Bolu'da FETÖ sanığı astsubaylar hakim karşısında

Bolu'da FETÖ sanığı astsubaylar hakim karşısında

Örgütün "mahrem imamları"yla ankesörlü telefonla irtibat kurduğu iddiasıyla haklarında dava açılan tutuksuz 7 askerin yargılanmasına başlandı

BOLU (AA) - Bolu'da, Fetullahçı Terör Örgütü/ Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) yönelik soruşturma kapsamında haklarında dava açılan 6'sı meslekten ihraç 7 astsubayın yargılanmasına başlandı.

Bolu Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, FETÖ/PDY soruşturması kapsamında görevdeyken ihraç edilen 6 astsubay ile açığa alınan 1 astsubay ve avukatları ile yakınları katıldı.

Kimlik tespiti ve iddianame özetinin okunmasının ardından sanıklar savunma yapmaya başladı.

Tutuksuz sanık A.Y, kendisinin hiçbir örgüte üye olmadığını ileri sürerek, bu nedenle suçlamaları kabul etmediğini belirtti.

Lise döneminde örgüte ait dershaneye gittiği için evlerde kalmaya başladığını, onun dışında örgütle bir ilgisinin olmadığını savunan A.Y, astsubay olduktan sonra örgüte üye bir kişi ile yaklaşık 1,5 ay süren iletişimi olduğunu anlattı.


- "Örgütün görüşme isteğini reddedince mobbinge maruz kaldım"

Hakkındaki suçlamaları kabul etmeyen tutuksuz sanık M.A, "Askeri okullar ve polis kolejlerine hazırlandım ama sınavları kazanamadım. Bu süre içinde malum yapıya mensup insanlarla karşılaştım. Beni bir eve davet ettiler. Fakat ben görüşme esnasında yapının bana çok hitap etmediğini gördüm. O şahıslarla bundan sonra bir irtibatım olmadı." ifadesini kullandı.

M.A, 2005 yılında kendi imkanları ile astsubay okulunu kazandığını, daha sonra da 2008 yılında özel kuvvetlere girdiğini aktararak, şunları kaydetti:

"Bu dönemde bir şahıs benimle irtibat kurmak istediğini söyledi. Ben bu isteği reddettim. Bu görüşme sonrasında o dönem piyade üsteğmen olan Cumhur isimli şahsın bana yönelik tavırlarında değişiklik oldu. Bu şahsın mobbingine maruz kaldım. Cezalandırma ve baskı girişimleri arttı. 2010 yılında Bolu’ya tayin oldum. Bolu’ya tayin olduktan sonra beni sabit hatla arayan ve kendini Sinan olarak tanıtan kişi benimle görüşmek istediğini söyledi. O dönemde Ergenekon ve buna benzer davalarla askerler meslekten atılmakla korkutuluyordu. Hatta bazıları da meslekten atılıyordu. Ben de aynı sıkıntıları yaşamaktan korkarak şahısla görüşmeyi kabul ettim."

Kendisinin Sinan olarak tanıtan kişinin yönlendirmesi ile Asım ismindeki biriyle görüşmek zorunda kaldığına değinen M.A, "Asım bir görüşmede benden para istedi. Ben para vermeyeceğimi söyledim. Ondan sonra da görüşmedim. Bu süreçte yapılan atama sonucunda tercih dışı Hakkari’ye ve ardından Kıbrıs’a tayin oldum. O dönem sıralı amirlerim olan Mustafa, Murat ve Emirşah isimli komutanların mobbinglerine de maruz kaldım. Bu olumsuzlukların da aramalara cevap vermediğimden kaynaklandığını düşündüm. 2016 yılında tayin oldum. Yine tercih dışı tayinim gerçekleşti. Personel subayı olan yüzbaşıyı aradım durumu sordum. Bu şahıs bana 'ne verdin de ne istiyorsun' şeklinde bir cümle kullandı. Bu cümlenin de yapı ile irtibatımın sağlanmamış olmasından söylendiğini düşündüm." şeklinde konuştu.

M.A, her ne kadar yapıdan uzak durmaya çalıştıysa da mesleki korkular nedeniyle onlardan uzaklaşamadığını belirterek, beraatını talep etti.

Sanıkların savunmalarını tamamlamasının ardından sanıklardan sorumlu "mahrem imam" olduğu iddia edilen C.Ö, duruşmada tanık olarak dinlenildi.

Kendisinin askeri personellerden sorumlu "mahrem imamlar"dan biri olduğunu ifade eden C.Ö, kendisine yönlendirilen kişileri takip ettiğini söyledi.

Haklarında dava açılan sanıkları tanıdığını dile getiren C.Ö, "S.K, S.K, ve R.A’yı bu vesile ile tanırım. Birlikte kaldıkları evde haftalık sohbetler şeklinde kendileri ile görüşürdüm. Zaman zaman Bolu dışında olmaları haricinde bu sohbetleri her hafta tekrar ettik. Bu şahısları benimle tanıştıran da Fatih Özdemir'di. Yine onların kod isimlerini de Fatih Özdemir söylemişti." diye konuştu.

C.Ö, davada yargılanan askeri personellerle Bolu’dan ayrılana kadar kendisinin ilgilendiğini aktararak, buluşmalarını sabit hatlardan yapılan arama yöntemiyle gerçekleştirdiklerini anlattı.

Tanığın dinlenilmesinin ardından söz alan sanıkların avukatları, aleyhte söylenen beyanları kabul etmediklerini dile getirdi.

Mahkeme heyeti, diğer tanıkların dinlenilmesi ve eksik hususların giderilmesi için duruşmayı 22 Şubat 2019'a erteledi.


- İddianameden

Bolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan 40 sayfalık iddianamede, FETÖ/PDY'nin askeri yapılanmasına yönelik soruşturmalarda, askeri mahrem imamlar tarafından "ankesör" ve sabit hat kullanılarak ardışık sırayla aranan 7 sanığın, "terör örgütü üyesi olmak" suçlamasıyla 7 yıl altışar aydan 15'er yıla kadar hapisle cezalandırılmaları isteniyor.

Kaynak:Haber Kaynağı