Kasım Çakır
Yüksek Yüksek Tepelere Ev Kurmasınlar!
Evliliklerde; kız isteme, söz kahvesi, nişan, kına gecesi, nikah, kız alma süreci yaşanır. Bu süreçte gösterilen hassasiyetler ömür boyu gösterilmiş olsa daha iyi olur.
Bu aşamaların her birisinin ayrı bir önemi ve değeri var. Bu anları yaşayan çiftler ve yakınları sevinç, mutluluk, hüzün ve yoğun duygu yüklü anlar yaşarlar.
Beni en çok etkileyen, yoğun duygu yüklü olanı, kına gecesi ve gelin alma olmuştur. Onlarca yıldır bu yazıyı yazmayı planlıyordum. Nasip bu günlereymiş.
Kına gecelerinde,'Kınayı getir aney. Parmağın batır aney. Bu gece misafirem. Koynunda yatır aney' türküsü söylenir. Baba evinde ki son gecesinde kızını koynunda yatıran anneler sabaha kadar ağlarlar. Bu türkü söylenirken, ağlayan anne ve akrabalar aklıma gelir. Acısıyla, tatlısıyla, zorluklarla yetiştirdiği, çiçeği, bir tanesi, yavru kuşu yarın yuvadan ayrılacak, uçup gidecek.
Gelin çıkarılırken, erkek kardeş veya baba gelin kız a kırmızı kuşak bağlar. Kuşak bağlayan ve orada bulunan yakınları ağlarlar. Kardeşine veya kızına kuşak bağlamış olanlarımız iyi bilirler.
Kırmızı kuşak bağlılığı ifade eder. Bağlanan kuşak-kurdele: ' Ayrıldığın baba ocağını unutma! Bağlı kal! Gittiğin yerde eşine, yeni yuvana, akrabalarına, değerlerine bağlı kal!' anlamını taşır.
Evlenen çiftler biz yakınları, evliliğin başlangıcın da yaşanan yoğun duygu yüklü anları ve süreci unutmamalıyız. Yoğun duygu yüklü anıların hatırına huzurlu, mutlu, aynı yastıkta kocanan yuvalara şahit olmalıyız.
yuksek yuksek tepelere ev kurmasinlar
asri asri memlekete kiz vermesinler
annesinin bir tanesini hor gormesinler
ucanda kuslara malum olsun ben annemi ozledim
hem annemi hem babami ben koyumu ozledim
babamim bir ati olsa binse de gelse yelkeni olsa acsa da gelse
kardeslerim yollarimi bilse de gelse
ucanda kuslara malum olsun ben annemi ozledim
hem annemi hem babami ben koyumu ozledim
Baba ocağından ayrılık vakti gelmiş kızının kuşağını bağlayan bir babanın yaşadığı duygu yüklü anı anlatan dizeler:
Kızım gelecek birazdan yanıma. Canımın yongası, yüreğimin ta şurası
Daha şimdiden hissediyorum belimin orta yerinden kırıldığını O gelmeden kendimi toparlamalı ve alıştırma yapmalıyım
Onu gelinlik içinde görür görmez "prensesler gibi olmuşsun kızım" demeliyim
Kızım gelecek birazdan öpüp elimi helallik isteyecek, uçacak yuvadan.
Boğazım düğüm düğüm, yüreğim iki büklüm
Keşke açabilsem de yüreğimi öpse kızım kanayan bu yaramdan
Öpse de geçse acısı her yandan
Kızım gelecek ve gidecek birazdan
Kızım gidiyorsun da yokluğuna nasıl dayanacak bu ruhsuz sandığın baban?
Ağlarsam eğer sanma ki sadece mutluluktan, hepsi ayrılıktan tomurcuğum
Hepsi ayrılıktan.... Ahmet Özhan Uygun