Başbakan Yardımcısı Canikli: (2)

Başbakan Yardımcısı Canikli: (2)

"(Kurlardaki dalgalanma) Türkiye, dip noktayı gördü. Dipten çıkmaya başlamıştı ve o çıkış devam ediyor. Çıkarken ufak tefek dalgalanmalar olur. Volatilitenin çok yüksek olduğu dönemler geçti"- "2017 büyüme rakamlarımız kesinlikle uluslararası kredi derece

ANKARA (AA) - Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli, kurlardaki dalgalanma konusunda Türkiye'nin dip noktadan çıkmaya başladığını ve bu çıkışın devam ettiğini belirterek, "Çıkarken ufak tefek dalgalanmalar olur. Volatilitenin çok yüksek olduğu dönemler geçti." dedi.

Canikli, A Haber canlı yayınında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu ve soruları yanıtladı.

Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşları Fitch ve Moody's'in Türkiye'nin 2017'de yüzde 2,3-2,4 civarında büyüyeceği ve Fitch'in yıl sonunda dolar kurunun 3,80 lira olacağı yönündeki açıklamalarının hatırlatılması üzerine Canikli, derecelendirme kuruluşlarının çok sığ analiz yöntemleri olduğunu söyledi.

Söz konusu kuruluşların geçmişte Türkiye'ye ilişkin tahminlerinde sık sık revizyon yapmak zorunda kaldıklarının altını çizen Canikli, "Büyüme rakamlarımız kesinlikle uluslararası kredi derecelendirme kuruluşlarının tahminlerinin daha üzerinde olacaktır. En ufak bir tereddüt görmüyoruz." diye konuştu. Canikli, söz konusu kuruluşların kurun şu anki seviyesine göre tahminlerde bulunduğuna ve her zaman en kötü senaryolu esas aldıklarına işaret etti.

Canikli, aldıkları tedbirler sayesinde piyasada talebin canlandığına dikkati çekerek, KOBİ'lere ciddi bir kredi alanı oluşturduklarını, gerekli şartları taşıyan ve talepte bulunan 460 bin KOBİ'nin tamamına yaklaşık 10,8 milyar lira faizsiz kredi kullandırılacağını hatırlattı.

Mobilya, beyaz eşya ve konut sektörüne yönelik önemli vergi indirimleri yaptıklarını kaydeden Canikli, "İnşallah bu hafta Bakanlar Kurulundan 250 milyar liralık yeni bir kredi hacmi için karar çıkıyor. KOBİ'ler dışındaki firmaları da kapsayan çok ciddi bir kredi hacmi açtık." dedi.

Geçen yılın büyüme rakamlarına ilişkin beklentilerinin sorulması üzerine Canikli, "Daha önce öngördüğümüz rakamın bir miktar altında gelebilir. Bu da 2016 üçüncü çeyrek büyümesinin negatif olmasından kaynaklanıyor ama bunların (kredi derecelendirme kuruluşları) söylediğinin üzerinde gerçekleşecektir." değerlendirmesinde bulundu.

- "Fed'in faiz artırımı fiyatlandı, baskı oluşturmaz"

ABD Merkez Bankasının (Fed) 15 Mart'ta, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının ise ertesi gün faiz kararını açıklayacağının hatırlatılması üzerine Canikli, piyasaların Fed'in faiz artırımı beklentisini büyük oranda satın aldığını söyledi.

Canikli, faiz artışının gerçekleşmesinin piyasalarda ilave bir dalgalanmaya yol açmayacağını dile getirerek, şöyle devam etti:

"Elbette bununla ilgili kararı Merkez Bankası verecektir. Merkez Bankasının nasıl bir karar alacağını bilemeyiz. O konuda herhangi bir yönlendirmemiz de söz konusu olmaz. Elbette ki düşüncelerimiz vardır ama bu konuda Merkez Bankası para politikalarını uygulama konusunda özerkliğe sahiptir. Dolayısıyla Merkez Bankası bütün bu gelişmeleri dikkate alarak kararını verecektir. Şu an itibarıyla Fed'in mart ayında faiz artıracağı beklentisine yönelik piyasalarda bütün rakamlar fiyatlanmıştır. Eğer faizi artırmazsa bu daha olumlu bir havanın oluşmasına yol açar, artırım olursa da baskı oluşturmaz."

- "Dipten çıkış devam ediyor"

Kurlardaki ani iniş çıkışların ne kadar süreceğine yönelik görüşünün sorulması üzerine Canikli, kurlardaki dalga boyunun azaldığını ve azalmaya devam edeceğini daha önce söylediğini anımsattı. Bu görüşünün gerçekleştiğini belirten Canikli, "Türkiye, dip noktayı gördü. Dipten çıkmaya başlamıştı ve o çıkış devam ediyor. Çıkarken ufak tefek dalgalanmalar olur. Volatilitenin çok yüksek olduğu dönemler geçti." ifadelerini kullandı.

Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşlarının kurlarda dalgalanmayı artıran bir etken olarak karşılarına çıktığını anlatan Canikli, bu kuruluşların açıklamaları ve not kararlarının ilgili ülkede volatilitenin yükselmesine neden olduğunu söyledi.

Canikli, söz konusu kuruluşların Türkiye'ye ilişkin en olumsuz kararları verdiklerinin altını çizerek, "Dolayısıyla bundan sonra dalgalanma oluşturacak notları, açıklamaları kalmadı." dedi.

Talebin yukarı doğru çıkmasına paralel olarak Türkiye'nin dip noktadan yükselmeye başladığını vurgulayan Canikli, talep artışlarının üretim rakamlarına da yansımaya başladığını kaydetti.

Gelecek dönemde bu çıkışın ivme kazanacağını anlatan Canikli, "Bunlar da işsizlik rakamlarını aşağı, büyüme rakamlarını yukarı çekecek. Aynı şey enflasyon için de geçerli. Özellikle ikinci yarıdan itibaren enflasyon rakamlarındaki düşüşleri hep birlikte göreceğiz." diye konuştu.

- "Bahçeli'nin çıkışı son derece vatanseverdir"

Başbakan Yardımcısı Canikli, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin, AK Partili bakanların bazı etkinliklerinin Avrupa ülkelerinde engellenmesi üzerine "Sayın Cumhurbaşkanı Avrupa'ya gidecekse ben de onunla giderim" yönündeki açıklamalarının anımsatılarak, değerlendirmelerinin sorulması üzerine şunları kaydetti:

"Buna yönelik iradeler daha önce ifade edildi. Sayın Bahçeli'nin bu çıkışı son derece vatansever bir çıkıştır. Çünkü AB, başta Almanya olmak üzere, bu kampanyada taraf olmuştur, oradan 'hayır' kampanyası yapanların yanında yer almıştır. Onları desteklemektedir, bu yeni değil, Almanya'nın, epeyden beri Avrupa'nın terör örgütlerine kucak açtığını, her türlü finansal destek sağladığını biliyoruz. Buna en son FETÖ de dahil edildi. Buradan Türkiye'den kaçan FETÖ mensuplarının Almanya'da çok rahat bir ortamda yaşayabildikleri, hayatlarını idame ettirebildikleri ve Almanya devleti tarafından korunduklarını biliyoruz. Türkiye'ye karşı terörist faaliyetlerle bulunan kim varsa maalesef Almanya ve Avrupa bunlara kucak açıyor ve destekliyor. Sayın Bahçeli de bunu biliyor, Almanya'ya karşı Cumhurbaşkanımızın çıkışına refleks vermesi, böyle bir olumlu destek vermesi hem takdire şayan hem de gerçekten olayların perde arkasını kavrayan, bilen bir devlet adamı hassasiyetinin de yansımasıdır aynı zamanda."

"Ortak AK Parti ve MHP mitingi olmasa bile Sayın Bahçeli'nin AK Parti, Sayın Başbakanın MHP mitingine katılması söz konusu mu?" sorusuna karşılık da Canikli, "Olabilir, 'olmaz' diye bir yaklaşımımız söz konusu değil. Daha önce de söz konusu oldu. Sonuç itibarıyla bir kampanya yürütülüyor, iki siyasi partinin de hedefleri aynı ve gerekçelerin de önemli bir bölümü aynı." yanıtını verdi.

MHP ve AK Parti'nin gerekçelerinin mevcut sistemin kriz ürettiği ve yeni sistemle Türkiye'nin güçlü yapısının takviye edileceği yönünde olduğunu anlatan Canikli, "Amacımız da aynı, yöntemlerimiz de. Olabilir, bunların hepsi söz konusu olabilir. Önümüzdeki günlerde göreceğiz." değerlendirmesini yaptı.

(Bitti)

AA

Kaynak:Haber Kaynağı