Başbakan’ın Davos’taki çıkışından hemen sonra iki ilginç telefon aldım.

Birinci telefon bir MHP’liden geliyordu. MHP’den milletvekili adayı da olmuş bir isim… “Ben MHP’liyim, bugüne kadar oyumu hep MHP’ye verdim. MHP için çalıştım ve çalışıyorum. Şunu itiraf edeyim ki başbakanımla gurur duydum” diyordu…

Gecenin ilerleyen saatlerinde arayan ikinci kişi ise Saadet Partili’ydi. ‘Bir adam ve bir eşek’ başlıklı yazımı da okuduğu günün akşamında Erdoğan’ın Davos’ta sergilediği bu tutum onu da gururlandırmıştı: “Eli değnekli bir oğlan çocuğu çıktı nihayet” dedi yazıma binaen. “Seçimde oyum Saadet’e ama Erdoğan’la ilk defa bu kadar gurur duydum” diyordu o da…

Tabi başbakan sadece bir siyasi hareketin başı değil; Türk halkının da en önemli temsilcisi…

Nitekim Saadet Partisi Genel Başkanı Numan Kurtulmuş da, Başbakan Recep Tayip Erdoğan’ın Davos'taki İsrail Cumhurbaşkanına karşı yaptığı çıkışa destek verenlerdendi.

Tabi Kurtulmuş’un bir de notu vardı. Davos’taki kararlılığın diplomatik olarak devamını isteyen Numan Kurtulmuş, Türkiye'nin, İsrail ile olan anlaşmalarını askıya alması gerektiğini savunuyor, İsrail uçaklarının Konya'daki eğitim uçuşlarına katılmasına izin verilmemesini istiyor.

Önceki gün Konya’da olan BBP Lideri Muhsin Yazıcıoğlu da Erdoğan’ı Davos’taki tutumundan dolayı destekleyenlerden.

Fakat Yazıcıoğlu, bu tutumun Başbakan Erdoğan’ı alkışlamak için yetmeyeceğini ima ediyor ve onu ne zaman alkışlayacağını Konya’da şöyle açıklıyor:

“Konya’da İsrailli pilotların eğitimine son verilirse o zaman alkışlayacağım.”

Muhsin Yazıcıoğlu, BBP siyasi hareketini çok ilerilere taşıyamamış da olsa Türkiye’deki en mert politikacılardandır.

Doğruya doğru, yanlışa yanlış demesini her zaman bilir.

Siyasi rakibi olmasına rağmen Başbakan’ın tüm Türkiye’yi heyecanlandıran çıkışının o da arkasında durmayı bilerek bu heyecan dalgasından nasibini almayı bilmiştir.

Tabi Türk milletini ekseri olarak heyecanlandıran bu husustan rahatsız olanlar da yok değil.

CHP Konya Milletvekili Atilla Kart’ın “tepki böyle verilmez” açıklamasını duymuşsunuzdur.

Kart, “Türkiye'yi yönetme ehliyeti olmayan, yönetimde tıkanan Erdoğan'ın, kendisine başka çıkış yolları aradığını, tabanına mesaj vererek, başka rollere soyunma girişiminde bulunduğunu, günü kurtarmaya çalıştığını” savunuyor.

Görüldüğü gibi CHP burada da halkın duygularıyla yakından bir temas kuramamıştır ve bu hadisede de kaybeden yine CHP olmuştur.

SP ve BBP gösterilen tepkiyi destekleyip daha fazla neler yapılacağına dair işarette bulunurken, CHP başbakanı eleştirmekle yetiniyor.

Siyaseti ‘doğru ya da yanlış her şeye karşı çık’mak olarak görenlerin halktan puan toplayamayacakları da ortada…

Her neyse; bir MHP’linin ve bir Saadet Partili’nin “Başbakanımızla gurur duyuyorum” demesi önemlidir.

Bir CHP’linin ‘tepki böyle verilmez’ demesi ise o kadar önemli değil.

Bu arada Yazıcıoğlu ve Kurtulmuş’un dile getirdiklerini bir kez daha beyan edelim:

Erdoğan, “Siz çocukları öldürmesini iyi bilirsiniz” diyordu ya…

Maalesef bu bilginin edinildiği üstlerden biri de bugün Konya’dır.

Sayın Başbakan’ın İsrail’e ikinci tokadı da İsrail uçaklarının Konya’da eğitim görmesini engellemek olmalıdır.

Yazıcıoğlu’nun dediği gibi: Onu esas o zaman alkışlayacağız.