Türkler genel olarak her hayırlı işe Cuma günü başlarlardı. İstanbul’un fethi maksadıyla Edirne’den hareket de Cuma günü olmuştu.

Şiddetli top atışları, çatışmalar ve karşılıklı savaş hali günlerce ardı arkası kesilmez şekilde devam etti. Osmanlı topçuları Bizans askerlerinin savunmalarını yarıp geçmiş, karşı kalelerin Osmanlı ordusu karşısında hiçbir hükmü kalmamıştı. 6 Nisan Cuma başlayan harekât 29 Mayıs 1453’ten sonra nihayete erdi.

Sultan II. Mehmed, askerlerine sükûnet ve disiplin içinde başarılamayacak hiçbir şey olmadığını söylemişti. Ve artık her yerden Fethin ayeti okunmaya başlanmıştı. Efendimizin müjdesine nail olduğunu gören genç padişah şükür secdesine kapanmıştı. 21 yaşında İstanbul’u fetheden Mehmed, Fatih unvanını almıştı. Eski bir çağ kapanmış ve yeni bir çağ açılmıştı.

Nihayet 1 Haziran 1453 günü, fetihten sonraki ilk Cuma namazı Ayasofya’da kılınırken ilk hutbeyi de şehrin manevi Fatih’i Akşemseddin Hazretleri okumuştu. 

“Hüznün, ferahlığın bizim olsun yazın kışın

Hiçbir zaman kader, bizi senden ayırmasın” diyen Yahya Kemal ne güzel söylemiş. Ne mübarektir o topraklar, ne kutludur her hali o şehrin.

Birkaç gün önce döndüm Fatih’in fethettiği yerden; Can’ım İstanbul’dan. Onca karmaşasını, nice kalabalığını, varsa kötü yanını görmüyorsunuz İstanbul’un. Tüm renkleriyle kutlu bir mesaj veriyor sanki… Her hali yüzü hiç açılmamış bir gelin gibi… Pak, pek temiz.

Konstantinopolis’in fetihle nasıl imar edildiği, Mehmed’i Fatih yapan detayları ayrı ayrı görmek ne güzel orada. Denizinin mavisi, martılarının sesleri, köprülerinin ihtişamı yok başka yerde. Üsküdar’ı başka, Emirgan’ı başka, Beylerbeyi bambaşka… Her yeri ayrı tarih.

Rumeli Hisarı ağırlıyor misafirlerini, Eyüp kucaklıyor semtlerin en mübareği, Çamlıcasında, her tepesinde dalgalanıyor ay yıldızlı bayrağı… Ne büyük şeref, ne büyük onursun İstanbul…

“…Âlim dedi; bir harika öğrenciydi

Şair dedi; yer yer sözü bir inciydi

Fatih Sultan adıyla andık onu biz

Tarih dedi; Fatihlerin en genciydi…”

Fatih ne büyük komutansın! Ne güzel örneksin..

Ve İstanbul, sen ne güzel vatansın…

Konstantinopolis’ten İstanbul’a serüveninde yanımda olan, takip eden, merak eden dostlara teşekkürler. 3 haftanın sonunda İstanbul’a biraz da olsa farklı bir gözle bakabilmenize vesile olduysam ne mutlu.

Bu topraklardan nice Fatihler çıkması duasıyla…