Zaman yazarı Gülen'i böyle eleştirdi!

Zaman yazarı Gülen'i böyle eleştirdi!

Zaman yazarı Mahçupyan'a göre Fethullah Gülen giderek dini kimliğinden ve prestijinden uzaklaşıyor.

Zaman gazetesi yazarı Etyen Mahçupyan, Yeni Şafak gazesine konuştu ve cemaatin yapısıyla ilgili birbirinden çarpıcı eleştirilerde bulundu. Cemaatin güce sahip olduktan sonra hayallere daldığını ifade eden Mahçupyan, bedduanın da Batı tarafından ürkütücü olduğunun altını çizdi.

Mahçupyanın açıklamalarında en çarpıcı bölüm Erdoğan'ın cemaatin zaafının farkında olması. Cemaatin zaafı Gülen'den başka konuşacak yetkilisinin olmaması sonucu Erdoğan'ın sorularıyla onları siyasete çekmesi. Bu yüzden Gülen giderek dini kimliğini kaybediyor.

BEDDUA GEREKSİZDİ

İletişim kriterleri açısından çok doğru bir davranış olmadı. Gereksiz bir şeydi. Batı dünyası için de çok sakıncalı bir hareketti. Batılılar zaten İslâm'a karşı önyargılılar; bu örnek de kullanılabilir bir örnek oldu. Diyelim ki sohbette böyle bir olay yaşandı, ama yayınlanması hataydı.

CEMAAT GÜÇ HAYALLERİNE KAPILDI

AK Parti iktidarıyla birlikte muhafazakar kesim siyasette, iş dünyasında, bürokraside etkinleşti. Muhafazakar kesimde özellikle bürokraside yekpare bir biçimde en etkili olan 'Hizmet Hareketi'ydi. Bürokratik güç sahibi olmak, iktidarın parçası olmak demektir. Emniyet ve özerk bir alan olan yargı kadrolarına sahip olması sebebiyle Hizmet Hareketi birdenbire kendisini iktidarın göbeğinde buldu. Ve belki de hayal edemediği bir gücü kullanabileceği bir noktaya geldi. Bu güç de muhtemelen Hizmet Hareketi içerisindeki bazı kişileri yeni hayaller kurmaya yöneltti.

CEMAATİN EKSİKLERİ

Hizmet Hareketi eğer toplumun önüne çeşitli figürler koyabilseydi, STK'lar üretebilseydi, daha başarılı olabilirdi. GYV var, ama zayıf kalıyor. Bugün hâlâ pek çok şey doğrudan Fethullah Gülen'e soruluyor ve bazı konularda ancak o konuşursa, söz söylenmiş oluyor. Bunları gerçekleştirebilmek için epeyce uzun bir zaman vardı ama yapılmadı. Tayyip Erdoğan da bu zaafı görüp bunun üzerine gidiyor.

GÜLEN DİNİ KİMLİĞİNDEN UZAKLAŞIYOR

Tayyip Erdoğan, durumla ilgili öyle sorular soruyor, öyle sözler ediyor ki, Fethullah Gülen ister istemez siyasi mesajlar vermek zorunda kalıyor. Gülen'in her siyasi konuşması da onu dinî kişiliğinden bir miktar uzaklaştırıyor. Dolayısıyla, kafamızda siyasî mesajlar veren bir din adamı görüntüsü oluşuyor. Fakat şunu da eklemek lâzım: Sonucuna katlandığı sürece bir dinî önder de kanaat belirtebilir.

ŞEFFAFLAŞSAYDI BU OLMAZDI

Gündelik siyasete dair tavır ortaya koyan dinî lider elbette yıpranır. Burada da böyle bir durum var. Hizmet Hareketi, şeffaflaşsaydı ve kendi içinden siyasi figürler üretebilseydi, Fethullah Gülen bu işlerle uğraşmak zorunda kalmayacaktı ve kenarda, saygın bir konumdan insanları kendi bakışı doğrultusunda etkilemeyi sürdürecekti. Ama Hizmet Hareketi, ya böyle bir noktaya geleceğini öngöremedi, ya da kendi içinde böyle bir yetenek geliştiremedi.

DİNİ LİDER KALSAYDI PRESTİJLİ OLABİLİRDİ

Burada iki nokta var. Birincisi, Türkiye'nin tarihi itibariyle böyle bir gelenek var. İkincisi, Türkiye'de siyaset yalnızca siyasi partiler veya oluşumlar aracılığıyla yapılmıyor. Bürokrasi ile de siyaset yapılabiliyor. Tabii şunu da belirtmekte fayda var: Eğer Fethullah Gülen dinî bir lider olarak kalabilseydi, bugün daha prestijli bir konumda olabilirdi.