Fahri Kubilay
Ey Alemlerin Rabbi; Sana Peygamberlerin diliyle yalvarıyoruz!
“Rabbinize alçak gönüllü olarak ve derin bir acziyet duygusu içinde yalvarın! Şüphesiz O haddi aşanları sevmez." (Araf 7.55)
Rabbimiz!
Ey alemlerin Rabbi!
Ey arşın Rabbi!
Ey göklerin ve yerlerin Rabbi!
Ey bu ikisi arasındakilerin Rabbi!
Ey doğuların ve batıların Rabbi!
Ey dağın taşın Rabbi!
Ey kurdun kuşun Rabbi
Ey mü'miniyle kafiriyle bütün bir insanlığın Rabbi!
Ey benim Rabbim, bizim Rabbimiz!
Hamdimiz sana mahsustur;
Zira insan sana mahsustur.
Rabbimiz, seni tesbih eder, seni tekbir eder, seni tazim ederiz!
Sana Adem'in diliyle yalvarıyoruz:
"Rabbimiz! Biz kendi kendimize zulmettik; eğer bizi bağışlamaz ve bize acımazsan, kesinlikle kaybedenlerden oluruz! (A'raf 7:23)
Bizi bağışla ya Rabbi! Bize acı ya Rabbi!
Sana Nuh aleyhisselamın diliyle yalvarıyoruz:
"Rabbim! Hakkında bilgim olmayan bir şey istemekten sana sığınırım! Eğer beni bağışlamaz ve bana merhamet etmezsen, büsbütün kaybedenlerden olurum!" (Hud 11:47)
Bizi bağışla ya Rabbi!
Bize merhamet et ya Rabbi!
Sana İbrahim aleyhisselamın diliyle yalvarıyoruz:
“Rabbim! Ailemi yerleştirdiğim bu mekanı emin bir mekan kıl!” (Bakara 2.126)
Sana Yusuf aleyhisselamın diliyle yalvarıyoruz:
"Rabbim! Benim için hapis yatmak, bunların beni çağırdıkları günahtan daha hayırlıdır! Sen zalimlerin tuzaklarına karşı beni korumazsan, hilelerine kapılır da kendini bilmezlerden biri olup çıkarım!" (Yusuf 12:33)
Bizi zalimlerin tuzaklarına karşı koru ya Rabbi!
Bizi onların hilelerine kapılanlardan etme ya Rabbi!
"Rabbim! Doğrusu bana iktidarı Sen bahşettin! Yine Sen öğrettin bana olayların doğru yorumunu! (Ey) gökleri ve yeri yoktan var eden! Hem bu dünyada, hem de öte dünyada yârim, yardımcım Sensin! Canımı varlığını Sana adamış biri olarak al ve beni iyiler arasına kat!” (Yusuf 12.101)
Sana Musa aleyhisselamın diliyle yalvarıyoruz:
"Rabbim! Ben kendime kötülük ettim! Ne olur beni affet!" (Kasas 28:16)
"Rabbim! Dileseydin bu zalimleri ve beni daha önceden helâk ederdin'''. Şimdi içimizdeki beyinsizlerin işledikleri yüzünden bizleri de helak eder misin? Bu Senin sınamandan başka bir şey değil onunla dilediğini sapıklığa terk eder, dilediğini de doğru yola yöneltirsin! Sensin bizim velimizsin; O halde bizi bağışla bize merhamet et! Çünkü Sen bağışlayanların en hayırlısısın!" (A’raf 7:155)
Sana İmran'ın kadınının diliyle yalvarıyoruz:
"Rabbim (adağımı) benden kabul et! Çünkü Sen her şeyi işitensin, her şeyi bilensin!" (Ali İmran 3:35)
Sana Zekeriyya aleyhisselamın diliyle yalvarıyoruz:
"Rabbim! Benden iş geçti, kemiklerim eridi, başa ak düştü, fakat Rabbim; Sana dua edip de eli boş kaldığım hiç olmadı!" (Meryem 19.4)
Ellerimizi boş bırakma ya Rabbi!
Sana mü'minlerin diliyle yalvarıyoruz:
"Rabbimizi Bütün bu gökleri ve yeri anlamsız ve amaçsız yaratmadın! Yücelikte eşsizsin! Bizi ateşin azabından koru!
"Rabbimiz! Sen kimi ateşe mahkum edersen, kesinlikle onu rezil rüsva etmiş olursun; ve o zalimler asla bir yardımcı da bulamazlar!
"Rabbimiz! Biz, "Rabbinize iman edin!” diye imana çağıran bir davetçi duyduk ve hemen iman ettik!” "Rabbimiz! Bizim günahlarımızı bağışla!
Kötülüklerimizi ört! Ve canımızı erdemlilerle birlikteyken al!"
"Rabbimiz! Elçilerin aracılığıyla yaptığın vaadi bize bahşet ve Kıyamet Günü bizi mahcup etme!
Çünkü sen vaadinden asla caymazsın!" (Ali İmran 3: 191-194
Sana Taif dönüşü kan revan içinde kalıp âlemlere rahmet olduğu halde âlemler içinde gidecek bir karış yer bulamayan
Muhammed aleyhisselamın diliyle yalvarıyoruz:
"İlâhi!
Kuvvetimin tükendiğini Sana arz ediyorum!
Gücümün azaldığını, insanların gözünde küçük düştüğümü Sana şikayet ediyorum!
Ey merhametlilerin en merhametlisi!
Ey âlemlerin Rabbi!
Sensin ezilmişlerin Rabbi!
Sensin benim Rabbim!
Beni kimlerin eline bıraktın!
Bana gaddarlık yapan yabancıların eline mi?
Yoksa davamı ipotek edecek bir düşmana mı?
Eğer Sen bana gücenmedinse,
kesinlikle bunlara aldırmıyorum.
Lakin iyiliğin beni rahatlatacaktır.
Senin nuruna sığınırım.
Karanlıkları aydınlatan nuruna...
Gelecek azabın, bana ulaşacak öfkenden
kaçıp kurtulacak bir sığınak arıyorum.
Sana sığındım, yeter ki razı ol!
Güç ve kuvvet sendendir, yalnız senden!
"Allah'ım! Rabbim sensin!
Senden başka kulluk edecek kapım yok!" Amin!
Tüm dualarımızın sonu "Alemlerin Rabbi olan Allah'a hamdolsun!" demektir.
Amin amin amin ya mu’in Vel-'âkibetü lil-müttekîn