Konya'da kazanlar kaynıyor diye daha önceki yazılarımızda belirtmiştik.

Bunlar iyi günlerimiz mi kötü günlerimiz mi bilemiyorum.

Bahar aylarında bir yerel seçim olacağını sokaktaki çocuklardan bile duyuyorsunuz heralde.

Daha seçim tarihi kesinleşmeden, hatta seçim olacağı bile kesinleşmeden Konya Şehrimiz fokur fokur kaynadı bile.

Seçim kesinleşip, tarihi netleşse bu şehirde kıyametler kopacak gibi gözüküyor.

İşte bu yüzden dün şehrin ağabeyi olan Ahmet Sorgun önderliğinde bir toplantı yapıldı.

Ahmet Abi "Fitneye yer vermeyeceklerini, üç beş sanal silahşorun yazdıklarına bakmayacaklarını" söyledi.

Sayın Vekilim biraz geç kaldınız ama olsun.

Şimdiden birileri tarafından yakılan fitne ateşi seçim tarihi netleşirse hepimizi kavurur gibi.

Umarım süreçler iyi idare edilir de şehirde siyasete ve Ak Parti kadrolarına olan güvenler zedelenmez.

Bugüne kadar kimse ben iyi idare ettim demesin. Bundan sonrasını da bekleyip göreceğiz.

BELEDİYE BAŞKANLARI İLE YOLA DEVAM EDİLİR Mİ

Bugünlerin hit sorusu; "Seçim sürecine girildiğinde Konya merkezdeki mevcut belediye başkanları ile yola devam kararı alınır mı?"

Ailesi, belediyesi, geçmişi, siyasi kökeni sağlam olan ve daha evvel hiçbir şekilde adı sanı FETÖ'ye karışmamış kişilerle yola çıkılacağa benziyor.

Şehirde ve Ülkemizde Ak Parti içerisinde temizlik yapılmadığı söylentileri her gün şiddetlenerek büyüyor.

Maalesef bir çok bürokrat ve seçilmiş insanlar bu örgüte istemeden de olsa bazı tavizleri verdi.

Bu tavizlerle alakalı şahıslar ve Parti yıpratılmaması için çok titiz davranılacak.

Konya'da bu titiz çalışmanın ana merkezlerinden biri olur.

Köklü bir değişim çok uzakta görünmüyor.

KELLE AVCILARININ GÖZÜ AYDIN

Konya Büyükşehir Belediyesinde FETÖ'den açığa alınan personel sayısının azlığından herkes dert yanıyordu.

"Koskoca Belediye'de o kadar kişi mi FETÖ'cü yani?" diye soranlara da hak vermemek zor.

FETÖ'yle mücadeleyi müteahhit işçisiyle, alt kademedeki vasıfsız memurla yapılacağını düşünenlere Büyükşehir Belediyesinde 3. dalganın geleceğini söyleyeyim.

Ankara'dan gelen listede eşleri farklı kurumlarda açığa alınmış ve eş durumlarından dolayı bu listedekilere de işlem yapılması gerektiği yazıyor.

Bu şahıslarla ilgili Büyükşehir Belediyesi muhtemelen diğer kurumlarda açığa alınan eşlerin kesin ihracını bekliyor ki bu zamana kadar halen görevden almalar olmadı.

Paralel yapı ile mücadele paralel olarak devam ediyor. Dikine giden bir mücadele maalesef görülmedi.

Yukarıya doğru gitmesi hatta yukarıdan başlaması gereken mücadele maalesef tabanda Hükümete ve Devlete karşı düşmanlar oluşturmaktan başka bir şey yapmıyor.

Adil Öksüz'ler Soner Cesur'lar, Memduh Oğuz'lar yurt dışına kaçmışken devletin alt kademesinde çalışan vasıfsız memur, işçileri alarak paralelle mücadele edeceksek vay halimize...