Cumhurbaşkanı Erdoğan: (3)
"İstihbarat örgütü yıpratılacak bir örgüt değildir. Eğer istihbarat örgütü ile ilgili atılacak veya yapılacak bir iş varsa bunun hükümet değerlendirmesini yapar, ona göre de bizimle de istişare ederse istişare eder, kararını alır. Sürekli televizyon progr
ANKARA (AA) - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "İstihbarat örgütü yıpratılacak bir örgüt değildir. Eğer istihbarat örgütü ile ilgili atılacak veya yapılacak bir iş varsa bunun hükümet değerlendirmesini yapar, ona göre de bizimle de istişare ederse istişare eder, kararını alır. Sürekli televizyon programlarında istihbarat teşkilatımızın üzerine bu denli yüklenirsek, istihbarat teşkilatımızı çalışamaz hale getiririz. Ben baştan beri bir şey söyledim, 'bir istihbarat zaafı vardır' dedim. Ama dünyada istihbarat zaafının olmadığı ülke var mıdır? Alın Amerika'yı, alın Rusya'yı, alın Avrupa'nın Almanyasını, Fransasını, İngilteresini hepsini. Hepsinde birçok terör eylemlerinde vesaire istihbarat zaaflarının olduğunu görürsünüz." dedi.
Erdoğan, TRT ortak yayınında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu, soruları yanıtladı.
Türk Silahlı Kuvvetleri ve diğer kurumların içerisindeki yeniden yapılanmanın başladığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Burada bir şey var, TSK'nın yeniden yapılanması, devletin yeniden yapılanması, bizim bu iki başlığı çok iyi değerlendirmemiz lazım. Bunu değerlendirirken ben hukuka aykırı bir adım atalım demiyorum, adalete ters bir adım atalım demiyorum. Ama kusura bakmasınlar zalime şefkat, mazluma ihanettir." diye konuştu.
Kendilerinin şu anda mazlumun hukukunu koruyacaklarının altını çizen Recep Tayyip Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu ülkede KPSS sınavlarıyla nerelere, nasıl insanlar sokulmuş, bunları sizler de yakından takip ediyorsunuz, silahlı kuvvetlere bu şekilde, polise bu şekilde, yargıya bu şekilde, devletin kurumlarına bu şekilde istedikleri gibi elemanlarını yerleştirdiler ve atamaları yaparken, tayinleri yaparken aynı şekilde, bütün bunları yaptılar. Bunları biz temizlemezsek, biz şehitlerimize bunun hesabını nasıl veririz, gazilerimize bunun hesabını nasıl veririz? Onun için biz bu temizlik harekatını yapmak durumundayız ve inşallah bunu o kurumlarımızdaki aklı selim sahibi yöneticilerle, gerek silahlı kuvvetlerimizde, gerek emniyet teşkilatımızda, gerek yargıda, gerek tüm devlet kurumlarında el ele verip, bakanlarımız başta olmak üzere, Başbakanımız başta olmak üzere, tabi muhalefet partilerinin yöneticileri inşallah başta olmak üzere. Çünkü yasamayı dışlayamayız. Beraber bunun yapılması lazım. Yasama organı beraber çalışarak inşallah hatta küçük bir anayasa değişikliği paketiyle de bu iş başarılırsa inanıyorum ki çok daha sıkı temel atılmak suretiyle bir de tabi OHAL ile bu işi kaynaştırarak mesafe alırız, diye düşünüyorum."
- "İstihbarat örgütü yıpratılacak bir örgüt değildir"
FETÖ'nün darbe girişiminde ilgili istihbarat zafiyeti ve MİT Müsteşarı Hakan Fidan'a ulaşılamaması ile ilgili soruya Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu yanıtı verdi:
"İstihbarat örgütü yıpratılacak bir örgüt değildir. Eğer istihbarat örgütü ile ilgili atılacak veya yapılacak bir iş varsa bunun hükümet değerlendirmesini yapar, ona göre de bizimle de istişare ederse istişare eder, kararını alır. Sürekli televizyon programlarında istihbarat teşkilatımızın üzerine bu denli yüklenirsek, istihbarat teşkilatımızı çalışamaz hale getiririz. Ben baştan beri bir şey söyledim, 'bir istihbarat zaafı vardır' dedim. Ama dünyada istihbarat zaafının olmadığı ülke var mıdır? Alın Amerika'yı, alın Rusya'yı, alın Avrupa'nın Almanyasını, Fransasını, İngilteresini hepsini. Hepsinde bir çok terör eylemlerinde vesaire istihbarat zaaflarının olduğunu görürsünüz. Buna 'yok' demek mümkün değil. Dere geçerken at değiştirilmez. Bir defa şu süreci bizim başarılı bir şekilde atlatmamız lazım. Benim irtibat kuramayışım o anda tabi kendilerinin bulunduğu şartlar sebebiyle olabilir. Kendileri de bunu bu şekilde ifade ediyorlar ve kendileri benim koruma müdürüme ulaştılar. Koruma müdürüme ulaşmak suretiyle de bazı soruları kendisine, yani 'Bulunduğunuz yerde o anda herhangi bir sıkıntı var mı yok mu?' o tür şeyleri sordular. Tabi gönlüm arzu ederdi ki keşke o anda, ben istirahatteydim, benim kaldırılmamı, benimle böyle bir görüşme yapmayı isteyebilirdi."
İstihbarat teşkilatları ile ilgili bir çalışmanın başlatıldığını aktaran Erdoğan, "Bizim tüm istihbarat teşkilatını gerek MİT, gerek emniyet, gerekse jandarma istihbarat. Şimdi jandarmayla malum polisin İçişleri Bakanlığına bağlanması süreci var ya. Dolayısıyla burada istihbaratı da aynı çatı altında koordine edebiliriz. Böyle bir çalışma. Buna yönelik bir çalışmayı bugün bana sundular. Bunu aynı zamanda Sayın Başbakan ile de değerlendireceğiz, paylaşacağız. Bundan sonra da ne gibi adımlar atarız bunları konuşacağız." ifadelerini kullandı.
- TİB'in kapatılması
Recep Tayyip Erdoğan, Paralel Devlet Yapılanması'nın yapılandığı en önemli yerin Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı (TİB) olduğunu söyledi.
TİB'in kapatılarak içinde işe yarar malzemelerin Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumuna (BTK) aktarılacağını anlatan Erdoğan, "Orası zaten bu işi rahatlıkla yapabilecek güç ve kabiliyette, olmadı aynı şekilde şu anda emniyet, istihbarat, jandarma veya MİT burada da değerlendirilmesi mümkünse buraya da aktarabiliriz. Ama böyle lüzumsuz bir yer tutmanın hiçbir anlamı yok. Çünkü onu gördük artık, burada ciddi bir yanlış yapıldı ve bu yanlışın sonuçlarını da gördük. Dolayısıyla bunlarla birlikte çalışmanın anlamı yok. Tamamen orayı kazıyarak, işi bitirmemiz lazım." şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "TSK da bu süreçten büyük yara aldı mı?" sorusuna ise bu süreçten yıpranmama gibi bir durumun söz konusu olamayacağını ifade ederek, şu yanıtı verdi:
"Böyle bir kalkışmayı polisimiz yapmadı, neresi yaptı? Silahlı kuvvetlerimizin içinden bu oldu. Düşünün kendi komuta kademesine yaptıkları muameleleri izlediniz. Genelkurmay Başkanından tutunuz, bütün kuvvet komutanlarına varıncaya kadar ellerini kelepçeleyerek, kendilerini yere yatırarak, her türlü hakareti yapmak suretiyle kendi yanlarında taşıdıkları emir subayları kendilerine ihanet etti. İşte aynen benim yanımdaki kurmay gibi, o da aynı ihaneti yaptı. Sadece o değil tabi."
(Sürecek)
AA
Kaynak: