4 Haziran akşamı anketler yeniden yapılmalı

Siyasetinin tansiyonu gittikçe yükseliyor.

Anlaşılan o ki, Türk siyasi tarihindeki en ilginç seçimlerden birine şahit olacağız.

Konjonktür, siyasi partileri aslında hazırlıksız yakaladı.

Ne iktidarı, ne de muhalefeti bunu beklemiyordu.

Geçtiğimiz ay yaşanan Cumhurbaşkanlığı seçimi krizi, iktidarından muhalefetine tüm siyasi partilerde taşları yerinden oynattı.

Siyasi partilerin içinde oluşturulan dengeler bozuldu.

Parti içi dalgalanmalar karın ağrıtmaya başladı bile.

Hele 4 Haziran’dan itibaren, yani aday listelerinin seçim kuruluna tesliminden itibaren asıl  fırtına kopacak.

AKP seçime rahat girecek partilerden biri gibiydi. Konjontür en azından onu gösteriyordu.

Ancak AKP’de yaşanan Abdüllatif Şener krizi, Zafer Üskül, Ertuğrul Günay gibi solun mühim adamlarının partiye katılmaları tabanda büyük rahatsızlık yaratmış durumda.

Demokrat Parti macerası ise bitti bitecek.

Erkan Mumcu geçtiğimiz akşam, Mehmet Ağar ekibinin hakkaniyet içinde olmadığını ve bunun onur kırıcı bir tavır olduğunu söyleyerek ANAP’ın Demokrat Parti’ye katılmasının önündeki engelleri sıraladı.

Aday listeleri konusunda anlaşamadıkları kesin. Düşünün bir kere, ANAP ve Doğru Yol Partisi bu ülkede yıllarca iktidar oldu, yüzlerce bakan, milletvekili ve bürokratı var ve hepsi de 1. sırayı istiyor.

CHP açısından da DSP’lilere ayrılan kontenjan merak konusu.

Cumhuriyet mitinglerinin havası sönmüş durumda.

Şimdi reel siyaset konuşuyor.

DSP’li adayların rahatça seçileceği yerlere konulmaması ihtimali bu ittifakın ölü doğmasına neden olacak gibi görünüyor.

Büyük Birlik Partisi,  Saadet Partisi ittifakı da yılan hikayesine döndü.

BBP genel başkanı Muhsin Yazıcıoğlu’nun Sivas’tan bağımsız aday olacağı kulislerde en çok dillendirilen iddia.

Sivas’lı Abdüllatif Şener’in aday olmaması Yazcıoğlu’nun şansını daha da arttırıyor.

Bu arada en rahat parti MHP sanki.

Bu düşüncemi doğrulayan pek çok belirti var.

Ancak en önemlisi MHP genel başkanıyla bir saatlik görüşmemiz boyunca almış olduğum izlenim.

Çok sakin bir havası vardı.

Yüzünde diğer siyasi parti liderlerinde gördüğüm telaş ve gerginlikten eser yoktu.

MHP’nin hiçbir parti ile ittifaka girmemesi, rahat aday belirlemesini sağlamış, temayülde farklı bir yöntem seçilmesi, şehir anketleri, net üzerinden MHP’li üyelerden alınan aday profili saptaması, Parti yönetimini ve MHP liderini de oldukça rahatlatmış.  

Bütün bunlarla birlikte MHP’nin adayları  konusunda çok ilginç bir açılım içinde olduğunu öğreniyoruz.

Her an büyük sürprizler yaşanabilir.

Çünkü Devlet Bahçeli’nin bazı sözleri  mecliste MHP’li yeni yüzleri göreceğimizin sinyalini veriyor.

****

Bütün bu olup bitenler, siyasi partilerde yaşanan fırtınalardan sonra yeni bir anketi kim yapar bilmiyorum, ancak 4 Haziran akşamında yapılacak anket  sonuçlarının eski yapılanlardan çok farklı çıkacağı kesin gibi.

Çünkü 4 Haziran akşamı Yüksek Seçim Kurulu’na  teslim edilecek aday listeleri siyasi partilerin seçime nasıl bir vizyonla girecekleri açısından  çok önemli bir ipiucu olacak.

Çünkü küskünler, sempatizanlar, antipati duyanlar, parti tercihlerinden memnun olanlar, hepsi 4 Haziran sonrası seslerini daha yüksek bir şekilde duyuracaklar.

4 Haziran Pazartesi akşamından itibaren siyaset yeniden ve hiç beklemediğimiz şartlarda şekillenebilir.

Görünen o ki, küskünü en az olan parti, tavrını, amacını ortaya net bir şekilde koymuş parti seçime daha rahat ve daha enerjik bir şekilde girecek.

Bunu hangisi becerebilecek, bu akşamdan itibaren görmüş olacağız..