Salih Sedat Ersöz
15 Temmuz gecesini hatırlamak
15 Temmuz, zifiri karanlıktan aydınlığa geçişin adıdır. Bu gecenin öncesi ihanet sonu kurtuluş ve zaferdir.
15 Temmuz gecesi; Millete darbe yapılmaya kalkışılan karanlık bir gece olduğu kadar, Milletimizin dik duruşuyla darbe girişiminin püskürtüldüğü milli irade zafer gecesidir aynı zamanda…
Gerçekten o gece, bu millet nasıl büyük bir millet olduğunu dünyaya gösterdi. Ülkemizi işgale götürecek bir darbeyi önledi bu millet o gece… Tanklara ve savaş uçaklarına karşı ölümüne karşı durmak her yiğidin harcı değil. O gece dünya, destanlaşan bir lider ve şanlı bir millet gördü.
Bir çağrısı ile milyonları meydanlarda toplayabiliyor ve darbeyi önleyebiliyorsa bu kişi gerçek bir liderdir. Böyle bir lider dünyada kaç tane var acaba? Başkomutanın ve Milletimizin basireti ve cesareti ile büyük bir tehlike atlatıldı o gece...
Karadan ve havadan en stratejik bölgeler ele geçirilmiş. Genelkurmay Başkanı ve darbeye karşı olan Ordu komutanları rehin alınmış. Ele geçirilen TRT’den ‘TSK tümüyle ülke yönetimine el koymuştur’ duyuruları yapılmış. Halkın sindirilmesi için üzerine pervasızca bombalar atılmış ve ateşler açılmış. TBMM bombalanmış.
Cumhurbaşkanının bulunduğu otele operasyon düzenlenmiş. Yeni Genelkurmay Başkanı ve yöneticiler belirlenmiş. Her şey düşünülmüş ve uygulanmış. Hesap etmedikleri tek şey, Milletimizin eskisi gibi olmadığıdır. Millet, eski darbelerde olduğu gibi korkuyla evine çekilip, darbecilere eyvallah dememiştir. İşte hesap edilemeyen bu olmuştur. Milletimiz olaya el koymuş ve gerçek bir darbeyi önlemiştir.
Şanlı milletimiz görevini hakkıyla yaptı. Güzel ülkemin tüm güzel insanları canları pahasına darbeye, hain darbecilere geçit vermedi. “Çanakkale Geçilmez” ruhu bir kere daha yaşandı o gece…
Canları pahasına tankların ve silahların önünde duran ve milli irade uğruna can veren 250 şehidimize bir kere daha Allah'tan rahmet diliyorum. Darbeye geçit vermeyen bu şanlı millete selam olsun.
"Darbeler dönemi bitti" cümlesi 15 Temmuz’a kadar sadece kuru bir söz olarak söylenirdi. O gece bu söz, uygulamaya geçti. Artık hakikaten Türkiye'de darbeler döneminin bittiğini o gece aynel yakin, hakkal yakin gördük, yaşadık. Bundan böyle hiç bir güç bu şanlı millete darbe yapmaya cesaret edemeyecek.
İnsanlık, Türk milletinin yeni bir destanına daha şahit oldu o gece… Yeni nesillerimize anlatacak tarihe geçen şanlı bir destanımız daha gerçekleşti o gece… 15 Temmuz 2016 Türkiye'de darbeler döneminin tamamen sona erdiği ve toprağa gömüldüğü, Milli İradenin zafer günü olarak tarihe geçti.
O gece millet olarak çok zor bir imtihandan başarıyla geçtik.
Başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere, Meclis Başkanımız, Başbakanımız, Bakanlarımız, Medyanın büyük bölümü, Sivil Toplum Kuruluşları, polisimiz, darbeye karşı duran gerçek askerimiz ve şanlı milletimizin her bir ferdi hepsi birer kahraman, hepsi birer yiğit, hepsi birer Alparslan, hepsi birer Ulubatlı Hasan, hepsi birer Fatih oldu o gece…
Peygamber övgüsüne nail olan Fatih’in ve ordusunun torunu olan bu milletle ne kadar iftihar etsek azdır. Dünya üzerinde böyle bir millet bulamazsınız.
Yaşantısı tam istenilen seviyede olmasa bile, vatan söz konusu olunca, namus söz konusu olunca, bayrak söz konusu olunca, din söz konusu olunca kükreyen ve bir anda dalga dalga ayağa kalkan bu şanlı millet, İslâm aleminin tekrar lideri olacaktır İnşaallah… İnanıyorum ki, Allah bu millete bunu nasip edecek.
Ve Milli İrade nöbetleri… Heyecandan, Vatan aşkından hiçbir şey kaybetmeden tam 27 gün boyunca akşamdan sabaha kadar devam eden nöbetler…
Söz konusu Vatan olunca, değil 27 gün yıllarca yorgunluğa ve uykusuzluğa rağmen milli irade nöbetlerine devam eder bu millet.
Zira Vatan giderse yorgun, uykusuz, ağrılı bedenlerimiz de olmayacak. Vatan giderse sığınağımız, korunağımız, ailemiz, bakmaya kıyamadığımız evlat ve torunlarımız da olmayacak. Vatan giderse mal ve mülklerimiz de olmayacak. Vatan bizim her şeyimiz.
FETÖ denilen bu alçak örgüt ve mensupları bir daha böyle bir kalkışmaya cesaret edemezler. Ancak, suikastlar düzenleyebilirler. Onun için uyanık olmak gerekir.
Bunların masum görünümlerine aldanmayın. Yeter ki Pensilvanya’daki o haydut başından emir alsınlar. O masum yüzlerin bir anda canavarlaştığını, bir anda en kanlı teröriste döndüğünü, bir anda canlı bombalara dönüştüğünü görebilirsiniz.
Ancak ne yapsalar boş… Ölüme gülerek giden bu millete ne yapabilirler ki? Ölümden öte yol mu var? Ölümü göze alarak kurşunun üstüne giden, tankın altına yatan bu milleti korkutabilirler mi?
O gece, Allah, bu milletin her bir ferdinden ölüm korkusunu kaldırdı. Rabbimiz ölümü öyle bir güzel gösterdi ki, herkes ölüme koşarak gitti. Gidemeyenler de ben niye şehit olamadım diye hayıflandı. Kıskandı şehitlerini, gazilerini…Bu millet ne güzel millet Yarabbi…
Yaşadığımız şerden, büyük hayırlar doğdu. Yeniden bütünleştik, kardeş olduğumuzun farkına vardık. Bedenlerimizle birlikte yüreklerimiz de birleşti. Normal zamanlarda yapamayacağımız işleri yaptık, büyük adımlar attık millet olarak, devlet olarak…
Ayrıca, bu Fetö’nün iç yüzünü göremeyen ahmaklarda görmüş oldular, bunların ne büyük bela olduğunu… Bu şerden, bu beladan, büyük hayırlar hâsıl eden Rabbimize sonsuz şükürler olsun.
15 Temmuz’un o karanlık gecesini, 16 Temmuz’un ve daha sonraki günlerin nurlu sabahına dönüştüren Rabbimize hamdolsun.
Sonsuza kadar var ol, sonsuza kadar bahtiyar ol Türkiyem. Sonsuza kadar mahrem eller sana değmesin canım Vatanım…
BU DUAYA 'AMİN' DİYELİM
Cennet Vatanımızı dış güçlere peşkeş çekenleri,
Ülkemizin huzurunu bozmak isteyenleri,
Paralel Devlet Yapılanmasındaki hainleri,
Kahhar ismi şerifinle kahreyle Sen Yarabbi!
Ülkemizi bir gecede kan gölüne çevirenlere,
Çocuk, kadın, yaşlı demeden öldürenlere,
Çete reisinin emriyle hareket edenlere,
Bir daha gün yüzü gösterme Sen Yarabbi!
Pensilvanya'daki psikopat haydut başını,
O iblis, o hain, o deccal Amerikan uşağını,
Türkiye düşmanları hesabına çalışan bu ajanı,
En kısa zamanda cehenneme gönderiver Yarabbi!
Milli iradeye tasallut edenlerin,
Hak ve özgürlüğümüzü gasp edenlerin,
Milletin silahını millete yöneltenlerin,
Ocaklarını başlarına geçiriver Yarabbi!
Ne yapsalar, Türk Milleti kabul etmez zilleti,
Yılmaz mücadelesiyle def eder başındaki illeti,
Vatanına, Ülkesine sahip çıkan bu Milleti,
Kıyamete kadar, Sen bahtiyar eyle Yarabbi!
Çanakkale geçilmez ruhuyla destanlar yazan,
İstiklal mücadelesi ruhuyla kıyama kalkan,
Vatanı için ölümü göze alarak şahlanan,
Bu milleti, tekrar, İslam Âleminin lideri yap Yarabbi!
Salih Sedat der ki, sözde hizmet hareketi,
Karanlık güçlere hizmetinin olmazdı bereketi,
İslam'ı istismar eden bu ihanet şebekesi,
Aldı milletten cevabını,
Sonrasını Sana havale ediyoruz Yarabbi!
Salih Sedat Ersöz