Yeni Anayasa çalışmaları
TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Şentop:- “(AK Parti'nin yeni anayasa çalışmaları) Yeni anayasa taslağı aşağı yukarı bir ay içerisinde ortaya çıkmış olacak. Bu, belki parti yetkili kurullarında bir süre görüşülebilir ama mayıs sonu itibarıyla Meclise sunma
ANKARA (AA) - KURBANİ GEYİK / ENES KAPLAN - AK Parti İstanbul Milletvekili ve TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Mustafa Şentop, AK Parti'nin yeni anayasa taslağının aşağı yukarı bir ay içerisinde ortaya çıkmış olacağını belirterek, "Bu, belki parti yetkili kurullarında bir süre görüşülebilir ama Mayıs sonu itibarıyla Meclis’e sunma niyetimiz var.” dedi.
Şentop, AA muhabirine yaptığı açıklamada, AK Parti'nin yeni anayasa metni üzerindeki çalışmalarının devam ettiğini, taslağın bir an önce tamamlanması için yoğun bir şekilde çalıştıklarını bildirdi.
Partide yeni anayasa metni üzerinde bir mutfak çalışması yapıldığını anlatan Şentop, yeni anayasa komisyonu üyelerinin bu çalışmalara son şeklini vermek üzere olduklarına değindi.
AK Parti olarak, yeni anayasa taslağı üzerinde çalışırken, parti dışından gerekli görülmesi halinde çeşitli sivil toplum kuruluşları ve akademisyenlerden de konuya, alana göre yararlandıklarını belirten Şentop, "Bir ekip çalışması yapıyoruz. Yeni anayasa taslağı aşağı yukarı bir ay içerisinde ortaya çıkmış olacak. Bu, belki parti yetkili kurullarında bir süre görüşülebilir ama mayıs sonu itibarıyla Meclise sunma niyetimiz var." diye konuştu.
Şentop, Türkiye’nin yeni bir anayasa yapması için oldukça fazla bir birikimi olduğunu bildirdi. Şentop, TBMM’de 24. Dönem’de yapılan anayasa müzakerelerinde oluşan 14 bin 974 sayfalık bir tutanak ve bu konuyla ilgili ayrıca gönderilen yazılı görüşler bulunduğunu, tüm bunların toplamının yaklaşık 50 bin sayfalık bir birikimi ortaya çıkardığını vurguladı.
AK Parti olarak, yeni bir anayasa yaparken, Türkiye’nin bu konuyla ilgili tüm birikiminden yararlanmaya çalıştıklarını belirten Şentop, “Yeni anayasanın iki temel bölümü var, temel hak ve hürriyetler, bir de yasama yürütme ve yargının düzenlendiği bölüm. Yeni anayasa yaparken, bütün bölümler yeniden ele alınacak, yazılacak. Bu arada yürütmeyle ilgili kısımda da hükümet sistemi tartışması olacak. Biz de parti olarak başkanlık sistemini savunuyoruz, buradan çıkış noktamız, yeni anayasa yaparken içerisinde bir hükümet sistemi konusundaki tartışmaları da karara bağlamak.” ifadesini kullandı.
- “Başkanlık sitemiyle ilgili modelimizin özü, Amerika’daki başkanlık sistemidir”
Yeni anayasada önerecekleri hükümet sistemiyle ilgili de bilgi veren Şentop, şöyle konuştu:
“Bizim başkanlık sitemiyle ilgili modelimizin, önerimizin esası, özü, Amerika’daki başkanlık sistemidir. Yani şu anda uygulanan sistem, iskelet itibarıyla o sistemdir. O sisteme, uzun yıllardır yani bu da belki bir 40-50 yıldır yarım asırdır getirilen eleştiriler var, yaşanan sorunlarla ilgili bazı çözüm önerileri var, onlardan da istifade ettik. Türk tipi dediğimiz mesele ise Türkiye’nin yaşadığı tarihi var, yaşanmışlıkları var, bunlardan istifade etmek anlamında, yine üretilen bazı çözümler, öneriler var. Bunlardan istifade etmek anlamında bir şey ama ana hatları, ana formülasyon, ABD’de de uygulanan başkanlık sistemi formülasyonudur.”
Şentop, diğer partilerin de kendi metinlerini bir an önce hazırlayıp, kamuoyuna sunmalarını, bu anlamda kendi metinleriyle tartışmalara katılmalarını beklediklerini bildirdi.
Şentop, "Yani sadece ‘AK Parti metin sunsun da biz de bunu bir kenarda eleştirelim’ demek yanlış olur. Türkiye’nin bu birikimi çantamızda sakladığımız bir birikim değil. Meclisin web sayfasında, bütün kamuoyuna açılmış bir birikimdir. Onlar da bundan istifade etsinler. Biz partilerin önerilerin üzerinden tartışalım istiyoruz. 'AK Parti’nin önerisi çıksın, herkes bunu tartışsın, diğer partiler de bunu eleştirsin' şeklindeki tartışma doğru olmayacaktır. Bütün partiler kendi görüşlerini kamuoyunun önüne çıkarsınlar, biz de çıkartacağız bunları hep beraber tartışalım." ifadesini kullandı.
Hükümet sistemiyle ilgili tartışmaların, AK Parti döneminde ortaya çıkmadığına dikkati çeken Şentop, şöyle devam etti:
“Başkanlık sistemi, daha doğrusu hükümet sistemi tartışmaları, başkanlık başta olmak üzere şu şekilde; bundan biraz geriye gittiğimizde 2004 yılında çok etraflı olarak, Cumhurbaşkanımız, başbakanken dile getirmiş ve arkasından bu konuda bazı kurumlar, çalışmalar, sempozyumlar yapmışlar. Mesela Barolar Birliğinin 2005 yılında, ‘başkanlık sistemi yarı başkanlık sitemi’ üzerine yapmış olduğu sempozyum var. Değerli akademisyenler, katılmışlar görüş açıklamışlar. Biraz daha geriye gittiğimizde, 2001’de, AK Parti’nin, parti programında, bu konuya hükümet sistemi tartışmalarına dair bölüm var. Orada diyor ki, kabine üyelerinin dışarıdan atanacağı bir hükümet sistemi öneriliyor. Başkanlık denilmemiş ama böyle bir hükümet sistemi, başkanlık ve yarı başkanlık olabilir. Dolayısıyla o tarihlerde AK Parti yeni kurulmuş, bunu açıklıyor. Seçim ne olacak, kim iktidara gelir, yapılabilir yapılamaz tartışması henüz yokken ortada, 2001’de bunu yazmış.”
-“Başkanlık sistemi 1972’den beri tartışılıyor”
Merhum Cumhurbaşkanları Turgut Özal ve Süleyman Demirel’in de başkanlık sistemini dile getirdiğini hatırlatan Şentop, şöyle dedi:
“Sayın Cumhurbaşkanımız da o tarihlerde İstanbul İl Başkanıydı, başkanlık sistemi lehine görüşleri vardı. Yine 1988’de Sezai Karakoç, Diriliş dergisinde başkanlık sistemini savunan seri makaleler yazdı. 1989’da, Sezai Karakoç, Diriliş Partisi’ni kurarken, parti programında başkanlık sistemini benimsediklerini yazdı. Daha enteresan bir şey söyleyeceğim, bir belge, Nisan 1982’de basılmış bir kitap, Birikim Yayınları’ndan derleyen Osman Balcıgil’in “İki Seminer Bir Reform Önerisinde Tartışılan Anayasa” başlık kitabında, belli başlıklar altında anayasa tartışmasını derleyerek sunuyor. Bir başlığın adı, Başkanlık ve Yarı Başkanlık, ona kısa bir giriş yazmış diyor ki ‘son 10 yılda Türkiye’de en çok tartışılan konuların başında başkanlık sistemi gelmektedir.’ Bunu nisan 1982’de yazılan bir kitapta söylüyor, Osman Balcıgil. Bu ne demektir, 1972’den beri başkanlık, en çok tartışılan konuların başından geliyor.
Nitekim 78, 79, 80’li yıllarda Adalet Partisi’nin, başta Demirel olmak üzere ‘yarı başkanlığı benimseyelim’ gibi görüş açıklamaları var. CHP’den 78, 79, 80’de yine bazı milletvekillerin yarı başkanlık lehinde görüşleri, açıklamaları var. Ecevit karşı, o, parlamenter sistem taraftarı. Yine 74, 75’lerde yoğun biçimde Necmettin Erbakan’ın birçok toplantıda, başkanlık sistemi lehinde açıklamaları, değerlendirmeler var. En son olarak 1969’da Milli Nizam Partisi kurulurken, parti programında, ‘başkanlık sistemi Türkiye için gereklidir’ diye başkanlık sistemi yazılmış. Milli Nizam Partisi’nin, belki bilinmezken, parti programını kaleme alan Necip Fazıl’dır. Burada başkanlık sistemini hem düşünce adamı, hem mütefekkir olan Necip Fazıl’ın savunduğunu ifade etmek lazım.”
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın daha lise, orta okulda öğrenciyken, başkanlık sitemini savunan Türkiye’de düşünce adamları, hukukçular, yine siyasetçiler, siyasi partilerin var olduğuna dikkati çeken Şentop, "Alparslan Türkeş'in Dokuz Işık eserinde, başkanlık sistemini savunduğunu görüyoruz. Bunun sebebi şudur, bu kadar farklı kişi, farklı ekolden insanlar niye başkanlık sistemini savunuyor, çünkü Türkiye’de hükümet sistemiyle ilgili bir problem var. Bu problem, esasen 1961 Anayasasıyla beraber başlıyor, Türkiye’de 1961 Anayasasıyla kurulan yürütme sistemi, Türkiye’nin menfaatine, yararına bir netice üretemiyor. Onun için 1961 Anayasası uygulanmaya başlandıktan bir süre sonra Türkiye’de yeni hükümet sistemi tartışmaları ortaya çıkmış." diye konuştu.
-“Atatürk hem Cumhurbaşkanı, hem CHP genel başkanıydı”
Şentop, 1961’den önce Türkiye’de farklı bir sistem bulunduğuna işaret ederek, şu değerlendirmelerde bulundu:
“1924 Anayasası’nda, orada partili cumhurbaşkanı sistemi vardı. Mesela, Atatürk hem Cumhurbaşkanı, hem CHP genel başkanıydı. Atatürk hayattayken İsmet İnönü Başbakan, CHP Genel Başkan vekiliydi. Aynı şey İsmet İnönü seçildikten sonra oldu, Celal Bayar aynı şekildeydi. Dolayısıyla 1961 Anayasası ile beraber getirilen hükümet sistemi, Türkiye için bir fayda üretemediğinden 1960’lı yılların ortalarından itibaren yeni hükümet arayışları ortaya çıkmıştır, yakın zamana kadar da bu tartışma devam etmiştir. Dolayısıyla biz yeni bir anayasa yaparken Türkiye’nin bu kadim tartışmasını, artık 60’lar dediğimize göre 50 yıl olmuş, yarım yüzyıllık tartışmasını artık Türkiye’nin bir karara bağlama ve Türkiye için en iyi olacak sistemi, bu yeni anayasada koyma mecburiyetiyle karşı karşıyayız. Yani yeni anayasa Türkiye’nin sorunlarının çözümünde zemin oluşturacaksa bu aynı zamanda hükümet sistemi tartışmalarını bir şekilde sona erdirecek bölüm de içermesi lazım. Bu anlamda biz başkanlık sitemi için hükümet sistemi için anayasa yapmıyoruz ama yeni anayasa yaparken en önemli anayasal tartışma konularından birisini de bu şekilde anayasada çözme iradesi ortaya koyacağız.”
-“Sistemin değişmesi gerektiği konusunda bütün partiler, ittifak halindedir”
Türkiye’de diğer partilerin de şu anki mevcut sistemin yürümediğini düşündüğünü savunan Şentop, şunları kaydetti:
“Onun için uzlaşma komisyonuna önerdikleri metinde, CHP, MHP, HDP de farklı hükümet sistemi teklif ediyorlar. Şunu söyleyebiliriz, bugünkü sitemin değişmesi gerektiği konusunda bütün partiler, ittifak halindedir ama ‘yerine ne gelsin’ denildiğinde farklı görüşler ortaya çıkıyor. Bu sistemin ele alınması, değiştirilmesi gerektiği konusunda bütün siyasi partiler hem fikirler. Önerdikleri modellere bakarsak 24. Dönemde, çok açık şekilde ortada bu. Biz o bakımdan bu tartışmayı kendi ürettiğimiz tartışma, sorun olarak görmüyoruz.”
AA
Kaynak: