Memleketi Kurtaran Adam
Afyon, Burdur, Hadim ve Ilıcapınar
Dün bi ara kalktım TÜYAP fuar alanına gittim. Belediye İhtiyaç Fuarı’nın ikincisi düzenleniyor ya, şöyle bi bakalım hangi belediye ne yapmış diye. Bildiğim kadarıyla Konya’da 31’i ilçe 174’ü belde olmak üzere 206 belediye var, ama maalesef birkaç belde ve on onbeş ilçe belediyesi dışında stand açan olmamış. Anlayacağınız Büyükşehir Belediyesi’nin ana sponsorluğunda Konya Belediyeler Birliği’nin katkılarıyla düzenlenen fuarda beklediğimi bulamadım.
Katılımcı belediye sayısı beklediğimin çok altındaydı çünkü. Gitmeden önce nasıl sığar o kadar belediye diye kendime sorduğum sorunun cevabını da almış oldum tabi. Konya’nın Meram ve Selçuklu ilçeleriyle Büyükşehir’in standını görme imkanım oldu. İtiraf etmeliyim ki en sade, fuzuli para harcanmadan eldeki imkanlarla oluşturulan Selçuklu’nun standını beğendim. Büyükşehir ve Meram’ın abartılı ve bir o kadar da bol para harcandığı belli standlarına ise benim bişey dememe gerek kalmadı. Bir vatandaş Büyükşehir’in bol fotoğraflarla süslediği standda yanıbaşımda, “Abi burası 150-200 milyar yemiştir beeaa” deyiverdi…
Afyon standında ikram edilen enfes sucuğun tadı damağıma öğerken, karşıma Burdur Belediyesi’nin mütevazi standı çıktı. Cevizli mevizli ezme ikram ettiler bayıldım doğrusu. Bizim Hadim ve Ilıcapınar standlarında ise kiraz ikramı övgüye değerdi doğrusu. Şuradan 50-100 km öteden gelemeyen ilçelerimiz varken, Van Belediyesi’nin geldiğini görmem şaşırttı. Bir de Kocaeli ve Fethiye belediyeleri dikkatimi çekti…
Bu tür fuarlarda belediyeler para harcamaktan kaçınarak, yaptıkları hizmetleri tanıtan küçük broşürler dağıtsalar, yörelerinin meşhur yiyecek veya başka bir nesnesini sunsalar maksat hasıl olur kanımca. Ne o öyle, büyük holdingler gibi dev direkler, ışıklandırmalar bilmem neler… Fazla para harcayan belediyeler aslında tam olarak ne yapmak istiyorlar anlayana aşk olsun. Yolların asfaltını adam gibi yapmadan gidip oralarda uçup konamamak da ne oluyor…
Benim dediklerimle yetinmeyin, kalkıp gidin fuara ve kim ne yapmış gözlerinizle görün. Eleştirilerinizi bizzat yapın, övülecek şeyleri de yine bizzat başkanların yüzlerine söyleyin gitsin. Teşekkür etmeyi de ihmal etmeyin, ne de olsa gece gündüz bizim için çalışıp dururlar…
Kibir Yok
Nasreddin Hoca’ya yapılan şakalar tükenip bitmezdi. Akşehirliler bir gün Hoca’ya takılır ve sorarlar.
- Hocam senin evliyalar katında ulu bir kişi olduğun söylenir. Aslı var mıdır?
Hocanın böyle bir iddiası elbette yoktur ama bir kere soruldu ya cevaplar:
- Herhalde öyle olmalı.
Bunu duyan bir kişi hemen söylenmeye başlar:
- Böyle kişiler zaman zaman mucizeler göstererek bu özelliklerini herkese kanıtlar. Hocam madem kabullendin, göster bir mucize görelim. Hoca :
- Pekala size şimdi bir numara yapalım, der. Karşısında duran ulu çınara:
- Ey ulu çınar çabuk yanıma gel, der
Tabii ne gelen ağaç var ne de giden... Hoca yürümeye başlar ve ağacın yanına varır. Akşehirliler ne oldu hocam ağacı getiremedin kendin yanına gittin diyerek gülünce Hoca:
- Bizde kibir yoktur. Dağ yürümezse Abdal yürür, der.