Gördüm, gördüm, gerçekten bir UFO gördüm

İngilizce Unidentified Flying Object kelimelerinin kısaltması olan UFO sözcüğü, dilimizde Tanımlanamayan Uçan Cisim anlamına gelmektedir. Şimdilik bu tanım burada kalsın.

Şöyle bir farkındalık oluşturalım sizin için:

            Şehrimizde 2 milyon civarında insan var. Bu insanların da yüzde 99,9’u kendisine Müslüman diyor.

            Amma ve lakin bakıyorsunuz insanların amellerine yani işlerine:

            Aynı adamda, aynı kişide

            Faiz var

            Borcunu ödememek var

            Yalan söylemek var

            Gıybet etmek var

            İsraf var

            Din kardeşinin sıkıntısını gidermemek var

            Zina var

            Dövme yaptırmak var

            İçki içmek var

            Namaz kılmamak var

            Çok ve boş konuşmak var

            Akraba ziyaretini kesmek var

            Küfür etmek var

            Haram yollardan para kazanmak var

            Şirk var

Var oğlu var…

Adam bütün bunları aynı bünyede toplamış

Bu özelliklerin bir veya ikisi bir kişide olsa diyeceğiz ki “İnsandır, kuldur, beşerdir, düşer şaşar hata eder”

            Arkadaş, günah vasfı taşıyan, İslam dinin yasakladığı ne varsa aynı kişilerde toplanıyor.

            Al sana Tanımlanamayan Uçan Cisim

            Daha başka ne UFO’su ararsınız ki. Çevirin o teleskopları uzaydan dünyaya ey uzaylı arayanlar Hepsi içimizde.

            Dilde Müslüman ama amelde Müslümanlığın yakınından geçmiyor.

Emin olun böyle Müslüman olunacağını, cennete girileceğini söyleyin, bütün Avrupa Amerika falan Müslüman olur.

Altı üstü bir La ilahe illallah diyecek ondan sonra her şey serbest,

Oh, ne ala memleket.

            Değiştirin bu kafayı, değiştirin,

            Allah Rasulü, Peygamber Hz. Muhammed (sav.) gelse, bir gününü onun yanında geçirebilir misin utanmadan, sıkılmadan, göğsünü gere gere?

            Hani o çok sevdiğini söylediğin, “yoluna ölürüm” dediğin

Hz. Muhammed (sav.) canlı kanlı yanına geldi ve dedi ki: “Ey ümmetimden olan kişi, haydi bugün senin yanında duracağım, 24 saate başlayalım”.

Ne yapacaksın arkadaşım?

            Peygamber yanındayken küfür edebilecek misin?

            Peygamberle birlikte bankaya gidip faizli kredi çekip o faizli krediyle işini, evini, ihtiyaçlarını giderebilecek misin?

            Tuttuğun stüdyo daireye, otel odasına zina için giderken Peygambere  “sen arabada bekle” mi diyeceksin?

            Senden borcunu isteyen kişiye “para yok” diye yalan söyleyebilecek misin Peygamberin yanındayken?

            Adı sanatçı olan, vücudunun her yerini teşhir eden kadınların konserine para verip Peygamberle birlikte gidebilecek misin veya o şarkıcıların konser organizasyonunu düzenleyebilecek misin?

            Gazetene-dergine magazin adı altında lüzumsuz resim ve yazıları koyabilecek misin Peygamberle aynı masada oturuyorken?

Peygamberle birlikte at yarış kuponu doldurabilecek misin ey kardeşim?

            Peygamberi yan sandalyeye oturtup vücuduna dövme yaptırabilecek misin?

            Altı ve üstü açık elbiseler giyip Peygamberi yanına alıp gezebilecek misin bayan kardeşim?

            Peki, sen ey kapalı kardeşim, Peygamberin yanında o kapalı ama daracık elbiseleri giyebilecek misin?

Peygamber yanınızdayken şu anki günlük hayatınıza devam edebilecek misiniz?

            Bunların hepsi zor geldi değil mi size?

            Yapamayacağınızı ikrar ettiniz değil mi?

            Peki, Peygamber yanınızda olsa yapamayacağınız amelleri, o peygamberi ve sizi yaratan Allah her an sizi görüp duyuyorken nasıl yapabiliyorsunuz?

            Unutmayın,

            “Her nefis ölümü tadacaktır. Sonra Biz’e döndürüleceksiniz” (Ankebut suresi, 57)