Dr. Faik Özdengül
Yolculuk
İki kişilik bir oyun kurgulanır.
İki arkadaş uzun bir yola çıkacaktır.
Gidecekleri yer belli değil. Sadece yola çıkmakla yükümlüdürler.
Yolda olup biteceklerse kişiliklerine ve arkadaşlıklarına göre şekillenecektir.
Yola çıkarken birbirlerine sözler verirler. Ne olursa olsun yol tamamlanacaktır. Engeller aşılacak, şikayet edilmeyecek, zorluk ve nimetler paylaşılacaktır.
Fakat oyun bu ya meğerse iki zıt kişiliktir seçilenler. Birisi hızdan hoşlanır, diğeri tembel. Birisi yemeyi içmeyi sever, diğerine fazlası dokunur. Birisi ev bark giyecek derdinde diğeri yol ister.
Anlaşılır ve görülür ki anlaşmak zor ve gayrı mümkün.
O zaman güç savaşı başlar senin dediğin ve benim dediğim. Bu da mümkün değildir çünkü ikisi de yürümek için birbirine muhtaç. Yemek de gerekiyor, perhiz de. Birinin diğerini tam anlamıyla yenmesi ve yok etmesi de muhal.
Bu güç ve çetin yolculuk eninde sonunda yardım almayı gerektirir. Elleri ve gönülleri açık yolcular ister. Zira onlara söylenene göre yolun sonunda birinden biri yok olacaktır.
Yolun sonunda yok olacak olan ayağını sürür ve yürümek istemez. Olabildiğince gecikir. Sonu düşünmez. Uzağa bakmaz. Pireyi deve yapar. Diğeri için son yoktur o yüzden onun hesabı ayağının ucu değil sonsuzluktur.
Birbirleriyle anlaşsınlar diye akıl verilmiştir yolculara. Tembel olan hemen sahtesini yapar onun da. Yolda çeldiriciler var dikkatli olun denmiştir. Akıllı olan ve uzağı gören kulağını tıkar diğeriyse bütün seslere kulağını açar.
Kim bu yolcular?
Elbette nefs ve ruh.
Görünürde tek başına insan.
Sadece onlar mı? Değil.
Bu tek kişilik yolculuk başka nefs,ruh yolcularıyla da yürür. Yine aynıdır hikaye.
Kalabalık artsa da yolcu iki kişidir. Nefs ve ruh.
Yol alınır mı? Akıl ve ruh nefsi dizginlerse evet.
Değilse küçücük mesafelerde süre tükenir.
İlişkilere gelince. Bütün ilişkiler nefsin ve ruhun hikayesidir.
Aklı nefsine galip olanlarla nefsi aklına üstün gelenlerin hikayesidir ilişki denen şey.
Ya biri ya da diğeri galip gelir.
Nasıl anlarız yol alıp almadığımızı?
Yürüdükçe ses azalır.
Gürültü varsa yol yoktur.
Yürüyenlerin musikisi içerdedir.
Hakiki yolcu kalbini duyandır.