2012 yılında Türkiye’de internette neler oldu?

2012 yılında Türkiye’de internette neler oldu?

Alternatif Bilişim Derneği’nin raporuna göre, son zamanlarda Türkiye’de sosyal medya paylaşımları nedeniyle, kovuşturulan, tutuklanan, hakkında dava açılanların sayısı arttı.

Alternatif Bilişim Derneği’nin raporuna göre, son zamanlarda Türkiye’de sosyal medya paylaşımları nedeniyle, kovuşturulan, tutuklanan, hakkında dava açılanların sayısı arttı. Raporda şu görüşlere yer veriliyor: “Sosyal medyada “propaganda” yaptıkları gerekçesiyle çocuk yaştaki tutuklular için astronomik cezalar isteniyor; Fazıl Say’ın ünlü Twitter davası uluslararası basına yansıdı. Anonymous, LulzSec gibi “hacktivist” grupları temkinli bir biçimde “siber tehdit” olarak adlandıran devletlerin tersine, benzeri bir grup olan RedHack, hukuken tartışmalı bir biçimde “terör örgütü” ilan edildi ve Twitter’daki çok sayıda takipçisinin de “terör örgütü sempatizanlığı”ndan kovuşturmaya uğrayabileceklerini ima eden haberler çıktı.”

Yeni üniversite disiplin yönetmeliğinde sosyal medya paylaşımlarının suç sayıldığı, sosyal medyada yazdıkları ve paylaştıkları şeyler için tutuklananlar olduğu belirtilen raporda, hükümet, kendi denetimi dışında bir medyaya tahammülü olmadığı gerekçesiyle eleştiriliyor. Türkiye’de medyanın ciddi baskı altında olduğuna, Türkiye’nin dünyada tutuklu gazeteci sayısı açısından dünyada bir numarada bulunduğuna dikkat çekilen raporda, muhalif söylemlerin kovuşturmaya uğradığı, kullanıcıların tutuklandığı veya bu korkuyla oto sansüre zorlandığı suçlamasında bulunuluyor.

Alternatif Bilişim Derneği’nin raporunda şöyle deniyor:

“Gerek sosyal medyaya yönelik olarak kullanıcıları oto-sansüre zorlayan korku operasyonları, gerekse hükümetin bu alternatif bilgi mecrasına yönelik sansür projeleri, hem anayasamızla, hem de taraf olduğumuz uluslararası sözleşmelerle korunan ifade özgürlüğünün açık ihlalidir.”

İnternet’e kimlik numarasıyla girme konusu


​​Alternatif Bilişim Derneği, raporda Türkiye’de İnternet’e T.C. kimlik numarası ve bir şifreyle girilmesini zorunlu kılarak tüm kullanıcıları takip ederek fişleme girişimlerinin Çin, Suudi Arabistan, Kuzey Kore, İran gibi ülkelerde uygulandığını hatırlatıyor.

Sağlık Bakanlığı’nın İnternet’i Filtrelemesi

Rapora göre, Sağlık Bakanlığı 200 kadar websitesini zayıflama, kalp sorunları ve diyabet gibi sağlık sorunlarıyla ilgili yanlış bilgilendirmeden dolayı kara listeye aldı. Sağlık Bakanlığı bu süreçte Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı’yla (TİB) filtreleme için işbirliği yaptı. Alternatif Bilişim Derneği Sağlık Bakanlığı ve TİB’in bu uygulama yerine, söz konusu websitelerine zararlı içerik konulu bilgilendirici uyarı metni yerleştirebileceğini belirtiyor.

Phorm şirketinin Kişisel İletişimin Mahremiyetini İhlal Etmesi

Alternatif Bilişim Derneği’ne göre, Türkiye’nin en büyük Internet Servis Sağlayıcısı konumundaki TTNET, 2012’de Phorm şirketi ile bir iş ortaklığı anlaşması imzaladı. Phorm şirketi gittiği her ülkede kişisel iletişimin mahremiyetinin ihlali nedeniyletepkiye hedef oldu. Bu yüzden ABD’den ayrılmak zorunda kalan şirket 2006 ve 2007’de İngiltere’de büyük ISS’lerle iş ortaklıkları kurarak Internet kullanıcıları üzerinde gizli deneyler yaptı. Bu deneylerin ortaya çıkmasıyla büyük tepki toplayan Phorm, AB’nin de tepkisine neden oldu. AB İngiltere aleyhinde kişisel mahremiyetin ihlali konusunda dava açtı. Tepkiler nedeniyle İngiltere’yi ve Güney Kore’yi de terketmek zorunda kalan Phorm halen Türkiye ve Brezilya gibi kişisel mahremiyet konusunda duyarlı olmadığını düşündüğü ülkelerde faaliyete geçmeye çalışıyor.

Yeni medya ortamlarında artan nefret söylemi


​​Alternatif Bilişim Derneği’nin raporuna göre, yasalarla nefret söyleminin önüne geçilmesi çok zor ve çoğunluklaimkansız. Bu bakımdan, İnternet kullanıcılarının da nefret söylemi ve demokrasi ile ifade özgürlüğü sınırları konusunda bilgilendirilmesi, bu alanda eğitim faaliyetlerinin yürütülmesi gerekiyor. Dernek, İslamofobinin, inanç ve mezhep temelli nefret söylemleri arasında yer aldığını vurgulayarak Başbakan’ı, İslam dışındaki inançlara nefret söylemini görmezden geldiği gerekçesiyle eleştiriyor.

BTK’nun “Güvenli İnternet” filtresi uygulaması

BTK tarafından 22 Kasım 2011 tarihinde “Güvenli İnternet” filtresi uygulamasının yürürlüğe sokulduğunu hatırlatan Alternatif Bilişim Derneği, tüm İSS’lara BTK tarafından hazırlanan filtre sözcüklerin gönderildiğini, dolayısıyla erişilmesi yasaklanan/engellenen sözcükler ve web sitelerinin devlet eliyle belirlendiğini kaydediyor. Uygulamanın ifade özgürlüğünün sınırlarını daralttığına, halka tek tip bir aile/çocuk tasarımı dayattığına dikkati çeken Dernek, raporunda şöyle diyor: “İnternet'in güvenli kullanımı filtrelerle değil, dijital okur yazarlıkla mümkündür. Merkezi filtre hiçbir demokratik ülkede önerilmemektedir. AGİT üyesi ülkeler arasında merkezi filtre uygulayan tek ülke maalesef Türkiye'dir. Devlet eliyle merkezi filtre uygulayan ülkeler ise Kuzey Kore, Çin, İran ve Suudi Arabistan gibi ülkelerdir.”

Erişimi engellenen web siteleri ve sosyal medya kullananlara ceza

Alternatif Bilişim Derneği’nin raporunda Engelli.web sitesi esas alınarak, 20.690 web sayfasına erişimin engellediğini belirtiyor. Bu sitelerin erişim yasağı şu şekilde kategorize edilebilir (http://engelliweb.com/kategoriler/):
TİB Tarafından Engellenenler (17471)
Mahkeme/Savcılık Kararı Yazanlar (982)
Mahkeme Kararı Yazmayanlar (1219)
Erişim Engeli Kaldırılanlar (113)
Engellenen IP Adresleri (69)
Engellenen Wordpress Blogları (26)
Engellenen Blogger/Blogspot Blogları (52)

Son olarak da, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı, Müslümanların Masumiyeti adlı filmin video içeriğinin bulunduğu URL adreslerine erişimin engellenmesi için yasal süreç başlattı.