Ümit Savaş Taşkesen

Ümit Savaş Taşkesen

(Sağ Beyinle?) Düşünme nedir? Zeka mı, Beceri mi?

İnternette ya da kitaplar nörobilim, beyin, zihin üzerine yayınlanmış olan kitapların sayısı artıyor. Birçoğu da çok etkili, yeni, farklı şeyler söylüyor. Bunlar bazen birbirinden farklı şeyler söylese de beynin sadece yarısını (sağ/sol) çalıştırıp güçlendirmekle ilgili bir iddia, eğitim, terapi, kurs önerisine rastlamadım. Aksine ilgili bütün literatür zihnin bütüncül olarak geliştirilmesini savunurken sadece bir yönünü vurgulayan söyleme inanmak cahilliktir. İnsanın kendi zihnini ve ilgili literatürü bilmemesidir. İlgili literatür düşünme yeteneğimizin kaynağı ve geliştirilip geliştirilemeyeceği üzerine farklı görüşler ileri sürer. Bu başka bir şeydir. Bu yazıda bunu açıklamaya çalışacağız. Düşünme konusunda iki temel yaklaşım öne çıkar: bu bir zeka işidir ya da öğrenilebilir bir beceridir. İddiaları inceleyelim:

Düşünme bir zeka meselesidir.

Bu görüşe göre, zeka genlerimiz tarafından belirlenir ve düşünme kapasitemiz göz rengimizi değiştiremeyeceğimiz gibi bir realitedir ve sabittir, değiştirilemez. Yani, doğuştan sahip olduğumuz zeka potansiyeli neyse, düşüncelerimiz de o kadar güçlü veya zayıf olacaktır.

Düşünme bir öğrenilen, geliştirilen bir beceridir.

Bu görüş ise düşünmenin tıpkı bir yetenek veya kas gücü gibi eğitimle ve pratikle geliştirilebileceğini savunur. Eğer düşünme becerilerimizi geliştirmek için çaba harcarsak, bu konuda daha yetkin olabiliriz. Beyin bir bütün halinde gelişir, sağlı ya da sollu değil. Zeka ile düşünmeyi nasıl ayırt edebiliriz? Genelde karıştırılan, ayırt edilmesi zor kavramdır. Açıklamaya çalışalım.

Zeka ve Düşünme: Bir Analoji

Zekayı bir arabanın "beygir gücü" olarak düşünebiliriz. Genetik olarak sahip olduğumuz zeka potansiyelimiz, beynimizin temel kapasitesini belirler. Ancak bu potansiyelin nasıl kullanıldığı, yani düşünme becerimiz, tamamen bizim kontrolümüzde olabilir.

Bir araba düşünün: Performansı sadece motor gücüne bağlı değildir. Arabanın nasıl bir yolda kullanıldığı, sürücünün becerileri ve aracın genel durumu da büyük önem taşır. İşte zeka, arabanın motor gücü; düşünme ise bu motor gücünün nasıl kullanıldığıdır.

Zeka bir potansiyeldir, düşünme ise bu potansiyelin hayata geçirilme biçimidir.

Düşünme Nedir?

Düşünme sürüş becerinizdir. Güçlü bir arabanız varsa, sürüş becerilerinizi geliştirmeniz gerekir.

Yüksek zekaya sahipseniz, bu potansiyeli tam anlamıyla kullanabilmek için düşünme becerilerinizi geliştirmelisiniz. Aksi takdirde, bu büyük potansiyel boşa harcanabilir ve hatta başkaları için tehlikeli hale gelebilir. Ne yazık ki, birçok zeki insan bu beceriyi geliştirmediği için yaratıcılıktan ve verimlilikten uzak kalıyor.

Daha az güçlü bir arabanız varsa, sürüş becerilerinizi daha da geliştirmelisiniz.

Kendinizi çok zeki olarak görmüyorsanız bile, düşünme becerisi üzerinde çalışarak bu açığı kapatabilirsiniz. Yani, zeka bir sınır, engel değildir. Doğru düşünme alışkanlıkları ile performansınızı artırabilirsiniz.

Zeka, doğuştan gelen bir potansiyel olabilir, ancak düşünme becerisi tamamen bizim çabalarımıza bağlıdır. İster yüksek zekaya sahip olun, ister daha düşük bir potansiyele sahip olduğunuzu düşünün; düşünme becerisini geliştirmek herkes için mümkündür. Güçlü bir araba, iyi bir sürücü olmadan işe yaramaz. Ancak iyi bir sürücü, daha az güçlü bir arabayı bile büyük bir ustalıkla kullanabilir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Çok uzun metinler, küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.