BRÜKSEL (AA) - ŞERİFE ÇETİN/ATA UFUK ŞEKER- Türkiye'nin Avrupa Birliği (AB) Daimi Temsilcisi Faruk Kaymakçı, 15 Temmuz darbe girişiminin, Türkiye-AB ilişkilerini birçok alanda olumsuz etkilediğini, Türk vatandaşlarına yönelik vize serbestisi sürecini sekteye uğrattığını kaydetti.

Kaymakçı, 15 Temmuz Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) darbe girişiminin Türkiye-AB ilişkilerini nasıl etkilediğini AA muhabirine değerlendirdi.

15 Temmuz hain darbe girişiminin birçok alanda olduğu gibi Türkiye-AB ilişkilerini de olumsuz etkilediğini söyleyen Kaymakçı, "AB, darbe girişimi karşısında, Türkiye'ye destekte zayıf ve geç kalmıştır." dedi.

Kaymakçı, 15 Temmuz darbe girişimine karşı AB kurumları ve siyasilerinin, Türk demokrasisi ve meşru hükümetinden yana tavır koyma konusunda ağır davrandığını ve zayıf bir açıklama yaptığını hatırlattı.

- "AB liderleri güven ve itibar kaybına uğradı"

Darbe girişiminin Türkiye ile AB arasında bir güven bunalımına neden olduğunu belirten Kaymakçı, "Türkiye'nin kurumlarını ve demokrasisini savunma hakkından daha fazla darbe girişimi sonrası alınan önlemlerin orantılılığına yoğunlaşan AB kurumları ve liderleri, ülkemizde güven ve itibar kaybına uğramışlardır." dedi.

Kaymakçı, güven bunalımının 25 Mayıs'ta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Brüksel ziyaretine kadar devam ettiğine işaret etti. 15 Temmuz sonrasında Türkiye ile AB arasında düzenli olarak yapılan Ortaklık Konseyi ve Ortaklık Komitesi toplantıları ile Türkiye-AB Kurumları Zirvesi, yüksek düzeyli siyasi, ekonomik, enerji, göç, terörle mücadele diyalog mekanizmaları ve Karma Parlamento Komisyonu toplantılarının yapılamadığını hatırlatan Kaymakçı, bunun Türkiye-AB arasında diyalog ve iletişim eksikliğine neden olduğunu ve ön yargıları artırdığını dile getirdi.

- "FETÖ vize serbestini sekteye uğrattı"

Darbe girişiminin, Türkiye-AB ilişkilerinde her alanda iş birliği ve atılmayı bekleyen ortak adımları engellediğinin altını çizen Kaymakçı, "15 Temmuz darbe girişimi, Türk vatandaşlarının 2016 yılı sonundan önce Schengen ülkelerine vizesiz seyahat olanağını sekteye uğratmıştır." ifadelerini kullandı.

Kaymakçı, Türkiye'nin, Ekim 2016’da vize serbestisi için kalan son 7 kriteri yerine getirmeye çalışırken 15 Temmuz kalkışmasına maruz kaldığını ve bu nedenle terörle mücadele mevzuatında güncelleme yapması ve diğer kriterleri yerine getirmesinin daha zor hale geldiğini ifade etti. Büyükelçi Kaymakçı, "Darbe yapılmamış olsaydı, belki bugün vatandaşlarımız Avrupa ülkelerinde vizesiz seyahat edebiliyor olacaklardı." diye konuştu.

Darbe girişimi sonrası ortaya çıkan güven bunalımı ve olumsuz görüntü nedeniyle AB'nin Türkiye ile Gümrük Birliği güncelleme müzakerelerini de bir süre geciktirmeyi tercih ettiğini söyleyen Kaymakçı, bu süreçte AB'deki bazı çevrelerin güncellemeyi siyasal koşullara bağlama eğilimine girdiğine dikkati çekti.

Kaymakçı, diğer yandan Türkiye'nin darbe girişimine rağmen AB ile yaptığı sığınmacı mutabakatına sadık kaldığını ve Türkiye üzerinden AB ülkelerine gerçekleşebilecek düzensiz göçü engellemeye ve 3,3 milyon sığınmacıyı misafir etmeye devam ettiğini dile getirdi.

- "Terörle mücadele iş birliği zayıfladı"

Kaymakçı, darbe sonrasında Avrupa'da kalan ya da kıtaya kaçan FETÖ bağlantılı çevrelerin iltica talepleri ve hatta bazılarının bu ülkelerin kamu kurumlarında istihdam edilmelerinin, "Türkiye ile AB arasındaki terörle mücadele ve istihbarat iş birliğine gölge düşürdüğünü" kaydetti.

Türkiye'nin darbeye karışan FETÖ’cülerin iadesini beklediğini vurgulayan Kaymakçı, "Darbeye karışan veya FETÖ bağlamında suç işleyenlerin, en azından bulundukları ülkelerde yargılanmaları evrensel hukukun gereğidir." dedi.

- "Türkiye daha güçlü çıkacak"

Kaymakçı, 15 Temmuz'un Türk demokrasisinin olgunluğunu ispatlaması bakımından son derece önemli olduğunu, Türk demokrasisinin diğer Avrupa demokrasilerinden geri kalmadığını açıkça gösterdiğini söyledi.

Türkiye’nin AB üyelik sürecini belli ölçüde sekteye uğratan darbe girişiminden "Türkiye'nin arınarak ve daha güçlü olarak" çıkacağını kaydeden Kaymakçı, sözlerini şöyle sürdürdü:

"AB’nin Türkiye’nin meşru hükümetine, demokrasisine, dinamik genç nüfusuna ve çağdaş uygarlık hedefine destek olması halinde, Türkiye, AB yolunda daha hızlı ilerleyebilecek ve kaybedilen zamanı telafi edebilecektir. 25 Mayıs’ta Brüksel’de yapılan Türkiye-AB liderleri görüşmeleri, güven tazelenmesini sağlamış ve Türkiye-AB ilişkilerine yeni bir ivme kazandırmıştır."

Kaymakçı, Türkiye ve AB'nin oluşturdukları ortak takvim çerçevesinde özellikle terörle mücadele, göç yönetimi, vize serbestisi diyaloğu, Gümrük Birliği’nin güncellenmesi, enerji, ekonomi ve dış politika alanlarında iş birliği ve iletişimi artıracağını, Türkiye'nin katılım sürecini zamanla kendi inisiyatifiyle ilerletebileceğini ifade etti.

AA