Her Pazartesi sabahı saat 10 gibi Facebook'un kurucusu Mark Zuckerberg'e bir mail gelir "Geliyor musun?". zuckerberg de cevap verir "Yoldayım". Zaten birkaç dakika sonra da Mark Zuckerberg şirketin yönetim binasından içeri girer, karşılaştığı kişilerle selamlaşıp kısaca hal hatır sorduktan sonra O'nunla buluşmak için toplantı odasına yönelir. 1 saatlik bu "özel" toplantı aynı şekilde her Cuma akşamüzeri de kapalı kapılar ardında tekrarlanıyor. Zuckerberg ve "O" ürünleri, hizmetleri, stratejiyi, yeni iş olanaklarını, personeli ve birbirlerini konuşup tartışırlar. Bu toplantılar Facebook'la ilgili her tür kararın çıktığı özel buluşmalardır.

O ve Zuckerberg her Cuma günü, geçirdikleri haftaya dair birbirlerine geri bildirimde bulunacaklarına dair daha en başında anlaşmışlar. Böylece her şey sürekli güncellenir, paylaşılır, hiçbir konu beklemeye alınıp, problemlerin üst üste yığılması gibi bir sorun yaşanmaz. O'nun söylediğine göre son yaptıkları toplantıdaki en hararetli tartışma "Mark Zuckerberg'in Newark'taki okullara 100 milyon dolar bağışalayacağını açıklaması" ile ilgili olmuş. Toplantıda bununla ilgili fikir ayrılığı sorununu halletmişler ama sonuç henüz gizli.

Peki kim bu Zuckerberg'in ve tabi Facebook'un üzerinde bu kadar büyük güce sahip kişi?
"O" Facebbok'ta Zuckerberg'den sonraki ikinci güç ve internet ve bilişim sektöründeki en güçlü yöneticilerden biri. Sektörde saygın bir yeri bulunuyor ve yöneticilikteki kabiliyeti ve keskin zekası ile tanınıyor. O'nun, Zuckerbergle aksatmadan yaptıkları bu rutin toplantılar Silikon Vadisi'nin azılı rekabet ortamında iş ortaklıklarının pekişerek devam etmesiyle, Facebook'un ayakta kalmasının hatta gittikçe güçlenmesinin temelini oluşturuyor. Bu bakımdan O'nun Mark Zuckerberg'in en değerli arkadaşı, dostu olduğunu söylesemyeridir.

O'nun Facebook'a 2 yıl önce girmesinden bu yana şirket tüm iş hayatının en büyük sıçramalarını yaptı ve beklendik bir başarı yakaladı. O'nun işe dahil olduğundan beri geçirdiği dönemi iş arkadaşları ve sektör tek bir kelime ile tanımlıyor: hiper-gelişme. O yönetime geçtiğinden beri firmadaki çalışan sayısı 6'ya katlanarak yaklaşık 1800 kişi oldu bununla beraber üye ve takipçi sayısı da 7 katına çıkarak yarım milyara ulaştı. Kâra gelince, Wedbush Securities'in öngörüsüne göre Facebook'un bu seneyi 1.6 milyar dolarla kapatması bekleniyor. Elbette bu rakam çok kesin değil çünkü Facebook özel bir şirket olduğu için gelirlerini açıklamak zorunda değil ve açıklamıyor da ama yine de rakamın bundan çok da farklı olması beklenmiyor.

O'nun bu kadar başarılı olmasının tek sebebi üstün zekası ve kişisel kabiliyetleri değil ayrıca başarılı geçmişi, eski iş deneyimleri. Daha önce Google'da üst düzey yöneticilik yaptığından dünyanın en büyük firma ve reklam verenleri ile çok iyi ilişkiler kurmuş ve bunları da başarıyla Facebook'a taşımış bulunuyor.

Facebook'a kattıkları sadece maddiyat değil aynı zamanda istikrar ve düzen. Uzun süre eleman sirkülasyonundan, iş kaybından, yetişmiş çalışanların ayrılmasından (aralarında şirketin kurucu takımından olanlar da var) mağdur olan firma O'nun gelişi ile istikrar ve sadakate kavuşmuş.

Mühendislik departmanınından sorumlu Başkan Yardımcısı Mike Schroepfer bu başarının sırrını şöyle dile getiriyor "Şirketin bu kadar iyi olmasının en önemli sebebi O'nun ve Mark'ın çok iyi anlaşmaları".

Facebook'un yönetim kurulu üyelerinden Mr. Graham ise başarıyı O'nun ve Mark'ın birbirlerine puzzle parçaları gibi uymalarına bağlıyor.

"O" iş geliştirme, uluslararası alanda büyüme, büyük reklamverenlerle ilişkiler kurma, halkla ilişkiler ve kanunlara, kurallara uyum gibi konularla ilgilenirken Mark Zuckerberg hiç de sevmediği bu yüklerden kurtulup kendini en sevdiği işe "internet, yazılım" verebiliyor.

Mark Zuckerberg'in artık bir parçası haline gelen bu yıldız yönetici sektörde alışılmışın aksine bir erkek değil bir kadın ve adı da Sheryl Sandberg. Sandberg ve Zuckerberg, Silikon Vadisinin en acayip çiftini oluşturuyorlar: Mark 26 yaşında içine kapanık, asosyal, dahi bir mühendisken, Sheryl 41 yaşında dışa dönük, cana yakın, sosyal, toplum ve medya önünde olmaktan kaçmayan güçlü bir iş kadını.

Mark Zuckerberg, Sheryl ile birlikte çalışmak konusunda şunları söylüyor "Pek çok kişi kendilerine benzeyen şahıslarla çalışmayı tercih eder ama ben daha çok dengeye önem veririm. Karşıt uçlardaki görüşler ve kişiler bir denge oluşturur ve siz bunu iyi yönetmeyi başarırsanız mükemmel bir sisteme sahip olursunuz."

Bu dostlukla harmanlanmış iş birlikteliği belli ki şirketteki diğer yöneticilerin söylediği gibi mükemmel bir uyum ve ortaklık üretmiş ve Facebook'un gücüne güç katıyor