıcısı ile 66 milyon mobil telefon abonesi bulunduğu, son 5 yılda internet kullanımının yüzde 263 oranında artış gösterdiğini, haftada ortalama 7,3 saat internet kullanıldığı bilgisini verdi.
Çapa, Türkiye'nin, Avrupa'nın yedinci büyük online topluluğuna sahip ülkesi iken, her 3 haneden birinde internet bulunduğunu ve kadınların yüzde 30'unun internet kullanıcısı olduğunu kaydederek, ''Toplumsal refahın ve ekonomik kalkınmaya giden yolda önemli bir altyapı yatırımı olan internet, kurumlarımızı küresel ekonominin ayrılmaz bir parçası haline getiriyor'' diye konuştu.
-''ÜÇLÜ HİZMET HALA SUNULMADI''-
TurkNet Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Çelebiler de Türkiye'de internetin gelişim sürecinde tüketici bakımından yavaş, hizmet sağlayıcı bakımından dengesiz bir seyir izlendiğini, telekomünikasyon hizmetleri pazarının serbestleşmesinde geç kalınmasının, ses ve düşük hızda veri iletişim hizmetleri sunan olan tekel üzerinde, yeni hizmetler geliştirmesi için ticari baskı oluşturmadığını söyledi.
Hürriyet İnternet Grubu Portal ve İş Geliştirme Koordinatörü Erhan Acar, eskiye oranla artık kullanıcıların habere ve bilgiye nereden ulaşabileceğini, hangi e-posta servisini kullanmasının kendisi için uygun olacağını, nasıl bir blog hazırlarsa takip edileceğini, sesini nereden duyurabileceğini çok daha iyi bildiğini, bunun sonucunda internette rekabetin giderek zorlaştığı, farklılık yaratanların öne çıkacağı dünya oluştuğunu belirtti.
Yenibiris.com Genel Müdürü Deniz Ceylan Kılıçlıoğlu, internetleşmenin, insan kaynakları (İK) alanını da etkilediğine değinirken, günümüzde iş arayanların İK sitelerini yoğun şekilde takip ettiğini ve internet üzerinden iş arama sürecinin giderek daha fazla benimsendiğini söyledi.
Sanal aleme kayan İK yönetimine ilk adapte olanların bilişim sektörü elemanları iken, bu gruptan sonra bünyesinde internet kütüphaneleri olan üniversitelerin öğrencilerinin ağa eklendiğini anlatan Kılıçlıoğlu, 2000'lerden sonra yelpazenin büyük hızla geliştiğini belirtti.
XING Türkiye Ülke Müdürü Hakan Gönenli, Avrupa ve Amerika'ya kıyaslandığında internetin Türkiye'deki gelişiminin başlangıçta biraz yavaş olduğunu ancak gelişimin aritmetik değil geometrik oranda büyüdüğünü dile getirerek, ''Başlangıçta sadece bilgisayar sahiplerinin bir kısmı internete bağlanırken, sonraki yıllarda insanlar internete bağlanmak için bilgisayar almaya başladı. Bir başka deyişle, internet ülkemizdeki bilgisayar sahiplik oranını da artırdı'' dedi.
Markafoni Kurucu Ortağı Sina Afra ise, Türkiye'nin, e-ticaret sektörünün ilk temsilcileriyle 90'lı yılların sonunda tanıştığını, bugüne kadar başarılarını devam ettiren şirketlerin yanı sıra değişik şirketlerin kurulduğunu ve kapandığını hatırlatırken, 2000'li yılların başındaki krizlerin, Türkiye'nin o zamanlar dünyaya hakim olan ''internet furyasına hakkını vererek katılmasını engellediğini kaydetti.
Elektronik sertifika hizmet sağlayıcısı E-GÜVEN'in Genel Müdürü Can Orhun, eskiye oranla çok daha fazla hizmet ve ürünün internet ortamında kullanıcılara sunulduğunu ancak, düzenleme ve bakış açısında bu gelişime paralel seyir izlenmediğini dile getirerek, şunları söyledi:
''İnternetin dünyadaki gelişmiş ülkelerin tamamen tersine yasaklanabilir, engellenebilir bir mecra olarak görülmesi ve gelişmelere tersten giderek yasaklama yolu ile sorunların çözülmeye çalışması bizim hala internetin gelişmesi sürecindeki algısal en önemli engelimiz'' dedi.
Deloitte Türkiye TMT Endüstri Lideri ve Ortak Oktay Aktolun, geçen 17 yılda Türkiye'nin bilgisayar ve internet kullanımında dünya ortalamalarına yakın seviyelere ulaştığını, mobil ve e-yaşam platformlarının hızla bütünleştiğini söyledi.
Daha.net Genel Müdürü Timur Çataklı ise, sürecin, işletmelerin internetin değerini fark etmesiyle daha değerli hal alacağına ve gelişim sürecinin hızlanacağına işaret ederek, ''Türk kullanıcısı ihtiyaç duyduğu servisleri internetten araştırmaya başladığında, Türk işletmecisi kartvizitten öte web siteleri kurmaya başladığında, arama motorlarında üst sıralarda çıkmanın değerini fark ettiğinde bu gelişim bir anlam ifade edecektir'' dedi.
Çataklı, yakın zamanda her firmanın internet sitesi olacağına inandıklarını ifade ederek, internetin işletmeler için diğer mecralara kıyasla ''vazgeçilmez'' satış ve tanıtım aracı olacağını, bu bağlamda arama motorlarında çıkmanın öneminin daha fazla anlaşılmasını beklediklerini söyledi.
Bigibid.com Yönetim Kurulu Başkanı Tanju Erkoç, Türkiye'de özellikle genişbant internet hızlarının düşüklüğü ve gelişmiş ülkelere göre pahalı sunulması sonucu istenilen büyüme ve yaygınlaşma hızının yakalanamadığını kaydetti.
Akakce.com Genel Müdürü Koray Karataş da ticaret tarafına bakıldığında, dünyada var olan neredeyse tüm e-ticaret modelinin Türkiye'de var olduğunu veya en azından denendiğini kaydederek, bugün bazı satış ve satın alma işlemleri için internetin yalnızca alternatif olmaktan çıkıp ''defacto'' kanal ve alışveriş şekli haline geldiğini vurguladı.