Konsept araç Volvo'nun Kuzey Amerika, Rusya ve Çin'de prize takılan bir hibrit piyasaya sürme niyetini teyit etmekle kalmıyor, aynı zamanda şirketin, Volvo Çevresel Mimari (VEA) ailesindeki yeni dört silindirli benzinli motorlardan birinin ön izlemesini de sunuyor.

Volvo'nun VEA dört silindirli motorları 2013'ten başlayarak şirketin dört, beş ve altı silindirli motorlarının yerine geçecek. Volvo yöneticileri daha küçük hacimli motorların mevcut motorlardaki güce ve performansa sahip olacağını söylüyor.

Volvo konseptte 280 bg ve 380 Nm tork üreten dört silindirli bir benzinli motorla, 70 beygir güce ve 200 Nm torka sahip bir elektrikli motoru bir araya getiriyor.

Konsept 0-100 km/s hızlanmasını 6,1 saniyede tamamlıyor.

Araç sadece elektrik gücüyle 55 kilometreye kadar yol alabiliyor ve Avrupa kombine döngüsünde 100 kilometrede 2,3 litre benzin tüketiyor. CO2 emisyonu ise 53 gr/km'nin altında.

XC60 hibridi Avrupa'da bu yıl içinde piyasaya sürülecek V60 Plug-in (prize-takılan) hibrit ile aynı prize takılma teknolojisini kullanıyor.

Her iki otomobilde de üç sürüş modu bulunacak: Pure, Hybrid ve Power (Saf, Hibrit ve Güç). Saf tamamen elektrikli iken, Hibrit yakıt ekonomisini, Güç ise performansı arttırmak için elektrikli motoru kullanıyor.

Güç aktarım organlarının diğer özellikleri arasında seçilebilir bir elektrikli dört tekerlekten çekiş modu var.

Şirket bu modun sürekli mekanik dört tekerlekten çekiş sistemlerine göre daha tutumlu olduğu, zira sadece karda, kumda veya yol tutuşunun az olduğu benzer durumlarda etkinleştiğini söyledi.

İki aşamalı bir fren sistemi de özellikler arasında. Bu sistem önce otomobili elektrikli motoru kullanarak yavaşlatıyor (bundan gelen enerji batarya paketini şarj etmek için kullanılıyor), sonra daha fazla frene ihtiyaç duyulduğunda mekanik frenler de devreye giriyor.

Hem XC60'ta, hem de V60'ta bataryaların tamamen şarj olması elektrik kaynağının akım miktarına bağlı olarak 3,5 ila 7,5 saat sürüyor.

Otomobil hareket halindeyken pilin kabini ısıtma ya da soğutma amacıyla boşuna tüketilmemesi için, şarj sırasında kabin önceden ısıtılabiliyor veya soğutulabiliyor. Ayrıca batarya optimum çalışma sıcaklığına geri getirilebiliyor, böylece elektrikli menzil en üst seviyeye çıkarılıyor.